"المنزلِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • evin
        
    • kaza geçirdiler
        
    Bütün gece evin dışından gelen sesler duydum. Open Subtitles لقد استمريتُ فى سماعِ اصواتٍ قادمةً من خارجِ المنزلِ طوال الليل.
    Onu eski evin bahçesine götürmediğin için de minnettar olduğunu söylüyor. Open Subtitles هي أيضًا تريدُكِ أن تعرفي أنّها ممتنة لكِ لعدمِ أخذِك إياها إلى حديقة المنزلِ القديم
    İzin sadece bodrum katı için ve evin diğer odalarını kapsamıyor. Open Subtitles المذكرةُ مخصصةُ للقبو. و تستثني جميع أركانِ المنزلِ الأخرى.
    11 yaşındayken ailem bir akşam yemeğinden dönerken çok korkunç bir kaza geçirdiler. Open Subtitles كان أبواي عائديْن إلى المنزلِ مِن العشاء لمّا كنتُ في الحادية عشر، وكانا قد تورّطا في حادثةٍ مروّعةٍ جدًّا.
    11 yaşındayken ailem bir akşam yemeğinden dönerken çok korkunç bir kaza geçirdiler. Open Subtitles كان أبواي عائديْن إلى المنزلِ مِن العشاء لمّا كنتُ في الحادية عشر،
    Şimdiye kadar sadece büyükannen, baban, ben ve hizmetçiler bu evin içinde yaşadığını biliyordu. Open Subtitles جدتى ، أبى ، أمى ، و الموظفين كانوا الوحيدون الذى عرفوك فى الوقت الذى كنت تعيش فيه فى هذا المنزلِ
    Öyleyse evin önünde yangın çıkartan da o olmalı. Open Subtitles إذن هي التي احرقت الرمز امامَ المنزلِ
    ..evin içinde koşturur, kardeşim Karen'ı hapsederdim. Open Subtitles أنا أجول حول المنزلِ وأعتقل أختي، (كارين)
    11 yaşındayken ailem bir akşam yemeğinden dönerken çok korkunç bir kaza geçirdiler. Open Subtitles كان أبواي عائديْن إلى المنزلِ مِن العشاء لمّا كنتُ في الحادية عشر،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more