"المنظور" - Translation from Arabic to Turkish

• bakış
• perspektif
• açısından
• geniş
• açıdan
• zamanda
• açınızı
• perspektifi

Onun hayatın işleyişiyle ilgili çok ilginç bir bakış açısı var.
وحصلت ومثل هذا المنظور اهتمام على كيفية عمل الحياة، هذا الرجل.

Çünkü, konu şu ki, bir çatışmanın içine dahil olduğumuz zaman, bakış açımızı kaybetmek kolaydır.
لانه عندما تكون طرفاً في الصراع فانه من السهل جداً ان تفقد المنظور العام

Bunlar da üç farklı büyüklükteler, sanki tek düzlemde bir nevi perspektif ya da manzara izlenimi uyandırır gibi.
إنها أيضاً مصنوعة من ثلاثة أحجام مختلفة، كأنها توحي بنوع من المنظور أو المنظر في البُعد الواحد.

Dolayısıyla, perspektif her şeydir ve size daha önce bahsettiğim tarihinden ötürü bir "Dünya-dışı gezegen" olarak Dünya'dan çok şey öğrendim.
لذا ، المنظور هو كل شيء و بسبب التاريخ الذي ذكرته لكم بإيجاز ، تعلمت أن أنظر إلى الأرض على أنه كوكبٌ خارجي.

Marka açısından baktığınızda pek çok şeyi doğru yaptılar.
وبهذا فإنه من المنظور التسويقي، فقد حصلوا على أشياء كثيرة صحيحة.

! Olaya biraz geniş bakın. Bütün bu şeylerin bir sebebi var.
تعالوا ننظر من المنظور الآخر هذا الإنفصال قد يحدث لأي سبب آخر

Bu durum her açıdan daha sağlıklıdır, özellikle de ekonomik açıdan. Şimdi dikkatlice izle.
وخصوصا من المنظور المالى والأن شاهد بعنايه

Aynı dinamik bakış açısını Hindistan'a da uygulayabilirsiniz.
ويمكنكم تقييم الهند عبر تطبيق ذات المنظور الديناميكي.

Bu dünyanın çocuğundan ve yaşlı adamının gözünden kısa bir bakış verecektir bize.
و هو يعطينا لمحة من ذلك المنظور من منظور طفلة و رجل مسن من ذلك العالم

Ama bu bakış açısını günlük yaşamımda sürdürmekte güçlük çekiyorum.
ولكنني أناضل للحفاظ على هذا المنظور في حياتي اليومية.

Haydi biraz bakış açımızı genişletelim ve şehirlere bakalım.
دعونا نوسع المنظور قليلاً ونلقي نظرة على المدن.

Bu bakış açısından ne kadar çirkin gözüktüğünü anlayabiliyor musunuz?
هل يمكن تفهم ذلك من هذا المنظور , يبدوا الامر مثيرا للحنق و الغضب ؟

Onlara bakabilesiniz, halinize şükredesiniz ve endişelerinize bakış açısı getirebilmek için o fotoğraflar oradalar.
إنها موجودة لكي تنظر إليها و من ثم تعتقد أن كل شيء ليس بسيء بالنسبة لك. أن تجعل كل ما يقلقك في المنظور

-Işık yoksa, gölge de olmaz. Gölge olmazsa perspektif de olmaz.
بدون إضاءة، تنعدم الظلال بدون ظلال، ينعدم المنظور

ilk serbest pazar ekonomistlerinin ortaya koydukları başlıca perspektif
هو نظام التجارة الحرة. المنظور الأساسي كما طرحه اقتصاديي السوق الحرة الأوائل,

perspektif anlayışı sadece sanat ve mimariyi değil insan vücuduna bakış açısını da temelden değiştirdi.
و فهم المنظور لم يؤثر فحسب في الفن و المعمار بل غير أيضاً الطريقة التي ينظر بها الناس لجسم الإنسان

Merhamet ve karşılıklılık etiği (Altın Kural) hakkında sekular ve hatta bilmsel bakış açısından konuşacağım.
سأتحدث عن الشفقة و القاعدة الذهبية من وجهة نظر علمانية وحتى نوع من المنظور العلمي.

Ama olaya geniş açıdan bakalım.
لكن دعونا نضع الأمور في المنظور هنا.

Her şeye geniş açıdan bakmamı sağlıyor.
تساعد على وضع كل شيء في المنظور

Bu açıdan bakınca arkadan uzanıp gidiyor. Her yerde olabilir.
من هذا المنظور تمتد الخلفية على أميال يمكن أن يكون في أي مكان

Ancak şehirler, sahip oldukları kötü yönlere rağmen, aynı zamanda çözümdürler.
ومن جهة أخرى فالمدن على الرغم من المنظور السلبي الذي يطلق عليها فهي تمثل حلاً أيضاً

Müzik bakış açınızı değiştirmenize yardım eder. Gerektiğinde olayları farklı şekilde görmenizi sağlar.
الموسيقى تساعدكَ في تغيير المنظور ورؤية الأمور على نحوٍ مختلف إن كنتَ تحتاج لذلك.

Şimdi, kullanıcı tüm üst beden hareketlerini yapmakla kalmıyor, aynı zamanda perspektifi de değiştirebiliyor.
في حركة جزء الجسد العلوي لكن يمكنك تغيير المنظور كلياً