Seslere karşı bu derin ve kalıcı ilgim hem cerrah olmama, hem de ses bilimini özellikle de müziği araştırmama vesile oldu. | TED | وبالنسبة لي .. ان عمق وسحر الصوت هو ما دفعني لكي اكون جراحاً وفي نفس الوقت ادرس علم الاصوات .. وتحديداً الموسيقى |
Amerika ve Avrupa'da oda müziği çaldım, Charlie Bird diye harika bir jazz piyanistiyle birkaç yıl turnelere gittim. | TED | عزفت الموسيقى المسرحية في جميع أرجاء أمريكا و أوروبا، وتجولت لسنوات قليلة مع عازف غيتار الجاز العظيم تشارلي بيرد. |
Herkes müziği tam anlamıyla tecrübe edebilir, bizim sadece farklı aletler yapmamız gerekiyor. | TED | أي شخص يمكنه تجريب الموسيقى بطريقة معمقة نحن فقط بحاجة لصنع أدوات مختلفة |
70lerin başları Gana'da müzik ve sanatın mükemmel olduğu zamanlardı. | TED | بدايات حقبة السبعينات شهدت فترة إزدهار الموسيقى والفن في غانا. |
O kişi bir kitap okumaya çalışıyor fakat müzikten ötürü odaklanamıyor. | TED | ذلك الشخص يحاول قراءة كتاب، ولكنه لا يستطيع التركيز بسبب الموسيقى. |
Biraz önce size Müziğin somut olduğu için farklı bir yetenek olduğundan bahsetmiştim. | TED | لقد ذكرت في وقت سابق حقيقة أن الموسيقى هي قدرة مختلفة لأنها مجردة. |
Senin müziğe aşık olmana yol açacağını hiç bilmiyordum doğrusu. | TED | ولم أكن أعتقد أن هذا سيجعلك تقع في غرام الموسيقى |
...O da... aşkın, müzikle aktarılması ile ve ayak alıştırması ile güzelleştiğidir. | Open Subtitles | .. أن الحب يأتي حاملاً معه الموسيقى و أنه يأتي خطوة بخطوة |
Değil mi? Brezilya müziği yalnızca başlıca müzik şirketlerinin gereklerine cevap vermiyor. | TED | صحيح؟ كما تعلمون، مشهد الموسيقى البرازيلية ليست مجرد إجابة على العناوين الرئيسية. |
Hayır, müziği kalsın. Belki bir gün yeniden çalışmak isterim. | Open Subtitles | لا, ليست موسيقاها ربما ارغب لاحقا فى دراسة الموسيقى ثانية |
Sanırım, bazıları sıcak sever. Ben klasik müziği tercih ederim. | Open Subtitles | أعتقد أن البعض يفضلونها ساخنة أنا شخصياً أفضّل الموسيقى الكلاسيكية |
Ben Doktor Frasier Crane. Yabancı filmleri, klasik müziği ve operayı severim. | Open Subtitles | و مثلكم أنا أهتك بجودة البرنامج مثل الأفلام و الموسيقى الكلاسيكيه .. |
Şu andan itibaren kanal sadece Latin müziği çalınacak 24 saat. | Open Subtitles | مِنْ هذه اللحظةِ على، المحطة كُلّ الموسيقى الأمريكية اللاتينية، كُلّ الوَقت. |
- Bana burada müziği öğretmek için müsaade edilmeyeceği söylendi. | Open Subtitles | لقد اُخبرت سيدي انك لن تسمح لي بتعليم الموسيقى هنا |
Ya o dünyevi müziği bırakırsın, ya da kilise korosunu. | Open Subtitles | عليك التوقف عن غناء هذه الموسيقى او تغادرين الكورس الغنائي. |
Besteci olarak onun hedefi ton yapısından uzak bir müzik yapmaktı. | TED | وكان هدفه كمؤلف هو تأليف موسيقى تحرر الموسيقى من البنية النغمية. |
Bazıları sanat ya da müzik okuyor ve yazamadıklarını düşünüyor. | TED | البعض من قسم الموسيقى أو الفن ويعتقدون أنهم لايستطيعون الكتابة. |
Senin de müzikten hoşlanmana sevindim. Çok ortak yönümüz var. | Open Subtitles | انا سعيد بأنك تحبين الموسيقى أيضاً لدينا أشياء مشتركة كثيرة |
Şimdi, son parçam ile klasik Müziğin ne kadar eğlenceli, heyecan verici olabileceğini ve sizi ne kadar sarsabileceğini göstermek istiyorum. | TED | الان، مع اخر مقطوعة، اود ان ازيكم ان الموسيقى الكلاسيكيه من الممكن ان تصبح مرحة اكثر، ومثيره، وان يمكنها ان تهزك. |
Evet, son zamanlarda müziğe zaman ayıramayacak çok şey oldu. | Open Subtitles | نعم , هناك الكثير حدث مؤخرا لكى افكر فى الموسيقى |
Ve şimdi de Ellen'ı sevdiği müzikle anmak için karşınızda Bay Kenny G. | Open Subtitles | والآن مع الموسيقى المقدّمة لها.. أحد المؤدّين المفضّلين لدى إيلين.. السيّد كيني جي. |
Tasarımız Kenya kimliklerinin yaşamasına fırsat verdi, endüstriye Kenya müziğini bulmak ve bağlanmak için ilham verdi. | TED | لقد أتاحت منصتنا تواجد هويات كينية متعددة، وألهمت هذه الصناعة لاكتشاف ومشاركة تنويعات واسعة من الموسيقى الكينية. |
Ama hayatının geri kalanını yatak odanın zemininde iç karartıcı müzikler dinleyerek geçiremezsin. | Open Subtitles | لكن لايمكنكِ قضاءُ بقيةِ حياتكِ تجلسينَ في غرفةِ نومكِ وتستمعينَ إلى الموسيقى المحبطة |
Güzel müzikte ısrar etti. | TED | فقد كان مصرا على ان تكون الموسيقى جميلة. |
İnsanları aya gönderiyoruz, bizimle konuşabilen ya da radyo kanallarını sadece sevdiğimiz müzikleri çalması için düzenleyebilen telefonlar yapıyoruz. | TED | نُرسل أناسًا إلى القمر أونجعل هواتفنا تتحدث إلينا أو نخصص محطات إذاعية تستطيع أن تعزف الموسيقى التي نحبها فقط |
Paolo ve Isabella'nın ödül töreninde birlikte şarkı söyleyecekleri yazıyor. | Open Subtitles | ان باولو وايزابيلا من المفترض ان يغنوا فى مهرجان الموسيقى |
ve buna müziği neyin müzikal yaptığını anlayarak başlayacağız. | TED | وسنبدأ بفهم الأمر الذي يجعل الموسيقى موسيقية. |
- dinlediğimiz müzik buydu.. büyük babam sürekli bu şarkıyı söylerdi.. | Open Subtitles | أخبرني جدي أن هذه هي الموسيقى التي كان يسمعونها مراراً وتكراراً |
İlk duyacağınız şey, her gezegenin yörüngesi için bir nota olacak ve unutmayın, bu müzik sistemin kendisinden geliyor. | TED | أول شيء ستسمعونه هو نغمة المدار لكل كوكب من الكواكب، ولا تنسوا، أن هذه الموسيقى هي نتاج النظام نفسه. |