"الناس على" - Translation from Arabic to Turkish

    • insanların
        
    • insanlar
        
    • insanlara
        
    • İnsanların
        
    • insanları
        
    • İnsanlar
        
    • insan
        
    • insanı
        
    • insanın
        
    Bence dünyanın bu bölümündeki kadınlar insanların yerel ve bölgesel olarak birbirine bağlanması için kültürü önemli bir etken olarak görüyorlar. TED وأعتقد أن المرأة في هذا الجزء من العالم أدركت أن الثقافة هي عنصر مهم لربط الناس على حد سواء محليا وإقليميا.
    Yakında gezegendeki insanların çoğu bir taneye sahip olacak ve herkesi hem bilgiye, hem de birbirine bağlama fikri devam edecek. TED قريبا الغالبية العظمى من الناس على هذا الكوكب سيكون لديه واحد، وفكرة ربط الجميع إلى كل من المعرفة وبعضهم البعض ستستمر.
    DW: Yani insanlar örneğin şunu bulmuştur neden görme duyumuz olduğunu farketmeden görme duyusu üzerine çalışmak bir hatadır. TED د. و. : اكتشف الناس على سبيل المثال أنّ دراسة البصر في غياب ادراك لماذا لدينا بصر هو خطأ.
    İnsanlar bilgiye sahip olurlarsa başkalarının yardımı olmaksızın problemlere çözüm bulabilirler. TED عندما يحصل الناس على العلم، يستطيعون إيجاد الحلول دون أية مساعدة.
    Bunları ve tamir etmeyi insanlara öğretmek için eğitim enstitüleri bile var. TED يوجد هناك مراكز تدريب تقوم بتأهيل الناس على إصلاح هذه الأشياء أيضًا.
    Yani, insanları cinayete kışkırtmak iyi işin bir parçası, öyle mi? Open Subtitles إذاً تحريض الناس على القتل هو جزء من ذلك العمل المربح؟
    İnsanlar evlerinden sürüldüklerinde veya temel insan haklarından mahrum bırakıldıklarında Open Subtitles عندما يجبر الناس على ترك بيوتهم أو سلب حقوقهم الإنسانية
    İşin acı kısmı şu ki biz, gözetlemeye dayalı bu otoriter altyapıyı yalnızca insanların reklamlara tıklaması için geliştiriyoruz. TED وهنا تكمن المأساة: نحن نبني هذه البنية التحتية من المراقبة الاستبدادية فقط لنحمل الناس على أن يضغطوا على الإعلانات.
    Sen dahil bu gemideki insanların yarısı ya vuruldu ya da yaralandı. Open Subtitles نصف الناس على هذه السفينه تم ضربه أو جرحه بما فيهم أنت
    İşim, insanların hatırlamak istedikleri... şeyleri hatırlamalarına yardım etmek Fletcher. Open Subtitles عملى مساعدة الناس على تذكّر ما يرغبون فى تذكّره فليتشير
    Ve insanlar millerce öteden bu gölde yüzmek için gelirlerdi. TED وقد أعتاد الناس على المجئ من أميال للسباحة في البحيرة.
    Adı halen oy pusulasındaydı ve insanlar onun için oy vermeye alışmıştı. Open Subtitles كان اسمه لا يزال في بطاقة التصويت وإعتاد الناس على التصويت له
    Bir hafta içinde, insanlar bu yaptığımızın asil bir girişim veya bu ülkenin suçla savaşmasını değiştirecek bir şans olduğuna dair oy verecek. Open Subtitles بعد أسبوع من الآن سيصوت الناس على فيما إذا كان عملنا هنا لغرض نبيل أو أنها طريقة لتغيير كيفية مكافحة الجريمة في البلاد
    Körfezde, kriz içinde olan insanlara nasıl yardım etmek istersin? Open Subtitles كيف تريد أن تساعد الناس على المعاناة فى أزمة الخليج؟
    Eğer insanlara kafalarından bu kadar çok vurmayı kesersek hastalığı önleyebiliriz. TED يمكننا منع انتشار هذا المرض إذا توقفنا عن ضرب الناس على رؤسهم بتلك القسوة.
    İrtibat kurmakta zorluk çektiklerinde kendi tecrübelerini paylaşmalarında insanlara yardımcı olan teknoloji. TED التكنولوجيا التي تساعد الناس على مشاركة تجاربهم عندما يكون عندهم صعوبة في التواصل.
    Tamam ama, insanları gerçek kürk almaya teşvik etmek istemeyiz, değil mi? Open Subtitles أجل، لكننا لا نريد أن نشجع الناس على شراء فرو حقيقى، صح؟
    Eskiden insanları burada saç filesi giymeye zorladığımın farkında mısın? Open Subtitles اتدركين أنني كنت أجبر الناس على ارتداء شبكة للشعر هنا؟
    Bir hafta sonra, dünyayı değiştirmek isteyen bir avuç insan dünyayı yerinden oynatmak, ve insanlığa güç vermek için hazırdı. TED وبعد أسبوع، مجموعة جيدة من الناس كانت مستعدة للعمل الجاد وتمكن الناس على أرض الواقع الذين يريدون تغيير العالم.
    Yıllar önce bir iş arkadaşımla birlikte aynı grup insanı 10 yıl boyunca gözlemlediğimiz bir çalışma yürüttük. TED منذ سنوات، بدأت أنا وزملائي دراسة حيث تابعنا نفس المجموعة من الناس على مدى 10 سنوات.
    Tanrı kimdir? Ve siz Tanrı kelimesini söylediğinizde dahi, eminim ki pek çok insanın o anda keyfi kaçacaktır. TED من هو الرب؟ وأنا مدرك تماماً أنك حين تقول كلمة الرب, سيتحول عنك الكثير من الناس على الفور

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more