"بتغيير" - Translation from Arabic to Turkish

    • değiştirdi
        
    • değiştirdin
        
    • değiştirmek
        
    • değiştirdim
        
    • değiştirmiş
        
    • değişiklik
        
    • değiştir
        
    • değiştirip
        
    • değiştirmeye
        
    • değiştirecek
        
    • değiştiriyor
        
    • değiştirdik
        
    • değiştirmeyi
        
    • değiştirdiniz
        
    • değiştireceğim
        
    - Tabi. Londra'nın göbeğine bir uzay gemisi düştü. Bu tüm programı değiştirdi. Open Subtitles لكن أظن أن وقوع سفينة فضاء في وسط لندن ، كفيل بتغيير المواعيد
    Hastanenin ve bizim veri tabanlarımıza sızıp onun kayıtlarını değiştirdin. Open Subtitles أنت قُمت بالقرصنة على المستشفى وقواعد بياناتنا وقمت بتغيير السجلات
    Pekâlâ, tamam. Sanırım fikrini değiştirmek için birkaç ayın var. Open Subtitles طيب يعني أعتقد في بضعة أشهر إذا قمت بتغيير رأيك
    Evet ve ailemle tanışman hakkındaki fikrimi değiştirdim ama şimdi pişman olmaya başlıyorum. Open Subtitles أجل، وقمت بتغيير رأيي بخصوص مقابلة والديّ وعلى مايبدو أنّني سأندم على ذلك
    Diğer bir ihtimal ise kültürümüzü şekillendiren sosyal dönüşümlerin aynı şekilde insanın düşünce kodlarını da değiştirmiş olmasıdır. TED احتمال آخر هو أن التحولات الاجتماعية والتي شكلت ثقافتنا قامت أيضاً بتغيير الأعمدة الهيكلية للفكر الإنساني.
    Bilmiyorum. Buradaki herkes dünyayı değiştirip şu ya da bu şekilde değişiklik yaratmayla ilgileniyor. TED كل شخص هنا مهتم بتغيير العالم وصنع شيئا ما لتغيير هذا العالم ، بطريقة أو بأخرى.
    Altımı değiştir. Sızıntı oldu ve onunla ıslak ıslak karşılaşamam! Open Subtitles قومي بتغيير الحفاضة، لقد سرّبت ولن أواجهه مبللا هكذا.
    Bir şeyler değiştirir umuduyla çocuk odasının şeklini değiştirip duruyor. Open Subtitles تستمر بتغيير ديكور غرفة الطفل تتمنى بأن هذا سيغير الحظ
    O bu ülkenin yüzünü değiştirdi, bugün gördüğünüz-şahit olduğunuz gibi. TED لقد قام بتغيير وجه هذا البلد كما تشاهدون اليوم
    PISA bu tartışmayı değiştirdi ve erken çocuk eğitimini Almanya'daki kamu politikasının tam merkezine oturttu. TED قام برنامج پيسا بتغيير هذا النقاش ووضعت تعليم الأطفال الصغارفي مركز أولويات السياسة العامة بألمانيا.
    Tabelamı değiştirdin, bana bu maymun kostümünü giydirdin ve tüm malzemelerimi değiştiriyorsun. Open Subtitles قمت بتغيير لافتتي , وجعلتني أرتدي بدلة القرد هذه , وأنت تستبدل جميع معداتي.
    Bu da araştırma odağımı tamamen değiştirmek üzere büyük bir karar vermeme yol açtı. TED والذي قادني بدوره إلى قرارٍ كبير بتغيير محور تركيز بحثي كُليّاً.
    Hayır. Kilitleri aylar önce değiştirdim. Bunu atlatacağız, tamam mı? Open Subtitles كلاّ، قمت بتغيير الأقفال منذ شهور سنتخطّى هذه المحنة ..
    Lanet olsun! Annem şifreyi değiştirmiş olmalı. Open Subtitles اللعنة , لابد أن أمي قامت بتغيير الرقم السري
    Bunlar, bilgiye bağlıdır ki bu fiilen olmakta ve sonra gerçek bir değişiklik meydana getirebilecek imkan ve etkiye bağlıdır. TED يعتمد على المعرفة التي تحدث ومن ثم معنى وفاعلية للقيام فعلا بتغيير.
    Ya cevap ver ya da lanet numaranı değiştir. Open Subtitles إمّأ أن تجيبي على الهاتف أو أن تقومي بتغيير رقم هاتفكِ
    Ben geçiriyorum çünkü bezlerini değiştirip kıçını siliyorum ve onunla konuşuyorum. Open Subtitles أنا أعرف، لأنّني من يقوم بتغيير فراشه ومسح مؤخرته، والتحدّث معه
    Tip I uygarlıkla başlayalım; Bu, görünümünü değiştirmeye başlayan bir uygarlık TED فحياة بحضارة الحياة الأولى هي حضارة تبدأ بتغيير مظهره أو مظهرها.
    Parçacıkları geliştirerek sadece cildimizin görünümünü değil aynı zamanda cildimizin işlevini de değiştirecek şekilde dövmeyi yapabiliriz. TED فبتطوير الجزيئات، نستطيع هندسة الوشم بحيث لا يقتصر على تغيير مظهر جلودنا فقط، بل سيقوم بتغيير وظائفها أيضًا.
    Normale yönelik algını değiştiriyor, ta ki bu duruma gelene kadar. Open Subtitles تقوم بتغيير مداركنا لما هو طبيعي حولنا إلى أن ننتهي هنا
    Bunu daha düşük proteinli, yüksek lifli, kaba bir diyet türüne değiştirdik. TED وقمنا بتغيير هذا إلى بروتين أقل، ونظام غذائي عالي الألياف وأكثر خشونة.
    Bizim problemi anlayıp bu tür gizliliği ortadan kaldıracak yasaları değiştirmeyi vaat eden, politik liderlere ihtiyacımız var. TED نحن بحاجة إلى أن يدرك ويعترف القادة السياسيين بهذه المشكلة، والالتزام بتغيير القانون للكشف عن هذا النوع من السرية.
    Hayatımı değiştirdiniz. Jane! Hiç değilse bu gerçek. Open Subtitles لقد قمت بتغيير حياتى حسن, على الأقل هذا حقيقى ارجو ان تكون قد تمتعت بالترجمة
    Oturun lütfen. Bir mikrofon alabilir miyim? Bunun için mikrofon değiştireceğim. TED تفضل بالجلوس هل يمكنني الحصول على الميكروفون؟ سأقوم بتغيير ميكروفون لهذه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more