Ian,sana yaptığım onca iyilikten sonra bana bir iyilik yapmana izin verdim. | Open Subtitles | ايان كل الخدمات عملتها لك اضطررت للسماح لك للقيام بخدمة لي هااااا |
Ortama ayak uydurmak istiyorsan bu pasta yarışmasına katılarak kendine hiç iyilik yapmıyorsun. | Open Subtitles | أتود أن تتأقلم ؟ إنك لا تقوم بخدمة نفسك مع مسابقة الكعك هذه |
Dinleyin, affedersiniz. Konuşmaya devam etmeden önce sizden bir iyilik isteyebilir miyim? | Open Subtitles | اعذروني ، قبل أن نواصل الحديث هلا سمحت لي بخدمة ؟ |
Bize hizmet etmek istiyorsan beni Kikui'nin evinde görmeye gel. | Open Subtitles | إن كنت ترغب بخدمة عشيرة. تعال وقابلني في بيت المراقب |
Annem uzun yıllar boyunca Leydi Dustin'e hizmet etti lordum. | Open Subtitles | والدتي قامت بخدمة السيدة دستين لسنواتٍ طوال , يا سيدي |
Artık farklı, küresel randevu servisi gibi. | Open Subtitles | ولكن باختلاف قليل الآن إنها أكثر شبها بخدمة المواعدة الدولية |
Temizlik servisini çağır, hemen buraya gelsinler - Başüstüne. -Teşekkürler. | Open Subtitles | إتّصل بخدمة الغرف وأستدعيهم حالاً, شكراً لك |
Bana iyilik borcu bulunan bir arkadaşım var göçmenlik bürosunda. | Open Subtitles | عندي صديق في قسم الهجرة يدين لي بخدمة كبيرة |
Bana iyilik borcu bulunan bir arkadaşım var göçmenlik bürosunda. | Open Subtitles | عندي صديق في قسم الهجرة يدين لي بخدمة كبيرة |
Kendine bir iyilik yap ve o bıçağı ait olduğu yere koy! | Open Subtitles | قم بخدمة لنفسك وضع هذا السكين بمكانه المناسب |
Eğer işin yoksa büyük iyilik etmiş olursun. Akşama kalmaz oluruz burada. | Open Subtitles | ان لم تكن مشغول فستدلي لي بخدمة سأعود في المساء |
Onlari içinde tutarak bana bir iyilik yapamazsin degil mi? | Open Subtitles | هل يمكن أن تقومي لي بخدمة وتحبسيهم قليلا؟ |
Sakin ol. Sorumlunun bana bir iyilik borcu var. Onu karısıyla tanıştırdım. | Open Subtitles | هذا رائع المسئول مدينا لى بخدمة فلقد عرفته بزوجته |
Çocukken, bu aileye hizmet etmek için bir yemin ettim. | Open Subtitles | عندما كنت طفله لقد أقسمت أن أقوم بخدمة هذه العائلة |
Halkımıza daha iyi hizmet vermek için cüretkâr bir adım atıyoruz. | Open Subtitles | ،نظن أنّها خطوة جديدة وجرئية .تسمح لنا بخدمة مجتمعنا بشكل أفضل |
Onlar temas edilmemiş kabileleri korumak için ormana hizmet ediyorlardı. | TED | كانوا يقومون بخدمة الغابة لحماية القبائل الغير معروفة. |
Az önce gördüğünüz gibi, ben özel ajanım Donanma Kriminal Araştırma servisi'nde. | Open Subtitles | و كما رأيت, أنا عميل خاص بخدمة تحقيقات الجريمة البحرية |
Araba servisini ara, arabanı evine çeksinler. | Open Subtitles | اتصل بخدمة السيارات وقل لهم أن يذهبوا بها إلى المنزل |
- Bütün mesele toplum hizmeti. Üniversiteler artık sınav sonuçlarına bakmıyor. | Open Subtitles | كلّ شيء يتعلق بخدمة المجتمع، لم تعد الجامعات تهتم بنتائج الإختبارات. |
- Modern bir çağda yaşıyoruz, ve burası bir servis dairesi. | Open Subtitles | نحن نعيش في العصر الحديث وهذه شقة مزودة بخدمة فندقية |
Lütfen bekleyin. Müşteri hizmetlerini arayacağım. | Open Subtitles | التفاصيل مع خط الهاتفك أرجوك، إنتظر أنا سأتصل بخدمة العملاء. |
Olanlardan sonra otelin oda servisine güvenemiyorsam lanet olası arabaya hiç güvenemem. | Open Subtitles | في الحقيقة إذا لم أستطع الوثوق بخدمة الغرف فلا أستطيع الوثوق بالسيارة من؟ |
Fakat bir de ayrıca, başkalarının hizmetinde geçirilen yıllardan gelen bir kibir var. | Open Subtitles | غرور الذي يأتي من الزهو بالدنيا، لكن هناك بعض الرجال من يزهو بخدمة البلاد |
Bak, biz, müşteri servisinde kendimizi gururlandırıyoruz. | Open Subtitles | . نحن نفتخر بأنفسنا لقيامنا بخدمة العملاء |
Karıncaları evinde barındırmak ağacın da çıkarınadır çünkü karıncalar ev sahibine büyük bir hizmette bulunurlar. | Open Subtitles | انتاج هذا السّكن يفيد الشجرة أيضاً، لأن النمل يزوّد مالك العقار بخدمة قيّمة. |
Cinayete göre küçümsenir tabii ama oda servisinin yaptığını düşünürseniz oldukça ciddi bir durumdur. | Open Subtitles | ولكن عندما تقارنه بخدمة الغرف فهو خطير بالفعل. ـ وكذلك مهاجمة ضابط شرطة. |
Neden oda servisiyle idare etmiyoruz? | Open Subtitles | عليكِ فقط أنْ تواصلي التفكير في ماذا تريــــــدي أنْ تأكلي. لماذا لا نكتفي فقط بخدمة الغرف؟ |