Yani, Yanlış bir şey yaptığımda hep bunu hayal ederim. | Open Subtitles | أقصد هذه هي الصورة التي أتلقاها عندما أقوم بشيء خاطئ |
Ben Yanlış bir şey yapmadım... ama yine de siz ve sizin türünüz ölmemi istiyorsunuz! | Open Subtitles | انا لم أقم بشيء خاطئ وانت وقومك تريدون قتلي |
Beni tutuklamanı gerektirecek Yanlış bir şey yapmadım. | Open Subtitles | لا ، مهلا ، أنا لم أقم بشيء خاطئ ، حسنا؟ |
Yanlış bir şey yapmadım ben. Tek yaptığım bir ilana başvurmaktı. | Open Subtitles | لم أقم بشيء خاطئ جلّ ما قمت به مجرد دعاية |
Yani, eger bizlerden biri yanlis bir sey yaparsa-- hatasini düzeltmekle görevliyim. | Open Subtitles | هذا يعني، أنّه لو قام أحدهم بشيء خاطئ عملي هو أن أصحّحه |
İnceyse, kesinlikle Bir şeyleri yanlış yapıyorum demektir. | Open Subtitles | حسناً إذا كانت دقيقه إذاً أنا بالتأكيد أقوم بشيء خاطئ |
Yanlış bir şey yaptığımı kabul edip cezamı çekip yoluma devam edeceğim. | Open Subtitles | سوف أعترف لقد قمت بشيء خاطئ سأخذ عقابي وأمضي قدما |
Bir kaza, bunun Yanlış bir şey olduğunu göstermez. | Open Subtitles | وقوع حادثة مروعة لا يعني أننا نقوم بشيء خاطئ |
Ama hissetmiyorum. Çünkü Yanlış bir şey yapmadık. | Open Subtitles | لكني لا أشعر بهذا لأننا لم نقم بشيء خاطئ |
Yanlış bir şey mi yapıyorum? Bağlantı kuramıyor muyum? | Open Subtitles | هل أقوم بشيء خاطئ ألا أجيد التواصل |
Yanlış bir şey mi yapıyorum? | Open Subtitles | هل أقوم بشيء خاطئ ألا أجيد التواصل |
Bu çok saçma, çünkü ben Yanlış bir şey yapmadım. | Open Subtitles | أيّ أنّه مجنون، فلن أقم بشيء خاطئ. |
-Liam. Yanlış bir şey hissedersen hemen dışarı çık, tamam mı? | Open Subtitles | يا (ليام)، إن أحسست بشيء خاطئ فأخرج نفسك من هناك، أسمعت؟ |
Yanlış bir şey yaptım ve size söyleyemedim. | Open Subtitles | قمت بشيء خاطئ ولم استطيع إخبارك |
Yanlış bir şey yapmıyoruz ki. | Open Subtitles | لم نكن نقوم بشيء خاطئ. |
Hey, Angel Yanlış bir şey yapıyorsa, bilmek isterim. | Open Subtitles | إذا كان (إنجل) يقوم بشيء خاطئ أريد أن أعرف |
Dinle, tatlım biz Yanlış bir şey yapmadık. | Open Subtitles | أسمع عزيزي لم نقم بشيء خاطئ |
Yanlış bir şey yapmadım. | Open Subtitles | لم أقم بشيء خاطئ |
olduruldugune gore yanlis bir sey yapmis olmali. | Open Subtitles | إذا قتل , فهو على الأغلب قام بشيء خاطئ |
Eğer her 2,5 kişiden biri, tabii böyle bir canlı düşünebiliyorsanız, kalp-damar hastalıklarından can veriyorsa, bu toplum temelde Bir şeyleri yanlış yapıyor demektir. | Open Subtitles | إذا كان شخص من كل اثنين و نصف إذا كان بمقدورك تخيّل هكذا مخلوق، يفْنون من مشاكل اﻷوعية القلبيّة، هذا يدل على أن المجتمع يقوم بشيء خاطئ باﻷساس. |