"بطله" - Translation from Arabic to Turkish

• kahraman
• kahramanı
• şampiyonu
• şampiyon
• kahramanını
• Kahramanının
• kahramanıyım
• kahramanısınız

Bak sen, kızımız gücünü kullanıp süper kahraman da olurmuş.
انظري الى حالك وانت تستخدمي قواك لتكوني بطله خارقه

kahraman olmak üzereydin ha?
تريدين ان تكوني بطله , اليس كذلك ؟ اعطيني مسدسكِ

kahramanı bir suçlu olan birine asla saygı duyamayacağımı söyledim.
قلت أنه لا يمكن أبداً أن أحترم رجلاً كان بطله مجرماً.

Teması yılbaşı olacak ve kahramanı da Kunduz Marty.
موضوعه سيكون قصة الكريسماس بطله مارتى القندس

Sizi buraya ahırımdaki şampiyonu göstermek için getirdiğini biliyorum.
أعلم أنه أحضرك كي يُريك بطله في الإسطبل.

Çünkü beni çalıştırırsanız şampiyon olacağımı biliyorum.
لأنني اعلم اذا دربتني جيدا سوف اصبح بطله

En azından onun kahramanını geri getirdin.
لذلك ما يمكن فعله علي الأقل هو إحضار بطله مرة أخرى.

Kahramanının yarası daha derinlerdeydi.
بأنّ إصابات بطله الحقيقية كَمنتْ في مكان أظلم

Öyleyim belki ama intihara kalkışmak da seni kahraman yapmıyor yani.
صحيح , من الممكن أنني كذلك لكن محاولة الانتحار لا يجعلك بطله

Adını temizlemek için onca savaş verdin ve sonunda gerçekten olduğun kişi olarak tanınıyorsun, bir kahraman olarak.
أنت حاربتي لمسح اسمك، وفي نهاية المطاف أصبحتِ معروفه على ما تكونين بطله

Bu anın gerçekliği ise kahraman olmak için güçlere ihtiyacın olmadığı.
وحقيقة اللحظة هذه انك لست بحاجه لقوي لتغدو بطله

Herhangi bir yapımcı ya da bir yönetmeni ara... beni bir kahraman olarak göster.
.... اتصل باى من المنتجين او المخرجين ليجعلوا منى بطله لافلامهم ...

Üzgünüm, bekleyeceksin. kahramanı adama lazımmış.
آسف، يتعيّن عليكَ الإنتظار، الرجل بحاجة إلى بطله.

Ve kitabında, kahramanı olan Carl Huntz, düşmanı çaresiz bırakmak için, iletişim yollarını kesmelisiniz demiş.
وفي الكتاب فإن بطله كارل هانتز كتب أنه من أجل شل العدو عليك قطع وسائل اتصاله

Tıpkı babamın, sınıfımda bakkal işletmekten bahsederken olduğu gibi onun kahramanı olmak istiyorum.
أريد أن أصبح بطله كما كان أبي عندما تحدث امام صفي عن إدارة متجر بقالة

Evet, beni kahramanı gibi gördüğü için hep böyle şirin şeyler yapar.
أجل، دائما يفعل أشياءً بديعة كهذه لأنني بطله.

3 defa Dünya şampiyonu olmuş birine,
الا تخجل من عرض هذا على بطله عالم ثلاث مرات ؟

Binda, o karate şampiyonu.
بيندا, أنها بطله فى الكاراتية.

Bayanlar baylar 3.ncü defa Dünya şampiyonu..
سيداتى سادتى بطله العالم للمره الثالثه

Senin bölümün şampiyon olmakla ilgili Sue, kazananlarla yani ulusal yarışmayı kazanman gerekiyor.
كما ترين , فقرتك هي عبارة عن كونك بطله , يا سو , وناجحه ... لذا نحتاج أن تربحيّ النهائيات

Bir zamanlar Amerika'nın Adalet Topluluğu'na sızmak ve yok etmek için dâhi bir bilim adamı, kendi süper kahramanını yaratmaya karar verdi.
, في قديم الزمان عالم رائع قرر بناء بطله الخارق الخاص به لإختراق وتدمير مجتمع العدالة الأمريكي

Kahramanının izinden gidiyor. Bu bir rahip yardımcısının ayini gibi bir şey.
إنَّهُ يتّبع خُطى بطله, الأمر شعائري, عمل المُساعد.

Adam bana kaldı. Onun kahramanıyım.
إنه يقتدي بي أنا بطله.

Max seni seviyor. Sizi beraber gördüm, onun kahramanısınız.
. ماكس يحبك,لقد رأيتكما معاً . أنت بطله