| peki sonya buserlik affediyorum çünkü senin hatrıını kıramam gel Çay alalım | Open Subtitles | حسناً يا سونيا ، سأقبل بهذا من أجلك أعد لي بعض الشاي |
| İçinde akacak bir damla Çay olsa Sayuri eminim bunu akıtırdı. | Open Subtitles | لو كان هناك بعض الشاي في هذا الإبريق لكانت سكبته كله |
| Neden aşağı inmiyoruz? Sinirlerini yatıştırması için biraz Çay hazırlarız. | Open Subtitles | سنذهب إلى الطابق السفلي، احصلي على بعض الشاي لتهدئة أعصابك |
| Bir şeyler içmeye çalışın. Hizmetçinize biraz Çay ve su getirmesini söylerim. | Open Subtitles | حاولي أن تشربي ، سأرسل خادمتك مع بعض الشاي والمزيد من المياه. |
| Çay, kola ya da su ister misin? Sağ olun, almayayım. | Open Subtitles | هل تفضلين بعض الشاي أو الصودا لا أنا بخير شكرا لك |
| İyi, avukatınla görüşmeye giderken buzlu Çay ve kurabiye de al. | Open Subtitles | إذاً وأنتِ ذاهبةُ إلى المحامي أحضري معكِ بعض الشاي و الكعك |
| Sütüme biraz Çay alabilir miyim? | Open Subtitles | هل أستطيع الحصول على بعض الشاي على الحليب ؟ |
| Affedersiniz Albay Courtney bir bardak Çay alır mıydınız? | Open Subtitles | معذرة , رائد كورتناي أتسائل إذ ربما تود بعض الشاي ؟ |
| Albay Courtney, bir bardak Çay alır mıydınız? | Open Subtitles | أتسائل إذ ربما تود بعض الشاي,رائد كورتناي ؟ |
| O burada yoksa bile bir fincan Çay içebilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنك أن تشرب بعض الشاي حتى إن لم تكن هي هنا |
| Sadece merak ediyorum, eğer istersen sana Çay ya da benzeri bir şey ısmarlayabilirim. | Open Subtitles | كنت اتسائل اذا كنتي تريدين احتساء بعض الشاي أو شيء ما هنا. |
| -Sana Çay getirdim. -Mutlu Noeller tatlım. | Open Subtitles | ـ مرحبا أنا جلبت لكم بعض الشاي ـ عيد ميلاد سعيد ياحبيبتي |
| - Dostum, saçmalamayı kes de bize biraz Çay koy. | Open Subtitles | المتأنق، التوقف عن الحديث مجنون وجعل لنا بعض الشاي. هل تعرف لماذا؟ |
| Size biraz Çay mı yoksa biraz Wu Teyze'nin özel taneli kaymak böreğinimi getireyim? | Open Subtitles | أتريد بعض الشاي , أم بعض الحبوب المتخثرة؟ |
| Ve eğer tanrılar bizden yanaysa, biraz Çay bulup herkese yaparım. | Open Subtitles | , ولو كنا محظوظين سأعِد بعض الشاي لنا كلنا |
| Ama biliyor musun, ben size biraz Çay yapacağım. | Open Subtitles | لكن أتعلمون أمرا؟ سأقوم بصنع بعض الشاي لكم |
| Tamam, gidip bize biraz Çay yap ve daha sonra gelip bize o muhteşem hayatını anlatabilirsin. | Open Subtitles | من كان يعرف هذا؟ حسنا، إذهبي و حضري لنا بعض الشاي ثم أخبرينا كل ما يتعلق بحياتك المشهورة |
| Detektif Conte, Bayan MacKendrick'e bir Çay getirebilir misiniz? | Open Subtitles | محقق كونتي, هل من الممكن ان تقدم للسيدة مكيندريك بعض الشاي ؟ |
| Amah, biraz daha Çay koysana. | Open Subtitles | صبي لي بعض الشاي أيضا |
| Belediye Başkanı senden pasta ve Çaya katılmanı rica etti. | Open Subtitles | السيد العمدة يريد منك القدوم لأكل الكعك و شرب بعض الشاي |
| - Esel umarim misafirimize Çay ikram etmissindir. | Open Subtitles | أتمنى بأن تكوني قدمتي لزائرتنا بعض الشاي |
| Yorgunluktan ölmüşsünüzdür. Oturun, ben de Çay demliyordum. | Open Subtitles | لابد أنك أرهقتي، إجلسي سأعد لكِ بعض الشاي. |
| Sorun olmazsa, gelin içeride bekleyin, hem Çay içeriz. | Open Subtitles | إذا كنت لا تمانع، يمكنكَ الانتظار بالداخل و تناول بعض الشاي |
| - Daha sonra bir Çay içmeye ne dersiniz? | Open Subtitles | - ماذا عن بعض الشاي قبل الاجتماع؟ |
| Mösyö ona bitki çayı götürdüğüm sırada hiç de iyi görünmüyordu. | Open Subtitles | السيد مارسيل ما كان يبدو معافي تماماً عندما جلبت له بعض الشاي العشبي |
| Pekâlâ. Gel seni uyandıralım, sana bir Çay koyayım. | Open Subtitles | حسناً، دعنا نُوقظك ونحسيك بعض الشاي. |