"بغل" - Translation from Arabic to Turkish

    • katır
        
    • Mule
        
    • katırın
        
    • katırı
        
    • eşek
        
    • katırla
        
    • Deh
        
    • katıra
        
    • katırdır
        
    • Katırımız
        
    • köstebek
        
    O sıralarda, tek gözlü ihtiyar bir katır ve cebimde 1.86 dolarla burayı terkettim. Open Subtitles بشأن تلك المرة ..التي تركت فيها هذا المكان مع بغل عجوز وأعور.. ومبلغ 1.86 دولار في جيبي
    Bu vagonda gitmek 10 dakikada bir katır çiftesi yemekten farksız. Open Subtitles ركوب فى هذا العربة كأنما بغل يرفسك كل 10 ق
    Hayaları bantlanmış katır gibi tepiyor bu. Open Subtitles احسست وكأن بغل رفسني من شدة المه في خصيته
    Bir Moscow Mule kokteyli alabilir miyim? Open Subtitles مهلا، يمكن أن أحصل على... بغل موسكو، من فضلك؟
    katırın önüne havuç sürer gibi papalık makamını öne sürmek için mi buradasın? Open Subtitles هل أنت هنا كي تعلق على الباباوية في روما أمامي كالجزرة أمام بغل جائع ؟
    Ben yapmadım. O yaşlı Kızılderili'nin aptal katırı. Open Subtitles لست أنا من فعل هذا,إنه ذلك الهندي العجوز مع بغل أخرس عجوز
    Kızcağızı eşek yerine koyuyorsun. Open Subtitles الإستعمال الذي بنت صغيرة فقيرة مثل بغل علبة
    Altın Hazineleri filmindeki katır gibi görünüyorsun. Open Subtitles كنت تبدو وكأنها من بغل تسلق سييرا مادري.
    Ayrıca en iyi uyuşturucu katırı katır olduğunu bilmeyen katırdır. Open Subtitles إلى جانب، عند نقل المخدرات على بغل فأن البغل لا يعلم بأنه بغل
    Derler ki; bir katır size tekme atma ayrıcalığına sahip olmak için istekli ve sabırlı bir şekilde yıllar boyu çalışır. Open Subtitles يقولون أن بغل مع عمل 10 سنوات برغبة وصبر مقابل إمتياز ركلك مرةً واحدة
    Geçen hafta dışarı çıkardım, katır gibi tepiyordu. Open Subtitles أنا أخرجتها الأسبوع الماضي، وهي رفست مثل بغل.
    Victoria gösterişli bir midilli, Harry üç ayaklı katır hem de kıçında sinek uçuyor. Open Subtitles ،فيكتوريا خيل استعراض هاري بغل له ثلاث أقدام والذباب يغطيه
    Bana katır gibi bu kadar çok yüklemesen belki bu kadar çok gürültü yapmam. Open Subtitles إذاً لا تُحملني الكثير من الأغراض ، و كأني بغل ربنا حينها لا أقوم بالكثير من الضجيج
    Houston caddesi veya başka bir yerden katır çiftesi yemiş birini almışken nasıl rapor yazabilirim? Open Subtitles كيف من المُفترض علىّ كتابة تقرير من شارع هيوستون أو أى كان بينما أقوم بنقل شخص تعرض للركل في صدره من قِبل بغل
    Daha bebekken kafasını katır tepti. Open Subtitles تعرض لركلة بغل في راسه هي فقط فتاة جميلة
    Çocuklar bu sevgilim Mule. Open Subtitles يا رجال، هذا صديقي واسمه بغل
    Çocuklar bu sevgilim Mule. Open Subtitles يا رجال، هذا صديقي واسمه بغل
    Çocuklar, ablanız inatçı bir katırın arkasındaki bir sopa gibi. Open Subtitles أيها الطفلان، أختكما أشبه بعصا وراء بغل عنيد.
    Sana alkollü buzlu çay ikram ederdim ama ben bir katırı öldürecek kadar sert severim. Open Subtitles أجل، أنا أقدّم لكَ بعض الشاي الحلوّ، لكنّي أحبّه قويّ بما يكفي ليقتل بغل.
    Beni öldüren adam Boyd'un barında zencefil çayı yudumlarken sen burada boynu bükük damalı eşek gibi oturuyorsun. Open Subtitles الرجل الذي قتلني يرتشف الشاي المثلج في حانته وهنا تجلس مثل بغل مربوط
    Aşağıda torunu tütün tarlasını bir katırla sürüyor olurdu. TED وكان أمامنا حفيدها يحرث حقل من التبغ بواسطة بغل
    Deh! Open Subtitles بغل!
    Onu bir katıra bağlayıp eve göndermesini söylemeliydim. Open Subtitles كان علي إخباره أن يربطها إلى بغل ويرسلها إلى المنزل.
    Katırımız yok. Hatırladın mı? Open Subtitles ليس لدينا بغل هل تتذكر؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more