"بقت" - Translation from Arabic to Turkish

    • kaldı
        
    • kalıyor
        
    • kalırsa
        
    • kalmaya
        
    • kaldığını
        
    Annen burada istediğinden uzun kaldı, çünkü seni çok seviyor. Open Subtitles أمك بقت هنا أطول مما كانت تريد لأنها أحبتك كثيرأً
    Çökmüş, yozlaşmış politikalar ve savaşlar yüzünden zayıflamış olmasına rağmen Roma İmparatorluğu, dünyadaki en büyük güçlerden biri olarak kaldı. Open Subtitles بالرغم من الإنحطاط والفساد والضعف الناتجين من السياسه والحرب بقت الإمبراطوريه الرومانيه أعظم قوه على الأرض
    Robert 13 dakika kaldı. Open Subtitles روبرت ثلاث عشرة دقيقة بقت دعنا نحاول اعادتهم هل سنذهب لكل هذا ثانية ؟
    Her şey değişiyor, ama aslında birçok şey aynı kalıyor. Open Subtitles كلما تغيرت الأشياء" "كلما بقت على حالها
    Keşfettiğim yol şu: eğer bir şeker bir yıldan uzun süre burada kalırsa, almanın vakti gelmiş oluyor. Open Subtitles طريقتيفيهذا.. لو بقت الحلوى بالآلة لأكثر من سنة .. أفضّل انتشالها
    Pak Ha bu şekilde kalmaya devam ederse çok yakında ölecek. Open Subtitles ان بقت باق ها على هذا الحال الان فستموت قريبا
    Ve artık her şeyin geride kaldığını söyleyeyim istedim. Open Subtitles هممم انا هنا علشان اقولكم كل حاجه بقت تمام
    Oyunda sadece dört saat kaldı, Peder. Open Subtitles هنالك فقط أربع ساعات بقت للُعبة أبتاه، وإذا كان هنالك أكثر من لاعب لازال على قيد الحياة عندما تدق ساعة الصفر
    Oyunun bitmesine sadece dört saat kaldı, Peder. Open Subtitles هنالك فقط أربع ساعات بقت للُعبة أبتاه، وإذا كان هنالك أكثر من لاعب لازال على قيد الحياة عندما تدق ساعة الصفر
    Vampire dönüştürüldüğü hâlde o saf kaldı ve huzuru var. Ki hepimiz de bunu umuyoruz. Open Subtitles بالرغم من أنّها أمست مصّاصة دماء، إلّا أنّها بقت نقيّة وتنعم بسلام يتمنّاه أيّ منّا.
    Dünya'da bırakılanların tamamı yanarken o bakterilerden bazıları uzayda hayatta kaldı. Open Subtitles وبعضًا منها قد نجا في الفضاء في حين أن البكتريا التي بقت على الأرض قد احترقت
    Ve Napolyon hiç istila edemedi, tünellerde kaldı. Open Subtitles و لم يتمكن نابليون من الغزو لكن الأنفاق بقت كما هي
    Stalin’in kendisine yaptığı kişisel ayrımcılık, Bulgakov’u şiddetli bir işkenceden korusa bile birçok oyunu ile kitabının üretimi yapılmadı, böylece güvende kalsa da bilfiil sessiz kaldı. TED وبينما أكسبه تأييد ستالين الشخصي له مأمناً من الإضطهاد الشديد بقت كثير من مسرحياته ومؤلفاته بعيدة عن الإنتاج ما تركه آمناً ولكن محروماً من التعبير
    Annem ölene kadar beş yıl bizimle kaldı. Open Subtitles و بقت معنا حتى ماتت أمي منذ خمس سنوات.
    Tüm kutuyu içmesine rağmen uyanık kaldı. Open Subtitles بقت مستيقظة رغم تجرعها للزجاجة كلها
    Patron kalbin çok az ömrü kaldı. Bir şeyler yapmamız gerek. Open Subtitles يا رئيس، هنالك دقيقة بقت على القلب.
    Gözyaşlarına boğduğun o kız Havana'da kaldı! Open Subtitles تلك الفتاة سكبت عليك الدموع ! "بقت في "هافانا
    -O burada kalıyor çünkü hala umudu var Open Subtitles -لقد بقت لإنها مازال لديها أمل
    Leydi Gisela Winchester'da kalıyor. Open Subtitles "السيدة (جيزلا) بقت في "وينشستر
    Şimdiyse kızına hayatta kalırsa yetim kaldığını söyleyeceğim. Open Subtitles بدلا من أن اخبر إبنته إذا بقت علي قيد الحباة إنها يتيمة
    Jin-Feng ise, eğer annem onlarla kalmaya devam etseydi, kesin boşanacaklarını söyledi. Open Subtitles (جين فينغ)، قالت إن بقت معها أمي سينتهي بها الحال مُطلقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more