Cezaevinde on yıl geçirmek sizin için sorun değil mi? | Open Subtitles | حينها لا بأس معك بقضاء 10 سنوات في السجن. ؟ |
Mutluluğun, çoğunlukla sevdiğimiz insanlarla vakit geçirmek ve bu insanlardan memnuniyet duymakla ilgiği olduğunu biliyoruz. | TED | نحن نعرف أن السعادة عامةً يتم تحقيقها مع الناس الذين نحبهم، بقضاء وقت مع من نحبهم. |
Yani şimdi benle işte bir gün daha geçirmek istemezsin herhalde, değil mi? | Open Subtitles | إذاً لا ترغبين بقضاء يوم آخر معي بالعمل؟ |
Eğer gününü benimle geçirmeyi istemediysen en azından dürüst davranmanı beklerdim. | Open Subtitles | إن كنت لا ترغبين بقضاء اليوم برفقتي ديبرا |
Bir keresinde de ailemle vakit geçirmekten hoşlanıyorum demiştim. | Open Subtitles | ذات مرة أخبرت امرأة بأني أستمتع بقضاء الوقت مع عائلتي. |
İnanıyorum ki bu kadın O'Neill'la zaman geçirmek istiyor. | Open Subtitles | اعتقد هذه المرأه ترغب بقضاء وقت مع اونيل |
Bu aşkla ilgili, iki insanın birbirini sevmesi hayatlarının geri kalanını beraber geçirmek istemeleriyle alakalı olması gerekiyor. | Open Subtitles | فهو يُفترَض أن يتعلّق بالحب و أن يتعلّق بشخصان يُحبان بعضهما بشدة لدرجة أنهما يرغبان بقضاء بقية حياتهما معاً |
Günü sizinle geçirmek gerçekten çok eğlenceli. | Open Subtitles | أود القول, أني مستمتع بقضاء اليوم معكم يا رفاق |
Ona, gerçek aşk ile, zaman geçirmek için yatılan sıcak bir yatak, arasındaki farktan bahsettin mi? | Open Subtitles | هل اخبرتكم حول الإختلاف بين الحب الحقيقي و دفئ السرير بقضاء وقت ما؟ |
İnan bana Jack, Tomkinson'lar Noeli geçirmek isteyeceğim son yer! | Open Subtitles | صدقني جاك ,حفلة تومبكينسون هي آخر مكان أرغب فيه بقضاء رأس السنة |
Okula bugün yerleşiyor da acaba ikinizden biri onunla biraz vakit geçirmek ister mi diye merak ediyorduk? | Open Subtitles | و قد انتقل اليوم و كنا نتساءل إن كانت ترغب إحداكن بقضاء وقت ممتع معه؟ |
Belki cidden geceyi burada geçirmeyi düşünmelisiniz. Dünyanın en acı biberi yarışmasını gerçekleştireceğiz. Kaçırmak istemeyeceğiniz türden bir festival olacak. | Open Subtitles | ربما يجب أن تفكروا بقضاء الليلة لأن لدينا أروع مسابقة في العالم للحر |
Keşke bu eğlence bitmek zorunda olmasaydı. Sizle vakit geçirmeyi her zaman sevmişimdir. | Open Subtitles | تمنيت لو أن المرح لا ينتهي دائماً ما أستمتع بقضاء الوقت معكما. |
Sen ve arkadaşlarınla zaman geçirmekten çok zevk aldım. | Open Subtitles | أنا مستمتع بقضاء الوقت معكِ أنتِ و أصدقائِك |
Sadece birbirimizle beraber olmaktan ötürü çok iyi vakit geçirdik. | Open Subtitles | إن الأمر متعلق بقضاء الأوقات السعيدة والإستمتاع برفقة بعضنا البعض |
Benim sırrımı sakladığın için sana ne kadar minnettarım bilemezsin ve son günlerimi seninle ve çocuklarımla geçirmeme izin verdiğin için. | Open Subtitles | أنت لن تعرفي كم ممتن لك بأنك أبقيتي سرّي وسمحتي لي بقضاء آخر أيامي معك والأطفال |
Freddie'nin burada zaman geçirmesine izin verdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أردت أن أقول شكراً على السماح له بقضاء وقت في المكان |
Dinle, son zamanlarda bazı baş sapıklarla vakit geçirecek kadar şanslıydım. | Open Subtitles | مؤخراً، أصبحت محظوظة بقضاء بعض الوقت مع بعض المُنحرفين |
Hafta sonunu orada geçirerek onları yalancı çıkartacağımıza eminim. | Open Subtitles | لكن سنبرهن أنهم على خطأ بقضاء نهاية الأسبوع هناك |
Konu açılmışken, seninle geçirdiğim haftasonları beni hiç eğlendirmiyor. | Open Subtitles | بصراحة ، أنا لا أحصل علي شئ بقضاء عطلات الأسبوع معكِ |
Çocuklara, büyükbabalarıyla birkaç saat geçirmelerine izin verdim diye mi? | Open Subtitles | هذا لأنني سمحت للأطفال بقضاء بعض الوقت مع جدّهم؟ |
Ben meşgul bir adamım, ve bir çift ayakçıyla bütün geceyi konuşarak harcamak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا رجل مشغول ولست مهتما بقضاء الليل من إثنين من فتيان المهام |
Ailenden daha fazla ayrı zaman geçirmene izin vermiyorum. | Open Subtitles | لن أسمح لك بقضاء المزيد من الوقت بعيداً عن عائلتك. |
Sana üniversite öğrencilerimizi izlemene izin veririz ve bir gece de kendine ait bir odada zaman geçirebilirsin. | Open Subtitles | يمكننا أن نرتب لك جولة مع طالب على وشك التخرج ويمكنك أن تقوم بقضاء الليلة في غرفته |
İyi vakit geçirmekle o kadar meşguldüm ki, fark edememişim. | Open Subtitles | لقد كنت مشغولة بقضاء وقت ممتع لدرجة انني لم الاحظ |