"بمكانك" - Translation from Arabic to Turkish

    • yerinde
        
    • nerede olduğunu
        
    • yerini
        
    • yerde
        
    • Orada
        
    • yerinizde
        
    • nerede olduğunuzu
        
    • burada olduğunu
        
    • yerinizi
        
    yerinde olsam kendime çok dikkat ederdim. Çünkü sırada senin olduğunu söyledi. Open Subtitles كنتُ لأتوخى الحذر الشديد لو كنتُ بمكانك لأنه ذكر لي بأنكَ التالي
    Biliyor musun, senin yerinde olsam burayı derhal terk ederdim. Open Subtitles أتعرف ماذا , كنت سأخرج من هنا لو كنت بمكانك
    Evet, yerinde olsam uyurken ona arkamı dönmem. Open Subtitles أجل، لما أدرت ظهري له أثناء النوم لو كنت بمكانك
    Pekala, bana nerede olduğunu bana annen söyledi. Ama seni sonunda bulurdum. Open Subtitles حسناً ، لقد أخبرتنى أمك بمكانك ، و لكنى كنت لأجدك بنفسى
    - Fazla uzun sürmez! İtalya'ya gittikten sonra teşkilatlara yaptıklarımızı ve yerini bildireceğiz. Open Subtitles حينما تصلى الى ايطاليا سنبلغ كل الوكالات بمكانك
    Kalktığımı görürsen, yerde kal, anlaşıldı mı? Open Subtitles لو رأيتني أنهض ، عليك أن تظل بمكانك ، أتفهم ؟
    Böylece sadakatimi sunup size Halk Sarayı'na kadar eşlik edebilir ve Orada hakkınız olan tahta çıkmanıza yardımcı olabilirdim. Open Subtitles حتى يمكنني أن أتعهد بولائي لك وأن أرافقك بالعودة الى قصر الشعب لا أضعك بمكانك الصحيح على العرش
    - Lütfen koltuğunuzda kalın. yerinizde kalmanız lazım. Open Subtitles سيدي من فضلك إبقى في مقعدك ينبغي عليك البقاء بمكانك
    Saat 3:30. Yapabildiğim kadar çabuk, senin yerinde buluşuruz. Open Subtitles إنها الثالثة والنصف , سأعود لرؤيتك بمكانك حالما أستطيع ذلك
    yerinde olsam, değerli eş yalarımı hemen kaçırırdım. Open Subtitles ،لو كنتُ بمكانك لأسرعتُ و أخفيتُ أشيائي الخاصة حالاً
    Madem öyle, yerinde olsam, sızlanmayı keser, çalışmaya başlardım! Open Subtitles حسناً إذا كنت بمكانك سأغلق فمى وأبدأ بالعمل
    yerinde olmak istemezdim. Open Subtitles لا أريد أن أكون بمكانك كل وجبات العشاء التي تناولتها معه
    Senin yerinde olsam, muhtemelen ben de aynı şeyi söylerdim ve milyonda 999.999 kez haklı olurdum. Open Subtitles لو كنت أجلس بمكانك لكنت قلت نفس الكلام وبنسبة 999,999 من بين 1000000 حالة فأنت صائب
    yerinde olsam, dikkatli olurdum. Open Subtitles يُعد هذا بمثابة قرصنة للأفلام. كنت لأحذر إن كنت بمكانك.
    Jackie, bana nerede olduğunu söyleyene kadar korkudan öldüm. Open Subtitles لقد تملكنى الرعب والذعر إلى أن أخبرتنى جاكى بمكانك
    Burdan çıkınca babanı arayıp nerede olduğunu söyleyeceğim. Open Subtitles الآن, عندما سأخرج من هنا, سأتصل بوالدكِ و أخبره بمكانك.
    Senin nerede olduğunu bilememenin verdiği huzursuzluktan dolayı uyumakta zorlandığımı hatırlıyorum. Open Subtitles أذكر أنه كانت تواجهني مشاكل في النوم لعدم معرفتي بمكانك
    Yarın sabaha kadar bir şeyler kurgulayabilirsen, yerini korurum. Open Subtitles إذا استطعت تحرير بعض المقاطع لغداً، سوف أجعلهم يحتفظون بمكانك
    Standart telsiz vericisi. Aktifleştirdiğinde yerini gösterecek. Open Subtitles جهاز إرسال لاسلكيّ، فما إنّ تنشّطه إلّا وسيُعلمنا بمكانك
    Bu kadar utangaç olacaksan durduğun yerde sana göğüs kıllarıı karalayabilirim. Open Subtitles إذا كنت خجلاً سأعبث بشعيرات صدرك وأنت تقف بمكانك. لدي شعر بصدري.
    Orada otursaydım, muhtemelen senin söylediklerini söylerdim ve bu, 1 milyonda 999,999 kez doğru olurdu. Open Subtitles لو كنت أجلس بمكانك لكنت قلت نفس الكلام وبنسبة 999,999 من بين 1000000 حالة
    yerinizde olsam etrafta pek dolaşmazdım. Open Subtitles ما كنت سأتجول حول المكان لو أنا بمكانك
    Endişelenmeyin, tamam. Sakin olun. Bana nerede olduğunuzu söyleyin. Open Subtitles لا تقلقي، لن أفعل ذلك فقط إهدأي وأخبريني بمكانك
    Görünüşe göre paparazziler beni buldu. Onlara burada olduğunu haber vermiş olabilirim. Open Subtitles يبدو ان المصورون وجدوا مكاني من المحتمل انني اخبرتهم بمكانك هنا
    Bu sürü içerisindeki her birey sürekli size yerinizi hatırlatır. Open Subtitles وفي هذه الجماعة، كل لحظة استيقاظ تذكرك بمكانك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more