"تبادل" - Translation from Arabic to Turkish

    • takas
        
    • değişimi
        
    • değişim
        
    • alışverişi
        
    • çapraz
        
    • değiş tokuş
        
    • takası
        
    • değiştirme
        
    • Karşılıklı
        
    • çatışma
        
    • paylaşmak
        
    • değiştirmek
        
    • değiş tokuşu
        
    • birbirimize
        
    • alışveriş
        
    Bu akşam gerçekleşecek bir takas. Paranın yarısını kumarhaneden almaya çalışacağız. Open Subtitles هناك تبادل سيحدث الليلة نصف الإتفاق معد و آمن في الملهى
    Burda muzu biz toplarız, sonra nehrin yukarısına köy için gerekli olan malzemelerle takas etmeye götürürüz, Open Subtitles ونحنالذينالتقطتالموز، ثم أنا أخذها النهر تبادل لمحلات البقالة،
    Kabin ısısı 60 derece, kabin ısı değişimi 48 derece. Open Subtitles درجة حرارة المقصورة 60 درجة، تبادل الحرارة بالمقصورة 48 درجة.
    Öğrenci değişim programıyla Hindistan'a giden... kızım Caithlin'i... yetiştirmek için istifa ettim. Open Subtitles استقلت لأربي طفلتي كايتلن التي تمضي عامها الأخير حالياً ببرنامج تبادل بالهند
    Biliyormusunuz bilmiyorum ama, bakteriler aslında DNA alışverişi yapabilirler. TED ولا أدري إن كنتم تعلمون ذلك، ولكن البكتيريا تستطيع في الواقع تبادل الحمض النووي.
    Birliğim berbat bir çapraz ateş altındaydı. Open Subtitles فرقتى كانت محاصرة تحت تبادل شديد لإطلاق النار
    Tanıdıkları insanların ilginç hayatları hakkında ufak sırları değiş tokuş etmektir. Open Subtitles تبادل حكاياتٍ نصف مثيره تتعلق بالحياة النص مثيره للأشخاص الذين يعرفونه
    Hissedarlarımız birleşmeye hisse takası dahil temel onayı verdiler. Open Subtitles حملة الأسهم لدينا أعطونا موافقة مبدئية للدمج، تشمل تبادل الأسهم.
    Kusura bakma, bu beden değiştirme yüzünden işler bayağı karıştı. Open Subtitles أجل، آسف لأنّ الأمور أصبحت فظّة قليلاً بسبب تبادل الأجساد.
    Ülkelerimiz arasındaki bir takas programıyla geldim. Open Subtitles و أنا هنا كجزء من برنامج تبادل الطلبة بين دولتينا
    Tanrım! İnsanları sanki beyzbol kartıymış gibi böyle takas edemezsin. Open Subtitles أوه يا ألهى لا تبادل هؤلاء على أنهم لاعبوا "بيسبول".
    Şimdiye kadar Pakistan bunu yapamamıştı. Ne işbirliği ne de takas. Open Subtitles فإن باكستان أيضاً غير باردة لكي لا تتعاون و تبادل
    Biz insanlar, bir diğer kişiye dair belirsizliği azaltmak için yollar buluruz. Böylece değer değişimi yapabiliriz. TED كبشر نحن نجد طرقًا لخفض مستوى الشك بين بعضنا البعض لنتمكن من تبادل المنفعة.
    Dünya üzerindeki yaşamlar, gaz değişimi yoluyla havayı değiştirir ve şu anda da bunu yapıyoruz. TED جميع أشكال الحياة على الأرض تغيّر الهواء من خلال تبادل الغازات، وجميعنا نفعل ذلك الآن.
    Mevcut güvenlik kodu değişim teknikleri kuantum bilgisayarlara karşı duramaz. TED أساليب تبادل المفتاح الحالية لن تصمد أمام حاسوب كمي.
    Seni Mary'den, Jane'den, Susie'den, Penelope'dan, Ingrid'den, Gertrude'dan, Gretel'den daha çok seviyorum -- O zamanlar bir Alman değişim programındaydım." (Kahkahalar) TED أحبك أكثر من، مريم، وجين، وسوزي، وبينلوب لنغريد، غيرتود، غيرتل كنت في برنامج تبادل ألماني حينها
    Peki bu uzun mesafeli hareketlerin bir göç değil de alışverişi gösterdiğini nereden biliyoruz? TED كيف لك أن تعرف أن تلك الحركة لمسافة طويلة تُعنى تبادل تجاري فضلاً عن أنها هجرة ؟
    Aynı çapraz ateş konulu bir Akademi simülasyonu gibi. Open Subtitles مثل محاكاة الاكاديمية الى حد تبادل اطلاق النار
    Son zamanlarda bazı beyaz çocuklar ve siyahi kadınlar Twitter profil fotoğraflarını ve resimlerini değiş tokuş ettiler. TED مؤخراً، تبادل بعض الشباب البيض والنساء السود شعارات تويتر أو صورًا عبر الإنترنت.
    Olayın rehine takası olduğundan ve kaçışımın işi berbat edeceğinden haberim yoktu. Open Subtitles لم يخطر ببالي بأن تلك كانت عملية تبادل للأسرى و بأن قيامي بالقفز سيؤخذ على أنه فعل عدائي
    Ulusal Ceket değiştirme Günü olduğu için arkadaşımın ceketini giyemez miyim? Open Subtitles ألا يمكن أن أرتدي معطف صديقي لأنه يوم تبادل المعاطف الوطني؟
    Çoğu yorumcu Conlan'ın Creed'le Karşılıklı yumruklaşmaktan kaçınacağını düşünüyordu ama kendi isteğiyle yumruklaşıyor. Open Subtitles كل الخبراء توقعوا أن كونلن سيتجنب تبادل الضربات مع جريد لكنه يتبادلها طواعية
    Geçen gece şu çatışma yüzünden hastanelik olan çete üyelerini biliyorsun. Open Subtitles تعلم أنني توليت علاج تلك العصابة من ليلة تبادل اطلاق النار
    Sizinle insanların davranış şekliyle ilgili iki ayrı görüş paylaşmak istiyorum. TED أريد أن أبدأ من خلال تبادل رؤيتين اثنتين مميزتين لكيفية تصرف الناس.
    Eğer bu cansıkıcı çalışmaları değiştirmek ve gerçekten.. Open Subtitles اذا اردت الان تبادل تلك الدراسات الصعبه لبعض المصداقيه
    Bedensel sıvıların değiş tokuşu neye yol açar biliyor musun? Open Subtitles تبادل السوائل، أتعرف ما الذى يؤدّى إليه ذلك؟
    Biliyorum. Belki iştah açıcılar sırasında birbirimize öz geçmişlerimizi verebiliriz. Open Subtitles او اظن انه بالاحرى بنا تبادل سيرة حياتنا اثناء تناول المقبلات
    - Bu bir alışveriş olacak. Sen ona o sana istediğini verecek. Open Subtitles أعتقد أن الأمر مثل تبادل الهدايا أن تعطيها جرعتك و هي تعطيك جرعتها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more