"تبقوا" - Translation from Arabic to Turkish

• kalın
• kalmanızı
• kaldı
• kalmanız
• kalan
• kalmak
• ayrılmayın
• tutmak
• kalmaya
• durmanızı
• kalabilirsiniz
• kalmayın
• tutmanızı
• durmayın
• kalacaksınız

Şimdi ikiniz de arabanın üstüne kalın.
الآن, اريدكما انتما الاثنين ان تبقوا فى السيارة.

Hepinizden olduğunuz yerde kalmanızı istiyorum. Her an yardım gelebilir.
أريدكم أن تبقوا فى أماكنكم ستصل النجدة فى أى دقيقة

Geriye sadece Atinalılar kaldı. Ve dünyanın kaderi ağızlarından çıkacak sözcüklere bağlı.
كل الأثينيون من تبقوا فقط، يعتمد مصير العالم على أضعف واحد فيهم.

Fakat bunu yapmanız için hayatta kalmanız şart.
و أن توقفوا الشر و لكن لكي تفعلوا هذا عليكم أن تبقوا أحياء

Anneme beni bulduğunuzda geride kalan kardeşlerimi yüzüstü bırakıp gitmenin mümkün olmadığını söyleyin.
أخبرها أنك عندما عثرت عليّ كنت هنا مع اخوتى الوحيدون الذين تبقوا لى و الذين لا أقبل أبدا أن أتخلى عنهم

Ben Yüzbaşı Steele duyuyorum! Ben oturmuş ve emniyet kemerlerini, giyen kalmak istiyorum ama şimdi senin hava maske çıkarabilirsiniz.
أريدكم أن تبقوا في مقاعدكم وتضعوا الأحزمة.

Bir yere ayrılmayın, akşam işe çıkacağız ha.
عليكم أن تبقوا منتبهين. سنقوم بعملية هذه الليلة

Lütfen steril bölgelerde kalın. Ziyaret saatleri şimdi.
أرجو أن تبقوا في المناطق المعقمة هذه هي ساعات الزيارة

10-15 dakika boyunca burada kalın.
.أُريد منكم ان تبقوا هنا عشرة دقائق او خمسة عشر دقيقة

Herşeyden çok anlamı olan birşey için kalmanızı istiyor.
يريدكم أن تبقوا لأجل شئ تعزونه أكثر من أي شئ آخر

Hayır, Size burada kalmanızı ve onu dışarı çıkartmamanızı söylüyorum.
لا ، لا , أُريدكم أَن تبقوا هنا وتأكّدوا أنّه لن يغادر

Bu gece hepinizin içeride kalmanızı istiyorum.
أريد منكم كلكم أن تبقوا في الداخل الليلة هل تسمعوني ؟

Yalnızca, ben hariç 45 kişi hayatta kaldı.
أنا و 45 رجلاً من طاقم السفينه هم كل من تبقوا على قيد الحياه

Tek istediğim bir müddet daha benimle kalmanız.
كل ما أطلبه أن تبقوا معي لفترة أطول قليلاً

Ona, beni bulduğunuzda bu köprüde görev yaptığımı, yanımda geri kalan diğer kardeşlerimin olduğunu ve onları terk etmemin asla mümkün olmadığını söyleyin.
أخبرها أنك عندما عثرت عليّ كنت هنا مع اخوتى الوحيدون الذين تبقوا لى و الذين لا أقبل أبدا أن أتخلى عنهم

Aman Tanrım! Bu durumda yataktan kalkmanız düşünülmez bile! Çok üzgünüm ama söylemeliyim ki, bu gün yatakta kalmak zorundasınız.
يا إلهي , إذا لا يجب أن تنهضوا يؤسفني ان أخبركم أن عليكم أن تبقوا في أسرتكم.

Gelişmeleri öğrenmek için Kanal 8'den ayrılmayın.
ارجو ان تبقوا مع قناة الاخبار 8 لاستكمال مسار القصة

Nahoş bir şey yaşanmasına gerek yok. Hepinizi burada tutmak istemiyorum.
هذا لا يجب أن يكون غير سار ، وأنا لا أريد أن تبقوا جميعا هنا.

Sizi oradan çıkaracağız sakin kalmaya çalışın.
سوف نخرجكم من هناك , حاولوا أن تبقوا هادئين

Pekala, dinleyin beni. Hepinizin burada durmanızı istiyorum.
حسنا جميعا , انصتوا اريدكم ان تبقوا بالخلف هنا

Jonas ve Binbaşı Carter'dan haber alana kadar kalabilirsiniz.
أنتم يمكن أن تبقوا حتى يعود جوناس والرائد كارتر.

Bence biraz uzaklaşmalısın. Ailenle birlikte. Londra'da kalmayın, şehri terk edin.
فقط، أظن بأن عليك الخروج أنتِ و عائلتك لا تبقوا في لندن، فقط غادروا المدينة

Yine de, hepinizin beni sıkı gözetim altında tutmanızı istiyorum ilk şüpheli harekette o tetiği kullanmakta tereddüt etmeyin.
مازلت, أريدكم كلكم أن تبقوا عيونكم مفتوحة علي وأل اشارة لأي تصرف مشبوه لا تتردو في تشغيل أكواد الإيقاف

Yolun ortasında durmayın, görmüyor musunuz yağmur yağıyor! Açıkta durmayın!
لا تبقوا في الخارج ألا ترون أنها تمطر ؟

- Nereye? Akşam yemeğine kalacaksınız, değil mi?
ألن تبقوا للعشاء؟