"تبلين" - Translation from Arabic to Turkish

• gidiyorsun
• gidiyor
• durumdasın
• gayet
• iyisin
• iş çıkarıyorsun
• Harikasın
• idare
• gidiyordun
• başarılısın
• iyi yapıyor

Harika gidiyorsun. Bu biraz zaman alıyor biliyorum, ama neredeyse bitti.
أنتِ تبلين حسناً, أعلم أنه يأخذ وقتاً لكننا أوشكنا على الإنتهاء.

Bak, ben firmada kalabiliyorum ve sen iyi gidiyorsun.
، اسمعي، أستطيع أن أبقى بالشركة وأنتِ تبلين بلاءً حسناً في عملك

Odayı bitirdik sayılır, harika gidiyorsun.
انظري، لقد نجحت في اجتياز الغرفة أنت تبلين حسناً

Hayır, burada gayet iyiyiz, her şey yolunda gidiyor.
لا, نحن بخير فعلاً هنا, أنتِ تبلين بلاءً حسناً.

Tamam, tatlım, harika gidiyorsun.
أنتِ تبلين حسناً ابقى هادئة فقط حتى نعرف هوية هذا الرجل

Pekâlâ, gayet iyi gidiyorsun. Derin nefes al.
هيا يا فتاة , أنت تبلين حسناً الان خذى نفسك

- Sen boktan herifin tekisin. - Harika gidiyorsun.
أنت قطعة من الفضلات أنتِ تبلين حسناً هذا مؤلم

Biliyorum, biliyorum. Muhteşem gidiyorsun. Tamam mı?
أعلم، أعلم، أنتِ تبلين بشكل رائع، حسناً؟

İstediğin kadar vaktin var, çok iyi gidiyorsun.
, خذي ما تحتاجينه من الوقت أنتِ تبلين جيداً

Eğer seni rahatlatacaksa, şu ana kadar gayet iyi gidiyorsun.
أذا كان هذا سيريحك, أنت تبلين جيداً حتى الان.

Sen iyi bir kızsın. Sen iyi bir kızsın. Harika gidiyorsun.
أنت فتاة طيبة، أنتِ فتاة طيبة تبلين جيداً

İyi gidiyorsun, sakin olmaya çalış.
أنتى تبلين بلاء حسناً فقط حاولى أن تكونى هادئة

Harika gidiyorsun, ben senin için buradayım.
أنتِ تبلين بلاءً حسن أنا هنا من أجلُكِ, أنا هنا من أجلُكِ

Ben de seni, tatlım. Harika gidiyorsun.
و انا ايضا احبك با سكويكس, انت تبلين بلاءً حسنا

Harika gidiyorsun, doktorun elleri hiç titremiyor.
انت تبلين بلاءً حسنا ان هذا الرجل لديه يدين هادئتين

İyi gidiyorsun bebeğim, çok iyi gidiyorsun.
انتِ تبلين بلاءً حسناً يا عزيزتي أنتِ تبلين بلاءً حسناً

Evet. Garcia, çevre yerlerdeki insanları soruşturma işin nasıl gidiyor?
غارسيا ، كيف تبلين في التحقيق مع الأشخاص

Güven bana, bu sabah ilk geldiğinden çok daha iyi bir durumdasın.
وثقي بي، أنتِ تبلين أحسن مما أبليتِ لدى مجيئكِ هذا الصّباح

Şişkinlikler inecektir. Derin bir nefes al. Oldukça iyisin.
ستخفّ الوذمة، وسوف نستمر بالمحاولة أنتِ تبلين حسناً

Kusursuz bir iş çıkarıyorsun, daha önce yaptın mı ki?
أنّكِ تبلين بلاءً حسن. هل فعلتِ هكذا شيء من قبل؟

Harikasın!
أنتي تبلين جيدا

Haydi Jess, iyi idare ettin. Çok kalmadı. Nasılsın?
هيا، أنتِ تبلين جيدًا لم يعد بعيدًا، كيف حالكِ؟

Harika gidiyordun ve sonra aniden bıraktın.
كنت تبلين حسنا، ثم توقفتِ فجأة

Metin yazarlığının kolay olmadığını biliyorum ama çok başarılısın.
أعلم أن تأليف الإعلانات صعب، لكنّكِ تبلين حسنًا.

Sadece, bunu bendan daha iyi yapıyor olmak, sana çok keyif veriyor gibi davranıyorsun.
أنا فقط محبطة أنكِ تستمعين بحقيقة أنكِ تبلين أفضل مني في هذا