Beynimizin bir kısmının, bilinçaltımızı tanımladığımız mikroskobik boyutta bir merdiven içerdiğini hayal edin. | TED | تخيل أن سلما بحجم المجهر موجود بجزء من المخ والذي سنسميه العقل الباطن |
Şimdi, tüm ortamınızı sanal ve gerçek dünyalar arasında değiştirdiğinizi hayal edin. | TED | تخيل أن تضبط عالمك المحيط بك ليكون وسطاً بين الواقع والواقع الافتراضي |
İnsanların halen böyle düşündüğünü hayal etmek çok zor, özellikle burada. | Open Subtitles | يصعب تخيل أن هنالك من يفكر هكذا لا سيما هنا |
Bir şeyin oradan sağ çıkmasını hayal etmek zor. | Open Subtitles | من الصعب تخيل أن أي شيء يُمْكِنُ أَنْ يَعِيشَ خلال كُلّ هذا |
Düşünce şu: Uzayın, var olan her şeyin tabanı olduğunu düşünün. | TED | الفكرة تبدو كما يلي: تخيل أن الفراغ هو عبارة عن طبقات يتواجد عليها كل شي في الكون. |
Fakat düşünün ki çıkagelen sıradaki insan daha önce gördüğünüz herkesten | TED | لكن تخيل أن الشخص الذي يأتي لاحقا هو ممل ورهيب ومضجر فقط بشكل أقل بقليل، |
Birisinin her zaman yardım etmek isteyeceği bir kahramanı olduğunu hayal et. | Open Subtitles | تخيل أن لشخص بطل شخصي يريد مساعدته حقاً. لكن يظهر شخص جديد. |
Şimdi dişlerinin rahim olduğunu, maydanozun da yarı Çinli bir bebek olduğunu düşün. | Open Subtitles | و الان تخيل أن أسنانك هي رحم و البقدونس هو طفل نصف صيني |
Aniden dışlandığınızı hayal edin ağınızdaki hemen hemen herkes tarafından. Anneniz, babanız ve köpeğiniz haricinde tabii. | TED | تخيل أن تم حذفك من قائمة الاصدقاء بدون سابق انذار من كل الاشخاص الذين في شبكة اتصالك غير أمك، أباك وكلبك. |
Birinin telefonunuzu bazen elinizden aldığını hayal edin; günde bir kere veya iki kere ya da canı ne zaman isterse. | TED | وبعدها تخيل أن يتكرر هذا ويأتي شخص يأخذ منك الهاتف هكذا .. لا أعرف .. مرة كل يوم، أو مرتين كل يوم، بشكل عشوائي. |
Ketçap şişesinde çelik benzeri, katı bir kütle olduğunu hayal edin. | TED | تخيل أن عبوة الكاتشب مليئة بمادة صلبة كالفولاذ. |
Şimdi, sanal bir objenin sıcaklığını hissedebildiğinizi düşünün ya da daha iyisi, bir hologramı ittiğinizi ve onun da sizi eşit kuvvetle ittiğini hayal edin. | TED | تخيل أن تكون قادراً أن تشعر بحرارة جسم افتراضي، أو الأفضل من ذلك، تخيل أن تستطيع دفع رسم مجسم ويقوم الرسم بدفعك أيضا بقوة مماثلة. |
Teşhise gücünüzün yetebiliyorken tedaviye yetmediğini hayal edin. | TED | تخيل أن تتمكن من تحمّل تكلفة التشخيص دون العلاج. |
Birileriyle birlikte olmayı hayal etmek kolaydır. | Open Subtitles | أعني, انه من السهل تخيل أن تكون مع شخص آخر |
Dünyanın dinazorları tanımadığı bir zamanı hayal etmek zor. | Open Subtitles | من الصعب تخيل أن هنالك فترة لم يكن للعالم أدنى فكرة عن وجود الديناصورات |
hayal etmek imkansız çocuklar nükleer savaş hakkında rüya görmeyi bırakacak, ve küresel ısınma hakkındada. | Open Subtitles | أنه من الممكَن تخيل أن.. الأطفال سيتوقفون عن الحُلم بشأن حرب نوويَة و بشأن كوابيس الطقسَ |
Son tarihi yakın büyük bir grup projeniz olduğunu düşünün. Geç vakte kadar çalışıp beyin fırtınası yapıyorsunuz. | TED | إذاً تخيل أن لديك مجموعة مشروع كبيرة مع مهلة ضيقة وتعملون حتى وقت متأخر وأنتم تناقشون مختلف الأفكار. |
Sabah uyandığınızda New York sokaklarında 70 santimetre kar olduğunu düşünün. | Open Subtitles | لكنها أيضاً أجملهن , تخيل أن إرتفاع طبقة الثلج بلغ 70 سم في مدينة نيويورك |
Bu her ailenin korkulu rüyası olmalı. düşünün ki, çocuğunuza ninni söyleyip yatağına yatırıyorsunuz. | Open Subtitles | انه كابوس كل الأهالي تخيل أن تغني لأبنك وتضعه في سريره |
Bu her ailenin korkulu rüyası olmalı. düşünün ki, çocuğunuza ninni söyleyip yatağına yatırıyorsunuz. | Open Subtitles | انه كابوس لأي أهل ، تخيل أن تغني لطفلك الرضيع دوها يا دوها وتضعه |
CA: Bir bilgisayar programıyla nasıl tokalaşılır bilmiyorum ancak o elin tam burada olduğunu hayal ediyorum. | TED | كريس: أنا لست متأكد كيف بإمكانك أن تصافح يد الروبوت لكن تخيل أن هذه اليد هاهنا. تيم: سف يتم إختراعها قريبًا. |
Şimdi o diş ağrısının vücudundaki her kemikte olduğunu düşün." | Open Subtitles | والآن تخيل أن ذلك الألم يسري داخل كل عظمة في جسدك |
Pazartesi günü ne bulduklarını anlatayım: Bir çanınız olduğunu varsayın. Çana, çekiçle vuruyorsunuz. | TED | إليكم ما اكتشفوه يوم الإثنين: تخيل أن لديك جرسا، وبدأت تضرب الجرس بمطرقة. |
Şimdi de çıt çıkmayan bir uçakta olduğunuzu düşünün. | TED | الآن تخيل أن تكون في طائرة بدون أي صوت. |