"تذكير" - Translation from Arabic to Turkish

    • hatırlatma
        
    • hatırlatmak
        
    • hatırlatıcısı
        
    • hatırlatıyor
        
    • hatırlatayım
        
    • hatırlatıcı
        
    • hatırlatan
        
    • hatırlattı
        
    • hatırlatması
        
    • hatıra
        
    • hatırlatır
        
    • hatırlatacak
        
    • hatırlatıyorum
        
    • hatırası
        
    • hatırlamak
        
    Benim için küçük bir hatırlatma, Hastings: Hiçbir davayı hafife alma. Open Subtitles انه تذكير صغيرة لي لا يجب أن نحقر الشئ الشائع
    Ayrıca dualarımıza ihtiyacı olan başka bir kayıp çocuk için de bir hatırlatma. Open Subtitles و هو ذلك تذكير ان هناك صبي اخر بالخارج هو في خطر و بحاجة لصلواتنا
    Türklere, bana yaşattıkları çocukluğu hatırlatmak için hiçbir fırsatı kaçırmam. Open Subtitles لا أفوت أي فرصة في تذكير الأتراك بالطفولة التي قدموها.
    ve muhtemelen şu anda çok fazla seks yapmıyor, ama neden prezervatif kullanmak isteyebileceğinizin nüfus içindeki bir hatırlatıcısı. TED وهو لايمارس الجنس الان بكثرة على ما يبدو ولكنه تذكير لعامة الشعب لماذا يتوجب عليه ان يستخدم الواقيات الذكرية
    Bacağımdaki kas zayıflığı yavaşça yok olan eski hayatımın kalıntılarını hatırlatıyor. Open Subtitles الضرر في ساقي سيكون تذكير دائم البقايا البطيئة السيئة لحياتي السابقة.
    hatırlatayım doktor. Makine çalışır durumdayken kımıldamayınız. Open Subtitles مجرد تذكير يا دكتور لا تتحرك طيلة فترة الفحص
    Onlar gelecek nesiller tarafından yeniden keşfedilmeyi beklerken İnsanoğlunun neler yapabileceğine dair küçük bir hatırlatma. Open Subtitles مُنتظراً أن يُكتشف مرة ثانية بالأجيال القادمة رسالة تذكير لما يقدر على فعله البشر
    "İUH ile ilgili sizlere hatırlatma yapmak isterim" falan, Open Subtitles لقد أردت تذكير الجميع بقوانين الشركة فيما يخص إ.ع.ع
    Haftada bir yapılan nazik ve kibar bir hatırlatma kötü bir şey değil. Open Subtitles تذكير لطيف و مهذب مرة بالأسبوع ليس هوساً
    Ayrıca dualarımıza ihtiyacı olan başka bir kayıp çocuk için de bir hatırlatma. Open Subtitles و هو ذلك تذكير ان هناك صبي اخر بالخارج هو في خطر و بحاجة لصلواتنا
    Mesela insanlara iş birliğinin faydalarını ve toplumun avantajlarını hatırlatmak, varlıklı bireylerin tıpkı yoksul insanlar gibi eşitlikçi olmasını sağlayabilir. TED على سبيل المثال تذكير الناس بفوائد التعاون أو مزايا المجتمع، تسبب في أن يكون الأفراد الأثرياء متساوون مثل الناس الفقراء
    Bugünün Buffalo yolculuk günü olduğunu kimseye hatırlatmak zorunda değilim. Open Subtitles لاأريد تذكير أي شخص أن اليوم رحلتنا إلى بفالو
    İnsanlara tehlikeyi hatırlatmak istiyorsak eğer, ...neden tüm Boeingleri kafatası ve çapraz kemikler ...ile donatmıyoruz, ...Senatör Lothridge? Open Subtitles حسناً، إذا نريد تذكير الناس بالخطر الذي لا نضع الجمجمة والعظمتان على كل طائرات البوينغ،
    Bu da Haiti'den ve belki de neden seks yapmak isteyebileceğinizin bir hatırlatıcısı. TED وهذا ايضا في هايتي وهو تذكير للشعب لماذا يتوجب على الناس ممارسة الجنس
    Ve onun ismi Kararlı, gerekli olan karakterin gücünü hatırlatıyor, sadece bir ülkeye yol gösteren biri değil, aynı zamanda amaçlı bir hayat yaşayan biri olmalı. TED وأسمه، الحازم، هو تذكير بقوة الشخصية المطلوبة ليس فقط لقيادة البلاد، لكن لتعيش حياة بهدف، أيضاً.
    Bugün birçok tanığımız olacağını hatırlatayım ve basın da odada bulunacaktır. Open Subtitles مجرد تذكير بأن لدينا العديد من الشهود اليوم والصحافة ستكون حاضرة بالغرفة
    Belki de işlerin bir düzen içinde olma durumu için bir hatırlatıcı. Open Subtitles ربما رسالة تذكير حالة الأشياء قد تكون أمر
    Ortak insanlık anlayışımızın değişmediğini bize hatırlatan güçlü unsurlar bunlar. TED فهي تعتبر رسائل تذكير قوية بأن إنسانيتنا المشتركة لم تتغير.
    Buradan kurtulduğumuz için ne kadar mutlu ve şanslı olduğumuzu hatırlattı. Open Subtitles أنه تذكير آخر لمدى سعادتنا و حظنا لخروجنا من هنا
    Bazen birilerinin insanlara basit şeyleri hatırlatması gerekiyor. Open Subtitles أحياناً على أحدهم تذكير العاملين بالأمور الصغير
    Fotoğraflar ve hatırlanası şeyleri hatıra albümlerine anlamlı yazılarla birlikte koyma geleneğidir. Open Subtitles تقليد لوضع الصور والأشياء التذكيرية لعائلة تضع ألبوم تذكير عائلية مع صحيفة لذو القرابة
    Mr.Cannon'un nazikçe tavırlarını Silver da hatırlatır? Open Subtitles هل تستطيعين تذكير سيلفر إلى أي حد كان السيد كانون حقيرا
    Özgür olduğumuzu ve özgürce dolaşmamız gerektiğini hatırlatacak bir hediye. Open Subtitles . تلك الهدية رسالة تذكير لحريتنا و نحن يجب أن نكون فى حرية
    Sürekli hayatının en kötü dönemini hatırlatıyorum. Bunu hak etmiyor. Open Subtitles أنا تذكير دائم لأسوأ أوقات حياتها، وهي لا تستحقّ ذلك.
    Kızımızın ölü, senin ise ölü olmadığının daimi bir hatırası olarak seni ağırlamak kolay mı? Open Subtitles جود لك بمثابة تذكير مستمر أن ابنتنا قد ماتت وأنت لا ؟
    oh sozumu unttunmu zekı bırı degılım oyle seylerı hatırlamak zor Open Subtitles هل نسيت أن أذكر أمرها؟ حسنا، ليس لدي دماغ، لذا من الصعب تذكير الأشياء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more