Bunu bana yapamazsın Lily. Bütün gece bu anı bekledim. | Open Subtitles | أنت لا تستطيع عمل ذلك الزنبق إنتظرت طوال اللّيل |
Şimdi bunu yapamazsın ama, değil mi? | Open Subtitles | حسنا، أنت لا تستطيع عمل ذلك الآن، أليس كذلك؟ |
Söylemek istediğim, birinden nefret ediyorsan, bunu istediğin zaman,istediğin yerde yapabilirsin.... | Open Subtitles | ما أقصده هو,لو كرهت شخصآ ما,أنت تستطيع عمل هذا فى أى وقت وأى مكان,لكن000 |
Eğer birisini yenersen, ´Chill out.´ de yada bunların kombinasyonunu yapabilirsin. | Open Subtitles | و اذا شخص اغضبك قل - اللعنة او تستطيع عمل تركيبة |
şehir olarak daha iyisini yapabilir, bazı şeyleri normalleştirebiliriz. | TED | حينها تستطيع عمل خرائط وهذا شيء عظيم. ولكن أيضاً، يمكن تقديم أقضل من ذلك. يمكننا تعميم الأشياء. |
Bilgi olmadan yerel polis bile bir şey yapamaz. | Open Subtitles | بدون المعلومات, الشرطة لا تستطيع عمل الكثير |
Her şeyi tek başına yapamayacağını itiraf etmekten mi korktun? | Open Subtitles | هل أنت خائف من الاعتراف بأنك لا تستطيع عمل كل شيىء بمفرك ؟ |
Bunu yapamazsın Fargo, hepimizi riske atıyor. | Open Subtitles | لا تستطيع عمل ذلك فارغو سيضعنا كلّنا في خطر |
Doğruyu söylemek gerekirse, sen hiçbir şey yapamazsın. | Open Subtitles | وبكل أمانه أقصد، انت لا تستطيع عمل أي شيء |
Bunu yapamazsın, geri dönemezsin, her şeyi temizledim. | Open Subtitles | لا تستطيع عمل هذا ، لا تستطيع انا من قام بكل هذا |
Hiçbir şey yapamazsın. | Open Subtitles | أنت عاجز، لا تستطيع عمل أيّ شيء |
Bu haftalar sürer. Ve bunu dışardan yapamazsın. | Open Subtitles | وأنت لا تستطيع عمل ذلك من الخارج. |
-EDI bunu yapabilirsin, giriş yap ve uçuş kayıtlarını bul teğmen WADE için. | Open Subtitles | تستطيع عمل ذلك يا ـ إدي ـ , أريدك أن تخترق بريمو وتعثر على برنامج طيران الملازم ـ وايد ـ |
EDİ, bunu sen yapabilirsin. Senden bilgisayara sızmanı ve Yüzbaşı Wade'in uçuş kayıtlarını bulmanı istiyorum. | Open Subtitles | تستطيع عمل ذلك يا ـ إدي ـ , أريدك أن تخترق بريمو وتعثر على |
Yeteneklisin, bunu yapabilirsin. Şimdi söyle bakalım! | Open Subtitles | أنت لديك الموهبة , أنت تستطيع عمل ذلك و الأن قلها |
Eminim süt bulmaktan daha iyi şeyler yapabilirsin. | Open Subtitles | لكني متأكدة انك تستطيع عمل شيء افضل من حليب فقط |
Bu soru gereksiz biliyorum ama... başka bir şey yapabilir misin? | Open Subtitles | قد لا يجدي السؤال ولكن ألا تستطيع عمل شئ آخر |
Tamam, maymun bile bunu yapabilir - fakat paraya ihtiyacımız var, Ella. | Open Subtitles | حسنا, حتى القرود تستطيع عمل هذا - ولكننا نحتاج للنقود, يا "ايلا". |
Ne kadar değersiz bir kadın böyle bir şey yapabilir? | Open Subtitles | ما نوع المرأه الرخيصه التي تستطيع عمل شيئاً كهذا؟ |
Bir kez olsun istisna yapamaz mısınız? | Open Subtitles | ألا تستطيع عمل استثناء هذه المرة فقط؟ |
- Ne yaptin , matt ? - Benim için bir sey yapamaz. - Bu sonuçlanacak, Andrew. | Open Subtitles | لا تستطيع عمل شئ لي لأني أقوى منك يا "مات" |
Bunu uykunda da yapamaz mıydın? | Open Subtitles | ألا تستطيع عمل هذا أثناء نومك؟ |
Ya da sen kendi başına yapamayacağını kabul etmemek için bunun üstüne atlıyorsun. | Open Subtitles | أو أنك تتعلق بقشة لتتجنب الاعتراف أنت لا تستطيع عمل هذا لوحدك |