"تضاعف" - Translation from Arabic to Turkish

    • iki katına
        
    • katına çıktı
        
    • iki kat
        
    • ikiye katlandı
        
    • katını
        
    • iki katı
        
    • ikiye katladı
        
    • ikiye katlamış
        
    • misli
        
    • ikiye katla
        
    • ikiye katlıyor
        
    • ikiye katlanmış
        
    • ikiye katlarsın
        
    • üçe katladı
        
    • üçe katlandı
        
    Analiz ettiğimiz DNA miktarı her yıl iki katına çıkıyordu. TED كمية بيانات الحمض النووي التي قمنا بترتيبها تضاعف كل عام
    Ve yalnızca elli yılda, 1970'de iki katına, dört milyara çıktı. Open Subtitles وفي 50 عامًا تضاعف مجدداً إلى 4 مليارات في عام 1970.
    Son yüzyılda, insanların ortalama yaşam süresi iki katından fazla arttı, dünyada, enflasyona göre düzeltilmiş ortalama kişi başına düşen gelir üç katına çıktı. TED خلال المئة سنة الماضية، إزداد عمر البشر أكثر من الضعف، متوسط دخل الفرد بأخذ التضخم في عين الاعتبار قد تضاعف ثلاث مرات حول العالم.
    bilgi teknolojileri her sene kapasitesini, ücrete karşılık performansı ve bant genişliğini iki kat artırıyor. TED تكنولوجيات المعلومات تضاعف من سعاتها، أدائها التسعيري، نطاقها الترددي، كل عام.
    Şunu dinleyin, 1950 ve 2000 arasında, dünya nüfusu ikiye katlandı. TED إستمعوا لهذا، بين عامي 1950 و 2000، تضاعف عدد سكان العالم.
    İki katını verince ellerindekinden fazlasını aldılar. Open Subtitles عندما تضاعف مبلغ السمسرة، تحصلوا على مبلغ أكثر من أقرانهم.
    Diğer hesaplamalar, enfeksiyon sayısının yaklaşık iki katı bir sayıya ulaştığını kaydeder. TED بعض التقديرات الأخرى لعدد الإصابات تضاعف هذا الرقم.
    Evet fazlasıyla. Ama o sayede firmamı karaya çıkarttım. Boyunmatik işlerimizi ikiye katladı. Open Subtitles نعم كثيراً، لكن بفضل المنطقة التي أقيمت الشركة عليها، تضاعف العمل.
    Önde gelen bir Amerikan markası dış piyasaya sunduğu mal çeşitleriyle satışlarını ikiye katlamış. Open Subtitles ‫علامة تجارية أمريكية رائدة ‫تضاعف مبيعاتها ‫مقالات التسويق ‫خارج خطها المنتظم
    Hastaları iki gruba ayırdık. İlk gruba, hiçbir şekilde tedavi olmayıp yaşam umutlarını iki katına çıkaran TED تلقت المجموعة الأولى علاجا كيميائيا من الدرجة الثانية والتي من المتوقع ان تضاعف أمل الحياة مقارنة بعدم العلاج تماما.
    Böylelikle araçlardaki verimlilik önümüzdeki 40 sene içerisinde petrol tasarrufunu iki katına çıkarabilecek yeni bir rekabetçi otomotiv stratejisini doğurmakla kalmayacak, sonrasında da elektriklenmeye para yetirilebilir hale getirerek kalan petrolün de yerini alacak. TED لهذا, لياقة المركبات تكشف عن استرتيجية تنافسية جديدة للسيارات التي يمكن أن تضاعف وفورات النفط على مدى الأربعين سنة المقبلة, و لكنها أيضاً تجعل الكهرباء ميسورة التكلفة و ذلك يحل محل المتبقي من النفط.
    İşin başına geçer geçmez ödemeleri iki katına çıkardı. Open Subtitles ما أن تولى إدارة الكازينو حتى تضاعف الدخل
    Araştırmaya göre Afrika'da silahlı çatışma son 10 yıldır yedi katına çıktı. TED تُظهر أبحاثهم بشكل واضح أنه في أفريقيا خلال العشر سنوات الماضية تضاعف الصراع المسلح سبعة أضعاف.
    5 dakika içinde yapılan telefon çağrıları 3 katına çıktı. Open Subtitles في الدقائق الخمس الأخيرة تضاعف عدد الاتصالات هنا
    Son on yılda organ bekleyen hastaların sayısı iki kat arttı. TED في العقد الماضي, عدد المرضى المنتظرين لعملية الزرع قد تضاعف.
    Dünya nüfusu son 40 yılda ikiye katlandı değil mi? Open Subtitles تعداد سكان العالم قد تضاعف خلال الأربعين سنة الماضية, صحيح؟
    Kolomb'un seferinden sonra üç yüzyıl içerisinde dünyanın nüfusu iki katını geçecek ve 900 milyon olacak. Open Subtitles خلال ثلاثة قرون من رحلة "كولمبوس"، تضاعف سكان العالم لـ900 مليون.
    Kapı kolu iki katı büyüdü diyemedin, kapıyı hangisi kırdı? Open Subtitles ألا تستطيع وصف ذلك .. بأن حجم مقبض الباب قد تضاعف مما أدى لسقوط الباب ..
    Drake'i 1986 yılında satın aldım ve değerini defalarca ikiye katladı. Open Subtitles لقد إشتريت الدريك في عام 86 ولقد تضاعف ثمنه ذرينة من المرات
    Pekala, şimdi gidersen paranı ikiye katlamış olacaksın. Open Subtitles حسناً، بإمكانك أن تنسحب الآن، وأن تضاعف مالك
    Ve bu, bir I.P. adresiyle bağlı veri stoğunda yüz misli artış anlamına geliyor. TED وما يعني ذلك ضمنيا هو تضاعف بمئات المرات في المخزون من المعلومات التي يتم توصيلها عبر العنوان التعريفي.
    Parlak bir planım var. - İki gün içinde paranı ikiye katla. Open Subtitles سأضاعف لك أموالك خلال يومين تضاعف أموالى ؟
    Eğer ona her sene daha genç göründüğünü söylersen, ...bağışı ikiye katlıyor. Open Subtitles , لو أنكِ أخبرتها أنها تبدو أصغر كل عام فسوف تضاعف التبرع
    Diğer bir deyişle genomumuz bugün olduğundan çok daha küçük başlamış, sonra ikiye katlanmış ve sonra tekrar ikiye katlanmışa benziyordu. Open Subtitles بعبارة أخرى بدا أن الجينوم الخاص بنا كان قد بدأ أصغر بكثير مما هو عليه اليوم ثم تضاعف ثم تضاعف مرة أخرى
    Bak, müşterileri avucunun içinde tutacak biri olursa... kazancını en azından ikiye katlarsın. Open Subtitles أنا أقول لك مع رجل يجيد معاملة الرجال الساعين وراء العاهرات هنا. تستطيع أن تضاعف أرباحك.
    üçe katladı. Open Subtitles ! لقد تضاعف ثلاث مرات ، تفقد هذا
    Bunun beni niye endişelendirdiğinin nedeni şu: 1950'lerden beri, birçok özbağışıklık hastalığının oranı ikiye üçe katlandı. TED إليكم أسباب قلقي حيال الأمر: منذ عام 1950، عدد المصابين بأمراض المناعة الذاتية تضاعف ليصل إلى ثلاثة أضعاف.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more