Şimdi, eğer bunların hepsini atlatırsan, tam bir iyileşme için mükemmel şansınız var. | Open Subtitles | الآن, بما اني اخبرتك بكل شيء, فرصتك للحصول على تعافي كامل هي رائعة. |
Kendi mahallenizde bir "iyileşme" alanı yaratın diğerlerini de buna teşvik edin. | TED | أصنع منطقة تعافي في حيّك السكني وشجّع الآخرين لفعل نفس الشئ. |
İyileşme sürecinde gibi gözükmüyorsun çünkü. | Open Subtitles | لانك لا تبدو حقاً في فترة تعافي من الكثير |
"Çabuk iyileş, sürtük. | Open Subtitles | تعافي بسرعة أيتها الحمقاء، لدينا بعض الحفلات للقيام بها |
Geçmiş olsun iyileş bir an önce, hepimiz umut ediyoruz kendine gel bir an önce. | Open Subtitles | تعافي قريباً. نتمنى أن تتعافي قريباً. |
Neyse, benim adım Marty,... ve bugün ben minnet dolu ve iyileşen bir alkoliğim. | Open Subtitles | لذا، اسمي مارتي واليوم أنا ممتن تعافي مدمن الخمور |
Sabah ve akşam günde 2 kere kullanırsan yaran daha çabuk iyileşir. | Open Subtitles | ضعيه في الصباح والمساء هذا سيساعد تعافي جراحكِ بشكل أسرع |
Başkanın şimdilik mucizevi bir iyileşme gösterdiğini söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | لكن هل تظنين أن تعافي الرئيس يبدو عظيماً حتى الآن؟ |
Sonra, anneler için iyileşme süresini azaltırsan, her biri bir bebek yerine yılda iki bebek üretebilir. | Open Subtitles | وأيضاً إذا قللت وقت تعافي الأُمهات كل واحدةٍ منهن ستُنجبُ طفلين بدل الواحد سنوياً |
2009'da bu oldu fakat sonra "iyileşme" olarak petrol fiyatları geri dönmeye başladı. | Open Subtitles | وهذا ماحدث في بداية العام 2009 ولكن بعدها حصل "تعافي في الاقتصاد" مما جعل السعر يعود للإرتفاع. |
Ama bunu başarsak bile Nate uzun bir iyileşme dönemiyle bir sürü ameliyatla ve yıllarca sürecek kronik ağrıyla karşı karşıya kalabilir. | Open Subtitles | لكن حتى لو إستطعنا فعل ذلك سوف يواجه " نيت " تعافي طويل الأجل وجراحات عديدة وسنوات من الألم الحاد |
Tek farkı, iyileşme dönemi daha uzun olacak. | Open Subtitles | الفرق الوحيد هو تعافي أطول قليلاً. |
İnanılmaz bir iyileşme gösterdi, değil mi? | Open Subtitles | تعافي رائع للغاية، صحيح؟ |
İnanılmaz bir iyileşme. | Open Subtitles | تعافي مذهل |
Geçmiş olsun iyileş bir an önce, hepimiz umut ediyoruz kendine gel bir an önce... | Open Subtitles | تعافي قريباً. نتمنى أن تتعافي قريباً. |
Geçmiş olsun iyileş bir an önce, hepimiz umut ediyoruz kendine gel bir an önce. | Open Subtitles | تعافي قريباً. نتمنى أن تتعافي قريباً. |
- O zaman daha sonra iyileş çünkü Myka Weaver'ı meşgul tutarken senden adamın evini aramanı istiyorum. | Open Subtitles | -نعم, حسناً, تعافي لاحقاً لأنه بينما (ميكا) تبقي (ويفر) مشغولاً أريدك أن تقتحم شقته |
Bir an önce iyileş, anne. | Open Subtitles | تعافي يا أمّي |
İyileş lütfen. | Open Subtitles | رجاء تعافي. |
Neyse, benim adım Marty,... ve bugün ben minnet dolu ve iyileşen bir alkoliğim. | Open Subtitles | لذا، اسمي مارتي واليوم أنا ممتن تعافي مدمن الخمور |
Kasper, iznim ne kadar uzarsa Laura o kadar çabuk iyileşir. | Open Subtitles | نسبة تعافي لورا مقرون بابتعادي عن الاضواء |