"تقتلين" - Translation from Arabic to Turkish

• öldürüyorsun
• öldüreceksin
• öldürdüğünü
• öldürüyordun
• öldürüp
• öldürmene
• öldürmedin
• öldürdüğünde
• öldürmüyorsun
• öldürmek
• öldürürsün
• öldürdüğün
• öldürdün
• öldürmeni
• öldürürken

Kötü yanlarımı görmek istemiyorsun. Bu diyetlerle kendini öldürüyorsun. Önce hapları kesiyorsun.
أنت تقتلين نفسك بتلك الحميات أولاً من غير حبوب، ثم جميع هذه الحبوب

Bu hızla devam edersen kendini öldüreceksin.
استمرارك بتلك الطريقة سيجعلك تقتلين نفسك

Chanel senin Bayan Bean'i gerçekten öldürdüğünü gördük, unuttun mu?
شانيل لقد رأيناكِ تقتلين بالفعل السيدة بين ، أتتذكرين ؟

- beni de öldürüyordun.
في كل مرة كنتِ تقتلين فيها، كنتِ تقتلينني أنا

Evimi siz harabeye çevirdiniz ailemi öldürüp,dünyamı yok ettiniz. ve benim endişelerinizi doğrulamamı bekliyorsunuz.
-- جلبت الخراب إلى منزلي، تقتلين عائلتي , تدمّرين عالمي، وأنت تتوقّعي منى التوقف عن القلق!

Daha fazla insan öldürmene izin vermeyeceğimizi biliyorsundur.
لا يُمكنني أن أتركك تقتلين المزي من الأناس.

Henüz içlerinden birini öldürmedin değil mi?
أنتِ لم تقتلين أحداً منهم ، أليس كذلك ؟

Sen bu zombiyi öldürdüğünde, onu arabaya koymamız gerekeceğinin ve o, polis bölgesine varana kadar bizimle birlikte bütün kasabayı turlayacağının farkındasın değil mi?
هل تستوعبين أنه عندما تقتلين زومبي سيتوجب عليك وضعه في السيارة وتقودي به حول المدينة

Niye şu sersemleri öldürmüyorsun?
لماذا لم تقتلين تلك الأشياءِ الداعرةِ؟

Gerçekten, beyin hücrelerini öldürüyorsun, ve bunlara ihtiyacin oldugu için, onlari harcama gibi bir lüksün yok.
حقاً، أنتي تقتلين خلايا المخ وأنتي لا تملكين منها لتفقديه ولهذا أنتي بحاجة لهذا

İşe yaramayan insanları öylece öldürüyorsun, bu mudur?
تقتلين الناس فقط لأنّهم غير مقنعين، أهكذا تسير الأمور؟

Suzanna, sen insanları öldürüyorsun. Öldürmekle kalmıyorsun.
سوزانا أن تقتلين أشخاص ليس فحسب تقتلينهم

öldüreceksin, daha çok öldüreceksin durmadan öldüreceksin.
ستقتلين ثم تقتلين مرة آخرى ثم تقتلين آخرين

Heryerde yayalar var. Birilerini öldüreceksin.
هناك مارة في كل مكان فقد تقتلين أحدهم

Hastayı da işlem sırasında öldüreceksin.
وأنّت سوف تقتلين مريضتنا في هذه العملية

Geçen gece o emicilerden üçünü öldürdüğünü gördüm.
لقد رايتك تقتلين ثلاثة من اؤلائك الملاعين ليلة البارحة

Annelik güdülerinin esiri oldun. Bu yüzden az kalsın iki kişiyi öldürüyordun.
سمحتِ لغريزة الأمومة لديكِ بالقضاء على أفضل ما بكِ و كدتِ تقتلين اثنين

İnsanları öldürüp işinin arkasına saklanıyorsun.
كنتِ تقتلين أناس وتختبئين خلف وظيفتِك

Birisi seni kontrol ediyordu birisi senin bu çocukları öldürmene neden oldu.
شخصا ما كان يتحكم بكى - شخص ما جعلكى تقتلين هؤلاء الأطفال

- Sanki daha önce hiç iş üstünde birini öldürmedin.
وكأنك لم تقتلين شخصاً من قبل في وظيفتك

Günün birinde başka birini öldürdüğünde etkilenmiyorsan işte o zaman bir sorunun var demektir.
في اليوم الذي تقتلين شخصاً آخر ولا يؤثر ذلك عليك عندها يكون لديك مشاكل حقيقية

Yani, bu açıdan bakarsan evet, sanırım bu yaşamak için öldürmek olacak.
لذا، أظن أنه بتلك الحالة، ستكونين تقتلين للنجاة أيضًا.

Sen sadece tehdit edildiğin zaman öldürürsün... sahip olduğun bir tür kurallardan ötürü. Callisto onu öldürmen için sana bir bahane verdi...
أنتِ تقتلين فقط عندما يهددكِ شخص ما وكأنه قانون تلتزمين به

Ben öldürdüğün adam değilim, satın aldığın biriyim.
لست الرجل الذي تقتلين أنا الرجل الذي تشترين

Sen de mezbahada çalışıp inekleri elektrikli, uyuşturucu tabancasıyla mı öldürdün?
تعملين في مسلخ تقتلين الأبقــار بمسدس كهربــائي؟

Ya bunu tekrar denersin ve kendini öldürmeni izlerim ya da işinden ayrılırsın ve solup kaybolmanı izlerim.
إما تحاولين مجدداً وسوف أشاهدك تقتلين نفسك أو تستقيلين

öldürürken senin kanın kaç dereceydi?
ما درجة حرارة دمكِ حين تقتلين ؟ لأنكِ لديكِ عدد كبيراً من الجتت أكثر مِما لدي