"تقرّ" - Translation from Arabic to Turkish

• kabul ediyor
• itiraf
• kabul ediyorsun

Bay Freedman, bu şovda şike yaptığınızı kabul ediyor musunuz?
سيد (فريدمن) هل تقرّ بأنّك ساعدت على التلاعب بالبرنامج ؟

Tabutun durumunu anladığınızı kabul ediyor musunuz?
هلا تقرّ بأنك تتفهم حالة التابوت؟

- Oğlunuzun uçurumun oradaki kulübede öldürüldüğü sırada, otoparkta olduğunuzu kabul ediyor musunuz?
-إنكَ تقرّ أنك كنتَ بالمواقف بجانبِ أعلى جرف الكوخ بالوقتِ الذي قُتِلَ بهِ ابنك؟

Günahlarını itiraf edip affedilmek için yalvarabilirsin.
أنت يمكن أن تقرّ بذنوبك وستحصل على البراءة، إعترف

Yani şova şike bulaştırdığını açıkça kabul ediyorsun.
كيف كانت الضغوط هناك مقارنةً ببرنامج 21 هل تقرّ بأنّك قد ساعدت على التلاعب بالبرنامج ؟

- Sözleşme yaptığınızı kabul ediyor musunuz?
ـ هل تقرّ بالصك؟

Bay Millam, havuzun "çekici bela doktirini"* olduğunu kabul ediyor musunuz?
سيد ميلان، هل تقرّ أن المسبح كان خطرًا جاذبًا؟ (الخطر الجاذب هو مكان خطر مهجور لكن يجذب الأطفال)

Bay Burns, Evergreen Terrace'in altındaki yer altı sularına toksik kimyasalları yasadışı yollardan pompaladığınızı kabul ediyor musunuz?
سيد (بيرنز)، هل تقرّ أنّك تحفر بشكل غير قانوني وتحرر غازات سامة تحت (إيفرغرين تيرايس)؟

Sweeney ile ciddi bir benzerliğiniz olduğunu kabul ediyor musunuz?
هل تقرّ بأن لديك شبهاً واضحاً للسيد (سويني)؟

Borcunuzu kabul ediyor musunuz?
هل تقرّ بدينك؟

Senin gerçek anlaşman itiraf etmiş bir katil ve kindar bir eski çalışan.
صفقتك كانت أن تقرّ عميلتنا بتهمة القتل .. وتلقين موظف سابق درساً قاسياً ..

Yaptıklarını itiraf etmeni istiyorum, ve eğer etmezsen,
أريد منك أن تقرّ بما فعلت، و إن لم تفعل

Sonunda tüm bunların sorumlusunun kendin olduğunu itiraf ediyorsun demek.
...إذن أنت تقرّ أخيرًا بمسئوليتك عن كل هذا

Biraz tuhaf biri ama itiraf et.
إنّه غريب نوعاً ما، عليك أن تقرّ بذلك

- Şimdi kabul ediyorsun demek yumuşak davrandığını.
أمسيتَ الآن تقرّ بأنكَ كنت رجل لطيف