| Ne demek istediğinizi anlamadım ama aynı terziye gittiğimizi görüyorum. | Open Subtitles | لا أعلم ما تقصده لكن أرى أننا ذهبنا للخياط ذاته |
| - Öyle demek isteme... - Ne demek istediğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا لم أكن أقصد ذلك أعلم ما الذي كنت تقصده |
| - Bizim için rakamlar oluşturdu. - O ne demek? | Open Subtitles | ـ لقد رشحت بعض الارقام لنا ـ مالذي تقصده بهذا؟ |
| yani şifrelerle falan uğraşman gerekmez. Basit ve temiz iş. | Open Subtitles | ليس هنالك حلول لكسر كلمات السر ولا للإختراق ولدخوله تقصده مباشرة بدون إختراقات |
| - Ne diyorsun, hiç anlamıyorum. - Bu silahlar kimin? | Open Subtitles | ـ لا أعرف ما الذي تقصده ـ لمَن هذه الأسلحة؟ |
| Dediğin şeyin hangi parçasından bahsediyorsun sen? | Open Subtitles | إنتظر , إي جزء تقصده من الكلام الذي للتو قلته؟ |
| ", "Ne demek okulu bırakmak istiyorum? | TED | ما الذي تقصده بقولك أنّك تريد ترك المدرسة؟ |
| demek istediğin buysa Almanlardan nefret ediyorum. | Open Subtitles | بالتاكيد انا اكره هؤلاء الالمان البشعين ان كان هذا ما تقصده |
| demek istediğin, haritayı çalmak istemediğiniz mi? | Open Subtitles | ما الذي تقصده بأنكم لم تقصدوا أن تسرقوا الخريطة؟ |
| Kötü şeyler olacak derken, ne demek istedin? | Open Subtitles | ما الذى كنت تقصده عندما قلت شئ بشع سوف يحدث ؟ |
| Kötü şeyler olacak derken, ne demek istedin? | Open Subtitles | ما الذى كنت تقصده عندما قلت شئ بشع سوف يحدث ؟ |
| - Ne demek oluyor bu? | Open Subtitles | حسناً , مالذى تقصده بأذا كان هناك جريمة؟ |
| Ne demek istediğini anlamadım ama sanırım kötü bir şey demek istedin. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما الذي تقصده لكن من الواضح أنه ليس بالأمر الجيد |
| - Bu, yürüyüşünüzün amacına mani olabilir. - Ne demek istiyorsunuz, efendim? | Open Subtitles | ـ هذا سيقضى على الغرض من التمشية ـ ماالذى تقصده ياسيدى؟ |
| yani şifrelerle falan uğraşman gerekmez. Basit ve temiz iş. | Open Subtitles | ليس هنالك حلول لكسر كلمات السر ولا للإختراق ولدخوله تقصده مباشرة بدون إختراقات |
| yani aslında kurtulanlar için buraya gelmeyi hep düşünüyordunuz? | Open Subtitles | اذا كان كل ما تقصده هو القدوم هنا من اجل احياء |
| Bir kadının, "Ne yani, benimle yatıp, şimdi de gidiyor musun? | Open Subtitles | اعتقد بأن هذا ما تقصده النساء عندما تقول |
| yani diyorsun ki, maymun cüzdanını ona vermen için seni kandırdı? | Open Subtitles | إذاً ما تقصده أن القرد خدعك ليحصل على محفظة نقودك؟ |
| - ...bazı kesintiler olacaktır. - İnsanlar derken kimden bahsediyorsun sen? | Open Subtitles | ـ ستكون هناك إنقطاع في الكهرباء ـ مَن الذي تقصده "أنتم"؟ |
| "Görüşmek" ten neyi kastettiğini açıklar mısın? | Open Subtitles | هل من الممكن أن توضح ما الذى تقصده بكلمة اراها ؟ |
| Bunu demeye çalışıyorsan, sana her zaman bağlı kaldım. | Open Subtitles | إذا كان ذلك الذي تقصده أنا أصبحت غير مخلصة لك |
| Connor kes şunu ne dediğini duyuyorum ve inanmıyorum | Open Subtitles | توقف أنا أسمع ما تقوله وأعتقد أنك تقصده ولكني أعرفك |
| Neden bahsettiğini anlayamazsam sana yardımcı olamam. | Open Subtitles | لن أستطيعَ مساعدتكَ، إلا إذا علمتُ عما تقصده. |
| Ben beyefendilerin yataklarında ihtiras taklidi yaptım, eğer bahsettiğin şey buysa. | Open Subtitles | -لقد مثلت إني مثارة في فراش الرجال لو كان هذا ما تقصده |
| Eğer kast ettiğiniz oysa, o benim tez aldığım kişi. | Open Subtitles | إنه المشرف على البحث الخاص بى إذا كان هذا ما تقصده |
| Bu geceyi ömrüm boyu unutmayacağım, kastettiğin buysa eğer. | Open Subtitles | لن أنسى أبدا هذه الليله طوال حياتى إذا كان هذا ما تقصده |
| Orada hiç yaşamadım, eğer kastettiğiniz buysa. | Open Subtitles | انا لم اعيش فيها مطلقا,ان كان هذا ما تقصده |
| Eşim derken ne kastediyorsun? | Open Subtitles | ما الذى تقصده بحق الجحيم ب زوجتى ؟ |
| Bu ne anlama geliyor şimdi? | Open Subtitles | و ما هذا الجحيم الذي من المفترض أن تقصده ؟ |