"تقضين" - Translation from Arabic to Turkish

• geçiriyorsun
• geçiriyor
• geçirmek
• harcıyorsun
• geçiyor
• geçirdiğini
• geçiren
• geçirdiğin
• geçirdin
• geçiriyorum
• geçireceksin
• geçirir
• geçirmişsin
• geçirebilirsin
• geçiriyorsunuz

O zaman neden geceni gündüzünü benim erkek arkadaşımla iş yerinde geçiriyorsun?
لِمَ تقضين كل أيامكِ وكل لياليك في العمل مع رفيقي؟ اوه ..

CA: Peki bu dönemde Baloçistan'da ne kadar zaman geçiriyorsun?
كريس: كم من الوقت تقضين الأن في بلوشستان؟

İspanya'da iyi vakit geçiriyor musun?
إذا ، كيف تجدين المكان هنا ؟ هل تقضين وقتا جيد في إسبانيا ؟

Hayatından gelecek iki günü ölerek tek seferde tek panel diye mi geçirmek istiyorsun yoksa yaşamak mı istiyorsun?
تريدين أن تقضين ليلتين من حياتك تموتين لوحة واحدة في الوقت, أو هل تريدين العيش؟

Zaten bütün gününü onunla harcıyorsun!
السيد بوركوش يقول أنكِ تقضين اليوم كله مع زوجك

Bir şehir morgu çalışanı olarak, karakolda fazla adınız geçiyor.
بالنسبة لعاملة مشرحة فأنتِ تقضين وقتاً كبيراً في قسم الشرطة

Harika vakit geçirdiğini ve yarın gece evde olacağını söyle.
اخبريه أنك تقضين وقتاً ممتعاً وأنك ستعودين ليلة الغد.

Ve bu nedir, tuvalette ne kadar zaman geçiriyorsun?
وما كل هذا، كم تقضين من الوقت في دورة المياه؟

Vibratörünle fazla zaman geçiriyorsun.
يبدو أنكِ تقضين الكثير من الوقت مع هزّازكِ

Baban seni bir açıklama yapmadan bırakıyor ve hayatını erkeklerle ilgili soru sorarak geçiriyorsun.
يرحل والدك دون أسئلة و تقضين حياتك تسألين أسئلة عن الرجال

Bu konuda konuşmak istemiyorum. Onunla çok zaman geçiriyorsun.
لا أريد حتى أن نتحدث عن الأمر أنت تقضين وقت طويل برفقته

Sen iyi vakit geçiriyor zaman Genellikle olur.
هذا ما يحدث غالبا عندما تقضين وقتا ممتعا

Güzel vakit geçiriyor olmalısın, değil mi?
لابد أنك تقضين وقتاً عظيماً ، أليس كذلك ؟

Bir defa soracağım. Son yedi dakikayı nasıl geçirmek istersin? Allah rahmet eylesin.
سوف أسألكِ مره واحده كيف تريدين أن تقضين آخر سبعة دقائق؟ أتمنى بأن ترقدي بسلام لقد سمعت بأنكِ تريدين رؤيتي

Evimizi ziyarete her gelişinde tüm gününü annem ile uğraşmakla harcıyorsun.
...في كل مرة تأتين لزيارتنا تقضين اليوم كله وأنت تنتقدين أمي

Biliyorum, günün sürgü temizleyerek ve yaşlılara etek traşı yaparak geçiyor ama burada piyes oynanmıyor.
أعرف أنكِ تقضين أيامكِ تغسلين .. غائط المرضى وتحلقين أفخاذ المسنّين ولكن لا يوجد قصّة وراء ذلك

Hem de akşamlarını zampara Simon Elder'ın Alman malı aşk makinesinin arka koltuğunda geçirdiğini ona söyledikten sonra.
بعد أن أخبره الان كيف تقضين لياليك مندفعه بداخل سياره انيقه مع سايمون ايدر في مقعده الخلفي آله الحب الالمانيه

Benimle birkaç dakika geçiren tatlım, cennet kelamını konuşmaya başlar.
تقضين بضعة دقائق معي وسوف تتكلمين بعدد من اللغات

Affedersin, ama uzun zamandır birlikte zaman geçirdiğin kişi aslında benim planımdı.
سامحيني، لكن الشخص الذي كنت تقضين معه الوقت حتى الآن زرعته أنا

Hayatının yarısını banyoda geçirdin.
إنك تقضين حياتك في الحمام لماذا أبدا لم تهربي من النافذة؟

- Evet, güzel vakit geçiriyorum.
تقضين وقتا طيبا اليس كذلك فيفيان نعم انني احظي بوقت طيب

Yıllarını Burbank'te hastalık hastası bir yargıcı canlandırarak mı geçireceksin?
تقضين سنواتك في بوربانك مؤدية دور قاضية مصابة بوسواس المرض؟

Hayatını aileni bekleyerek geçirir... ve herşeyi yoluna koymak istersin ama geri gelmezler.
‫تقضين حياتك بانتظار ‫والديك أن يعودا ‫وجعل الأمور على ما يرام ‫لكنهم لا يعودون

Benim kadar uzun bir süre antropolog olarak çalışmışsan zamanının çoğunu sahada geçirmişsin demektir.
حسنا .. إذا كنت تعرفين فى علوم الإنسان مثل خبرتى الطويله فى ذلك فسوف تقضين معظم وقتك فى هذا المجال

Dondurma yiyebilirsin ya da sahne sanatları kampında bir hafta geçirebilirsin!
.. يمكنك الحصول على الآيسكريم أو تقضين أسبوعاً في مخيّم الفن

Sormamı mazur görün, vaktinizi nasıl geçiriyorsunuz?
كيف تقضين وقتك، إذا سمحتي لي بالسؤال ؟