"تكريم" - Translation from Arabic to Turkish

• onur
• onurlandırmak
• saygı
• onuruna
• anma
• ödül
• şeref
• töreni
• onurlandırmaya
• onurlandıralım
• anısına
• onurlandırma

Şu Etiyopyalı hadıma söyle, şehrimizdeki böyle önemli bir insanı ağırlamaktan onur duyarız.
أقول لكم هذا الاثيوبية أننا سوف سيتم تكريم للترفيه مثل هذا الزائر الهام.

Onların fedakarlıklarını onurlandırmak için yapman gereken şey çeneni kapalı tutmak.
الطريقة يمكنك تكريم تضحياتهم هو عن طريق الحفاظ على فمك مغلقا.

Kocanın mirasına saygı göstermek istiyorsan sen de peşini bırak.
إذا رغبتِ في تكريم إرثه، فسوف تتركين الأمر أيضاً

Bu akşam okuldaki kayıplar onuruna verilen bir resital olduğunu duydum.
لقد سمعت أن العرض الموسيقى سيُقام الليلة من.. من أجل تكريم الطلاب الذين ماتوا

Bu anı ölümsüzleştirmek için, Sky High koridorlarında yürümüş en güçlü süper kahramana bir anma düzenledik.
ولإحياء هذه المناسبة لقد خطّطنا الى تكريم خاص الى أكثر الخارقون قوة في مدرسة السماء

Yani ödül yemeğinden çok dedikodu yemeği mi olacak?
إذن هذا غذاء سحاقيات، أكثر منه غذاء تكريم

Nobel Derneği'nden şeref ödülü almış.
هو قد حصل على شهادة تكريم من مؤسسة نوبل

Vatansever Kont Lee'yi ödüllendirmek için uçağa Lee Si Yong adını koymayı ve isim töreni için Yuido Havaalanında tören düzenlemeyi düşünüyorum.
لـ تكريم الكونت لي أفكر بأن أسمي الطائرة بـ لي سي يونغ و أقامة حفل في مطار يو أي دو

Eski gelenekleri sürdürerek ve eski hikayeleri anlatarak atalarımızı onurlandırmaya çalışıyoruz.
نحن نحاول تكريم اسلافنا بأبقاء تراثنا القديم وأعادة رواية القصص القديمة

Bilirsin, hiç bir zaman insanoğlunun yağma ve cinayetle onur kazanmasını anlayamadım. Ama onursuz diye dışlandım.
هذا غريب، يتم تكريم رجل للنهب و القتل و ينبذ إن فقد شرفه

Güneşin doğuşuyla, iş için açık olacağız, ve size büyük bir kazanç sağlamaktan onur duyacağım.
بواسطة شروق الشمس، ونحن سوف تكون مفتوحة لرجال الأعمال، وأود أن يكون تكريم لجعل لكم من القتل.

Ve bende seni cinayetten tutukladığım için onur duyacağım. Kapa telefonu, Bobby.
وأود أن يكون تكريم أن يوقف لك على القتل.

Bunlar, Jim Crow yasaları tüm etkisiyle ırkçılığı zorla kabul ettirirken çoğunlukla Güney'de 1890'lardan 1950'lere kadar köleliği sürdürmek için savaşmış konfederasyon askerlerini onurlandırmak için dikilmişti.
مُهمتهم تكريم الجنود الحلفاء الذين قاتلوا للحفاظ على العبودية معظمهم في الجنوب من 1890 إلى 1950، عندما كانت قوانين جيم كرو سارية لفصل السود عن الأمريكيين.

Dünyayı onurlandırmak istiyorsan ailenide yanında istersin
حسنا عندما يتم تكريم الفرد يحب أن تكون عائلته بجواره

Paramı bir yardım kuruluşuna bağışlayarak, büyükbabamı onurlandırmak istiyorum.
أريد تكريم جدي ، بإهداء ورثي لجمعية خيرية

...amaç, geride bıraktığı mirası kutlamak, anısına ve başardıklarına saygı göstermek.
إنّه حول الإحتفال بثراتها، تكريم ذكراها، وإنجازاتها.

Sayın Yargıç, bir noktada, verdiğiniz karara saygı duyulmalı.
شرفك، في مرحلة ما يجب أن يكون تكريم حكمكم.

- onu doğurtan yabancının onuruna. - Oh, bunu yapmak zorunda değilsin.
تكريم للغريب الذي ساعد في ولادته - انت غير ضروري أن تفعل ذلك -

...Müzik haberlerine gelince:, Anneler Günü onuruna Elvis Presley, Tahoe Gölü'ndeki Sahara
في أخبار الموسيقى الأخرى، في تكريم عيد الأم، سيقوم (إلفيس بروسلي) بإحياء حفلة موسيقية خاصة

Bugün mü? Başkentin yarısı Senatör Reeves'i anma merasiminde.
نِصْف العاصمة في مراسم تكريم عضو مجلس الشيوخِ رييفز

Bir ödül töreninde başka bir kadınla aynı kıyafeti giymiş olmanın ne kadar utanç verici olduğunu biliyor musunuz?
هل تعرفون كم هو محرج أن تذهب لحفل تكريم مرتديا نفس ملابس إمرأة أخرى؟

O gün geldiğinde kitabını yayınlamaktan şeref duyacağım.
في ذلك اليوم أنا وسيتم تكريم نشر لك.

Ajan Scott'ın cenaze töreni önümüzdeki hafta yapılacak.
مراسيم تكريم العميل (سكوت) مخطط لها لنهاية هذا الأسبوع.

Her şeyi aynı şekilde yaparak annemin anısını onurlandırmaya çalışıyorum.
أنا أحاول تكريم ذكرى أمي بجعل الأشياء كما كانت

Bestekârların ruhlarını çalalım ve onların müziğini onurlandıralım.
دعونا نسرق فقط أرواح الملحنين الذين نريد تكريم موسيقاهم

En tepede iki tapınak var, kuzeyde yazın yağmur tanrısını onurlandırma ritüelleri yapılıyor ve güneyde kışın savaş tanrısını onurlandırma ritüelleri yapılıyor.
في الأعلى معبدان: الشمال، حيث طقوس تكريم إله المطر في الصيف، والجنوب هو حيث طقوس تكريم إله الحرب في الشتاء.