Sen yerinde otur. Ona bakma hiç, onunla konuşma bir şey olmaz. | Open Subtitles | اجلس في مكانك لا تنظر اليه لا تكلمه – سوف تكون بخير |
Onunla bu şekilde konuşma. Onu kızdıracaksın! | Open Subtitles | لا تكلمه هكذا ستجعله غضبان |
Ne akla hizmet onunla konuşuyorsun ki? | Open Subtitles | ماكميرفي؟ لماذا تكلمه علي اي حال بحق الجحيم؟ |
Ne akla hizmet onunla konuşuyorsun ki? | Open Subtitles | لماذا تكلمه علي اي حال بحق الجحيم؟ |
İmkansız göründüğünün farkındayım ama onunla Konuşman şart. | Open Subtitles | أعرف أن هذا يبدو مستحيلاً و لكن يجب أن تكلمه |
Konuşman gerektiğini düşündüğüm birini aradım. Öyle mi? | Open Subtitles | -لقد استدعيت شخصاً أظن أنك ينبغي أن تكلمه |
- Belki konuşmalısın. - Saçmalama. | Open Subtitles | ـ لابد أن تكلمه ـ اللعنة على ذلك |
Bence onunla konuşmalısın. | Open Subtitles | يجب ان تذهب و تكلمه |
Onunla konuşma. | Open Subtitles | لا تكلمه مجدداً |
Yalnızca boş boş konuşma yeter. | Open Subtitles | لا تكلمه وحسب بطريقة همجية |
- Onunla böyle konuşma. | Open Subtitles | -لا تكلمه بتلك الطريقة |
- Onunla öyle konuşma! - Öyle mi? | Open Subtitles | -لحظة، لا تكلمه بتلك الطريقة ! |
konuşma onunla, Merry. | Open Subtitles | لا تكلمه (ميري)! |
Şu an onunla konuşuyorsun sanırım? | Open Subtitles | أفترض أنك تكلمه الآن |
Onunla mı yoksa benimle mi konuşuyorsun? | Open Subtitles | هل انت تكلمه او تكلمني ؟ |
Konuşman gereken kişi. | Open Subtitles | هذا هو الشخص الذي يجب ان تكلمه |
Konuşman gereken adam, bu adam. | Open Subtitles | هذا هو الشخص الذي يجب ان تكلمه |
O zaman yarın gece olmadan onunla Konuşman lazım. | Open Subtitles | يجب أن تكلمه قبل ليلة الغد |
Bence gidip onunla konuşmalısın. | Open Subtitles | يجب ان تذهب و تكلمه |
- Hayır, sanırım biraz daha konuşmalısın. | Open Subtitles | - لا ,أعتقد أن عليك أن تكلمه أكثر! |
- Onunla konuşmalısın. - Ne diyeyim mesela? | Open Subtitles | يجب أن تكلمه - و ماذا أقول بالضبط؟ |