"تمثل" - Translation from Arabic to Turkish

    • temsil
        
    • rol
        
    • gösteriyor
        
    • simgeliyor
        
    • ifade
        
    • benim
        
    • davranıyorsun
        
    • olarak
        
    • simgeler
        
    • olan
        
    Yani bir kuş resmi gerçekten o hayvanı temsil ediyordu. TED لذلك صورة لطائر من شأنها حقا أن تمثل هذا الحيوان.
    Bunlar, milliyetçiliğe dönüşü ve birçoğumuzun reddedeceği sınırları temsil ediyor. TED فهي تمثل تراجعاُ نحو القومية والحدود بطرق سيرفضها الكثيرون منا.
    Çünkü onların istediklerini bu. Zaten nasıl olursa olsun rol yapmanı istiyorlar. Open Subtitles لأن هذا ما يريدونه يريدون منك أن تمثل عليهم بطريقة أو بأخرى
    Karım gerçekten ağlıyor mu yoksa rol mü yapıyor hiç bilemiyorum. Open Subtitles أنا لا أعرف أبدا إن كانت زوجتي تبكي حقا أم تمثل فقط
    Tabloda kırmızı nokta ile ifade edilen "işsizlik" Çalışma Bakanlığı istatistiklerini gösteriyor. TED النقطة الحمراء هنا تمثل والبطالة وهو مكتب بسيط للإحصاء تابع لوزارة العمل.
    Tanrı'nın gözlerini, toplumu ahlaki bir bataklık olarak görüşünü simgeliyor. Open Subtitles إنها تمثل عيني الرب تحدق وتحكم على المجتمع بأنه فاسد.
    Ama arabalar benim için tutkudan daha büyüktü; tam anlamıyla damarlarımdaydı. TED لكن السيارات كانت تمثل لي شيئ يفوق العشق, حرفيا هو شيئ يجري في دمي
    Neden burada olduğumu biliyorsun, ve hala umurundaymış gibi davranıyorsun. Open Subtitles انت تعرف لماذا انا هنا وانت مازلت تمثل كانك مهتم بى
    Müzik notalarını temsil eden silindir pimlerini kullanmak yerine farklı renklerdeki iplikler kullanılabilirdi. TED بدلاً من استخدام دبابيس الإسطوانة لتمثل حروف موسيقية، سوف تمثل خيوطاً بألوان مختلفة.
    O sizin gelirinizi de temsil eder. Bu küçük topla çok para kazanıyorsunuz. TED إنها تمثل مداخيلكم المالية. أنتم تجنون الكثير من الأموال من تلك الكرة الصغيرة.
    Ama yine de bizim için, Foreman, Amerika'yı temsil ediyordu. Open Subtitles 'ولكن لا يزال ، بالنسبة لنا ، تمثل فورمان الأمريكية.
    Bana göre, bu ülkeyi en iyi bir şekilde temsil edebilirsin. Open Subtitles ,وكما أعتقد فأنت تمثل أفضل ما يمكن لهذه البلاد أن تقدمه
    Karım gerçekten ağlıyor mu yoksa rol mü yapıyor hiç bilemiyorum. Open Subtitles أنا لا أعرف أبدا إن كانت زوجتي تبكي حقا أم تمثل فقط
    Sizden bu filmde rol almanızı isteyemem çünkü konuşmaların geçtiği yerlerde sadece profesyonelleri kullanıyorum. Open Subtitles لا أستطيع أن أطلب منك أن تمثل في الفيلم لأنني أستعين بممثلين محترفين من أجل الأدوار الناطقة
    rol yaparken böyle şeyleri düşünmen gerekir. Open Subtitles حينما تمثل انت تحتاج للتفكير فى مثل تلك الاشياء
    Önünüzdeki tabelalar bu seans boyunca temsil edeceğiniz ırkı gösteriyor. Open Subtitles اللافتات المربوطة حول أعناقكم تمثل العرق الذي ستكونون عليه اليوم.
    Ondan nefret ediyorsun çünkü o, senin sahip olmak istediğin çocuğu simgeliyor. Open Subtitles أنت تستائين منها لأنها تمثل الطفل التى تريدين انجابه
    Bu patentler şirketinizin şimdiki ve gelecekteki milyonlarca dolarlık gelirinizi ifade ediyor. Open Subtitles وهذه الاختراعات تمثل الاف الملايين من الدولارات من ارباح شركتك الحالية والمستقبلية
    benim için kendisi problemleri çözmekte başarılı ve anlamlı teknolojilerin kullanıcılarına ulaşmasını sağlayacak yeni nesil mühendisleri temsil ediyor. TED وبالنسبة لي، هي تمثل الجيل القدام للمهندسين الذين يحلون المعضلات ويتأكدون من أن التقنية بمعناها العميق تصل لمستخدميهم
    Hiç değer vermiyormuş hiçbir şey hissetmiyormuş gibi nasıl davranıyorsun? Open Subtitles كيف تمثل أنك لا تهتم كما لو أنك لا تشعر بأي شيء ؟
    Ve burada problem olarak göze çarpan Afrika'dır, değil mi? TED و هذه هي أفريقيا التي مازالت تمثل مشكلة في الأسفل,صحيح؟
    Dokuz anlaşmazlığı ve öfkeyi; sekiz ölümü ve yıkımı simgeler. Open Subtitles الـ9 للنزاع والغضب ،، والـ8 تمثل الموت والتحلل ،، الثمانية
    Ölmekte olan insanlar için hayatın gerçekte nasıl olduğunu birinin söylemesi gerek. Open Subtitles لابد لشخص ما أن يقول بماذا تمثل الحياة الآن للأشخاص الذين يموتون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more