"تنظروا" - Translation from Arabic to Turkish

    • bakmayın
        
    • bakma
        
    • bakın
        
    • bakıp
        
    • bakıyorsunuz
        
    • bakmanız
        
    • bakmasın
        
    • baksanız
        
    • baksanıza
        
    Ama sakın arkaya doğru bakmayın. Bu size tek tavsiyem. TED حسنا. لا تنظروا الى الخلف، هذه نصيحتي الوحيدة لكم.
    Siz üçünüz, hep burada kalın, makineye bakmayın. ... ve gülmeyin! Open Subtitles قفوا هنا ولا تنظروا إلي الكاميرا ولا تضحكوا.
    Arkanıza bakmayın çocuklar Arkanıza bakmayın ! Open Subtitles لا تنظروا للوراء يا اولاد لا تنظروا للوراء
    Hepinizin dünyaya artık farklı bir gözle bakma zamanı geldi. Open Subtitles أنتم جميعا بحاجة لأن تنظروا للعالم من زواية مضيئة
    Bunun zor olduğunu biliyorum ama bu adama dikkatlice bakın. Open Subtitles أعرف بأنه صعب لكن يجب أن تنظروا إلى هذا الرجل
    Hepinizden istediğim şey, gözlerimin içine bakıp bir kez daha "Eğleniyor muyuz?" diyebilmeniz. Open Subtitles اريدكم جميعا ان تنظروا لعينى مباشرة وقتا اطول وتقولوا هل سنمرح ام ماذا ؟
    Neden hepiniz bakıyorsunuz? bakmayın kadıncağıza böyle. Open Subtitles حسناً، ما الذي تنظرون إليه جميعاً لا تنظروا إليها هكذا
    Kesinlikle Ben'in veya Matt'in gözlerinin içine bakmayın. Open Subtitles لا تنظروا الى بن او مات مباشرة فى الاعين
    Bana böyle bakmayın! Bu zaten sizin suçunuz! Open Subtitles لا تنظروا إلي بهذا الشكل هذا خطأكم علي أية حال
    Hayır. Bana bu şekilde bakmayın. Open Subtitles لا , لا لا يحق لكم أن تنظروا إليّ بهذه الطريقة
    Ne yaparsanız yapın, sakın aşağı bakmayın. Yukarı demek istemiştim. Open Subtitles مهما حدث فلا تنظروا إلى أسفل، أقصد إلى أعلى
    Hayır. Bana bu şekilde bakmayın. Open Subtitles لا , لا لا يحق لكم أن تنظروا إليّ بهذه الطريقة
    Bence ayrılmalıyız. - Gözlerinin içine bakmayın sakın. Open Subtitles يجب أن نتفرق تذكروا لا تنظروا إلى أعينهم ابداً
    Ona bakmayın bile, herkese bakın ama ona sakın bakmayın. Open Subtitles لا تنظروا إليها أو لعينها,أنظرو لأي فتاة أخرى ماعدا هي, ذلك سيثير جنونها
    Orada durup bana bakmayın, benim suçum değil. Open Subtitles لا تقفوا هناك و تنظروا إلي فقط هذا ليس خطأي
    Konuklarımıza tuhaf ve egzotikmişler gibi bakma. Open Subtitles لا تنظروا الى ضيوفكم على انهم غرباء او انهم مخلوقات غريبة
    Bana bakma. Bu konuşmayı annemin önünde yapmayacağım. Open Subtitles لا تنظروا إليّ لن أخوض في هذا الحديث أمام أمي
    Şu an bakma ama sanırım uyandı bile. Open Subtitles لا تنظروا الأن ,ولكن أعتقد أنه يظهر الأن
    Bu salonun etrafına bir göz atın. Size göre en az ilginç olan kişiye bakın ve onunla bir sonraki kahve molasında ilişki kurun. TED أريدكم أن تنظروا حولكم في هذه الغرفة وأريدكم أن تتعرفوا على شخص واحد على الاقل مثير للاهتمام وأريدكم أن تتواصلوا معهم في الاستراحة القادمة
    Mükemmel olmak... arkadaşının gözünün içine bakıp... onu düş kırıklığına uğratmadığını bilmektir. Open Subtitles أن تكونوا كاملين.. هي أن تستطيعوا أن تنظروا بأعين رفاقكم وتدركوا أنكم لم تخذلوهم
    Eğer olayı büyük açıdan görmek isterseniz yani halk sağlığı açısından, ki benim eğitimim bu yönde -- davranışssal sorunlara bakıyorsunuz, TED وان اردتم ان تنظروا الى الصورة الكبيرة اعني تلك التي توضح الصحة العامة .. مجال تخصصي سوف تنظرون الى قضايا تتعلق بالطباع البشرية
    Tüm istediğim sizin b,r kez daha gözlerimin içine bakmanız... ve,"Eğeleniyor muyuz, ne?" demeniz. Open Subtitles اريدكم جميعا ان تنظروا لعينى مباشرة وقتا اطول وتقولوا هل سنمرح ام ماذا ؟
    Kimse kendi gözyuvarlarından başka bir şeye bakmasın. Open Subtitles و لا تنظروا إلى أي شيئ عدا عيونكم
    Gözümün içine baksanız iyi olur puştlar. Open Subtitles يستحن أن تنظروا إلى مباشرة أيها الأوغاد.
    Şuna bir baksanıza. Open Subtitles يا رفاق، عليكم أن تنظروا إلى هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more