"تنفسي" - Translation from Arabic to Turkish

    • al
        
    • nefes alın
        
    • solunum
        
    • soluklan
        
    • nefesim
        
    • Nefes ver
        
    Benimle nefes al. Onu salla gitsin. Ciddiyim, Haskell, geri çekil! Open Subtitles تنفسي معي فقط واللعنة عليه أنا جادة يا هاسكل , تراجع
    İlk yudumunu damağında bir süre tut ve burnundan nefes al. Open Subtitles أبقي الرشفة الأولى في سقف فمكِ مدة لحظة و تنفسي من أنفكِ بعد ذلك ستشعرين بالطعم
    Burnundan yavaşça nefes al. Hayır, hayır. Burnundan, böyle. Open Subtitles ‫تنفسي من أنفك، ببطء ‫لا، لا، من أنفك، هكذا
    Lütfen oturun ve bir nefes alın. Open Subtitles بالحوم حول المريض من فضلكِ اجلسي و تنفسي
    Sonra bu onu neredeyse öldürecek bir solunum yolları enfeksiyonuna dönüşmüş. Open Subtitles واتضح أنها تسببت له في التهاب تنفسي شديد كاد يودي بحياته
    Tamam, Hayır, hayır. Nefes al. Biraz soluklan. Open Subtitles حسناً ، لا ، لا ، لا تنفسي ، تنفسي قليلاً يا إلهي
    Söylemeye utanıyorum ama benim nefesim de benzer şekle girmiş olabilir. Open Subtitles أنا خجل أن أقول أنّ تنفسي قد تأثر بنفس الشكل الآن.
    Her şey yoluna girecek. Sadece nefes al, ver. Open Subtitles حسنا يا عزيزتي، كل الامور على ما يرام، تنفسي
    Nefes al, tatlım, haydi çocuk, şimdi, uyan. Open Subtitles تنفسي ، عزيزتي هيا ، صغيرتي ، الآن ، استيقظي
    Sadece nefes al. İlk gün her zaman en kötüsüdür. Open Subtitles تنفسي فحسب لطالما يكون اليوم الأول هو الأسوء
    Tamam, derin nefes al, gözlerini kapa ve seni mutlu eden ya da... sakinleştiren bir yer düşünmeye çalış. Open Subtitles حَسَناً، تنفسي وأغلقي عينيك وحاولي التفكير بمكان يجعلك سعيدة ومرتاحة
    -Eleanor beni görevlendirdi. Bu çok önemli. -Tatlım, nefes al. Open Subtitles اليانور تحتاجني وهذا امر هام عزيزتي تنفسي
    -Angie, bize ne gördüğünü söle lütfen. -derin nefes al başla. Open Subtitles إنجي رجاءاً أخبرينا مالذي ترينه تنفسي بعمق , هيا
    Tamam, tamam. Yavaşça nefes alın. Gelin, oturun. Open Subtitles حسنا , حسنا , تنفسي فقط .ببطئ , هيا , فلنجلس
    Paniğe kapılmayın, bir şey yok. Normal nefes alın. Open Subtitles لا تخـافي، لا عليكِ تنفسي بشكل طبيعي
    nefes alın ve rahatlayın. Open Subtitles وتنفسي، تنفسي واهدأي
    Çekirgelerin farklı bir çeşit solunum sistemi var. TED فالجنادب لها الجهاز تنفسي من نوع مختلف.
    Birkaç ay önce, çok bulaşıcı ve bazen de ölümcül olabilen bir solunum virüsü, insanlara ilk kez bulaştı. TED قبل عدة أشهر أُصيبت البشرية بفيروس تنفسي سريع الانتشار ومميت أحيانًا للمرة الأولى.
    Bir insanın beyin sapı yani retiküler aktive edici sistemden bahsediyorum... kalp atışının düzenlenmesi, solunum merkezi ...bu aktivitiler bir kez sonlandı mı beyin fazladan sadece 6 ila 12 dakika hayatta kalabilir. Open Subtitles هذا مسؤل الاراده الحركيه أَتحدّثُ عن نظام التَنْشيط الشبكيِ. تعليمة قلبِ، مركز تنفسي.
    Tamam, soluklan biraz. Nefes al, böyle. Open Subtitles لا بأس تنفسي ببطء
    Şimdi soluklan. Open Subtitles لذا تنفسي الصعداء
    Bana güzelce, uzun uzun bak. Çünkü bu pislik yuvasında aldığım her nefes sonuncu nefesim olabilir. Open Subtitles انظر الي مطولا فقد يكون تنفسي في هذه السيارة المقرفة هو آخر انفاسي
    Nefes al, Nefes ver. Aldığımız dersleri hatırladın mı? Open Subtitles تنفسي ، تنفسي انفخي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more