"تنقذنا" - Translation from Arabic to Turkish

• kurtarmak
• kurtaracak
• kurtarmaya
• kurtarabilir
• kurtarmayacak
• kurtarmalısın
• kurtaracağını
• kurtarıyorsundur

- Sen, sen bizi kurtarmak için çalışıyoruz değil mi?
أنت تعني أنك تحاول أن تنقذنا ، أليس كذلك ؟

Yaptıklarına dövündüğünün farkındayım lâkin bizi kurtarmak için doğru olduğunu düşündüğün şeyi yaptın.
أنا أعرف أنك تمقت أفعالك. ولكنك فعلت ما تعتقد أنه الصواب كي تنقذنا.

Bu deneyimin bütünü bana bir şey öğretti: Bizi kurtaracak olan
وهذه التجربة بأكملها علمتني شيء ما: أدواتنا لن تنقذنا.

Çok ilginç çünkü benim geldiğim yerde de bizi kurtarmaya gelmesi için kadınlara ihtiyaç duymayız.
حسنا, هذا مضحك, لأنه من حيث اتيت نحن لسنا بحاجة إلى النساء لكى تنقذنا

Gelecekteki en büyük çevresel felaket bu, ama şuan kıçımızı bu kurtarabilir.
، قطعة من المستقبل تسبب كوارث بيئية .ولكن، اليوم، يمكن أن تنقذنا

Çünkü kıtlık var ve mısır bu sene bizi kurtarmayacak.
بسبب ان هنالك جفاف و الذره لن تنقذنا هذه السنه

Bizi kurtarmalısın. Bize bir şey tasarla.
يجب أن تنقذنا ، وتصمم لنا شيئاً

Masalcı her zaman masalların bizi kurtaracağını söylerdi.
رواة الحكايات دائما ما يقولون أن الروايات يمكن أن تنقذنا

Dünyanın öbür ucunda Allah bilir bizi neyden kurtarıyorsundur, ama bugünün önemli bir gün olduğunu bilmelisin diye düşündüm.
أعلم أنك في مكان ما في العالم تنقذنا من أياً كان ما تنقذنا منه .. لقد اعتقد انه يجب أن تعرف أن

Yaptığın bu mu... Hepimizi cehennemden kurtarmak? Çok geç kaldın.
هل هذا ما تفعله، تنقذنا من الجحيم؟

Hepimizi kurtarmak isterdi, ve sende biliyorsun.
كانت ستود أن تنقذنا جميعًا، وتعلم ذلك.

Belki geri de bizi kurtarmak için geldi.
ربما عدت كي تنقذنا جميعاً

Bizi insanların tehdidinden ve yersiz korkularından kurtaracak bir anahtar aradım.
التي يمكنها أن تنقذنا من خطر البشر ومخاوفهم الصغيرة

bizi yürümekten kurtaracak bir fikrim var.
لدىّ فكرة يمكنها أن تنقذنا بذلك المشى

Bak, her ne görürsen ki,bizi kızın yanına götürecek Ve kurtaracak
إن كان ما تراه يؤدي إلى أن تنقذنا فتاتك

Zannediyorum ki şu elindeki zımbırtı bile bizi kurtarmaya yetmez.
ولا حتى عصاي الاعجوبة سوف تنقذنا

Gerçek anlamda işkence görmüş ve bizi kurtarmaya çalışıyormuş.
معذبة بشكل حرفي و كانت تحاول أن تنقذنا

Kaynak azlığı çekiyoruz, biliyorum ve sen de gelip gaz kemoterapisiyle bizi kurtarmaya çalışıyorsun.
يا رجل، أعلم أننا ينقصنا الموارد و أنت لديك هذه الضرورة أن تأتي و تنقذنا بالغاز و العلاج الكيميائي الخاص بكَ...

Tuhaf olduğunu biliyorum ama yasalara uymak bizi kurtarabilir.
وأنا أعلم أن الأمر غريب ولكن إذا اتبعنا القانون فقد تنقذنا فقط

Ama yalnızca insanlığın, bizi kurtarabilir.
لكن إنسانيتك فقط التي يمكنها أن تنقذنا جميعًا

Sadece büyükkızın her ikimizi kurtarabilir.
حفيدتك فقط من يمكنها أن تنقذنا

Sözüme güven. Şu Tinker Bell bizi kurtarmayacak.
تذكّروا كلامي (تينكر بِل) هذه لن تنقذنا

Bizi kurtarmalısın. Hepimizi.
ينبغي عليك أن تنقذنا، أن تنقذنا جميعاً.

Sana bunu söylemeyecektim... ama senin benim ve duvardaki sineğin arasında kalsın... sanırım, belki işimiz kurtaracağını düşündüğüm bir kadın şu anda binada dolaşıyor.
... لم أنوي إخباركم بالآتي ... لكن بيني وبينكم هناك إمرأة بين الحضور أظن أنها قد تنقذنا