İyi bir başlangıç noktası markanızın üç boyutlu bir göstergesini yapmaktır. | Open Subtitles | حسنا المكان الأفضل لتبدأ بالبناء هو التوضيح ثلاثي الأبعاد لعلامتك التجارية |
Eğer bunu bende bırakabilirsen, bazı taramalar yaparım. üç boyutlu olarak görselleştiririm. | Open Subtitles | إن سمحت لي بالاحتفاظ بها سأجري عليهم مسحاً و تصويراً ثلاثي الأبعاد |
Her karakterin karmaşık, üç boyutlu, ilgi çekici olmasını istersin. | Open Subtitles | تريد كل حرف إلى أن تكون معقدة، ثلاثي الأبعاد، مقنعة. |
Bu, The Rock'tan En İyi üçlü olarak Uluslararası müsabakalara kimlerin gideceğini belirleyecek. | Open Subtitles | هذة الجولة سوف تحدد من يذهب الى النهائيات من نادي الروك كأفضل ثلاثي |
Gezintiye çıkmak için enteresan bir üçlü olmuşsunuz. Ziyaretinizi neye borçluyum? | Open Subtitles | ثلاثي غريب في هذه الرحلة إلى ماذا أدين بشرف هذه الزيارة؟ |
Eğer Tanrı her insandaysa, o zaman bir buluşma alanı var ve orada sizinle ilişkim üç yoldan bir rastlaşma. | TED | لو أن الرب موجود في كل الناس, فهناك مكان التقاء إذاً حيث تصبح علاقتي بك التقاء ثلاثي الأطراف. |
Veya düzenli fakat üç boyutlu, burda değişen şey ışıktır, piksellerin konumu değil. | TED | أو تكوين ثلاثي الأبعاد حيث أن الشي الذي يتغير هو الضوء ، وليس موقع البكسل. |
Daha sonra, bunu keserek ve geleneksel şekilde dikebilirsiniz veya ıslak malzemeye üç boyutlu bir şekille form verebilirsiniz. | TED | ومن ثم يمكننا إما أن نقطع ذلك ونخيطه تقليديا، أو يمكن أن نستخدم المادة المبتلة لتشكيلها حول شكل ثلاثي الأبعاد. |
Müzisyenler bunun gibi üç boyutlu hava verileri grafiğini çaldılar. | TED | قام الموسيقيون بعزف رسم بياني ثلاثي الأبعاد لبيانات الطقس مثل هذا. |
Bilim müzesine konursa, üç boyutlu veri görüntülemesi olur. | TED | إن وضعتها في متحف علمي، تصبح تصورا ثلاثي الأبعاد للبيانات. |
Belirlenen bu nokta, daha sonra üç boyutlu görselleme programına aktarılır. | TED | وبالتالي يتم تسجيل النقطة في برنامج للتصوير ثلاثي الأبعاد. |
Sizin için bir video getirdim, burada, üç boyutlu dosyanızı nasıl programa dahil ettiğimizi göreceksiniz. | TED | لقد أحضرت لكم عرض مصور حيث يمكنكم رؤية كيف يمكن الإضافة في الملف ثلاثي الأبعاد. |
Burada üç tane mükemmel şekilde hayal edilebilen fiziksel nesnemiz var, hepimizin üç boyutlu bir dünyadaki yaşam ile ilişkilendirebileceğimiz bir şey. | TED | لدينا هنا ثلاثة أشياء مادية يمكن تخيلها ويمكننا جميعا ربطها بالعالم ثلاثي الأبعاد |
Ama belli bir şekilde birleştiğinde, hala üç boyutlu görünen bir şey yaratabilirler, varolabilirmiş gibi. | TED | لكنها مجمعة بطريقة معينة لتشكل ما يبدو وكأنه ثلاثي الأبعاد وكأنه محتمل الوجود |
Ve sonra daha da ileri götürerek... ...bu üçlü renk sistemini kullandık. | TED | ومؤخراً كنا أكثر تطوراً ونحن لدينا نظام ألوان ثلاثي. |
Keller gittikçe azıyor... ve O'Reily'de Cyril ve Andy'le üçlü takılmaktan bahsediyor. | Open Subtitles | كيلَر يشعرُ بالإثارَة و أورايلي كانَ يتحدَّث عَن جِنس ثلاثي معَ سيريل و آندي |
Tecrübelerime göre, kataloğumuzdaki en değerli ürün üçlü etkili deterjan. | Open Subtitles | من خلال خبرتي فإن القيمة الأفضل في مجموعتنا هي : منظف الغسيل ثلاثي الفعالية |
Ne dersin, ilk üçlü dev doktor denememizi yapalım mı? | Open Subtitles | ما رأيك أن نقوم بطبيب عملاق ثلاثي لأول مرة؟ |
Cinsel yolla bulaşan hastalıkları sorduğumda birkaç ay önce üçlü ilişki yaşadıklarını kabul ettiler. | Open Subtitles | سألت عن الأمراض الجنسية و اعترفا أنهما اشتركا بجنس ثلاثي منذ أشهر |
"Spa Üçlüsü Joan'a sperm verdi." Meşhur olacağız. | Open Subtitles | "يَعطي ثلاثي حمام معدني jizz إلى جوان." نحن سَنَكُونُ مشهورينَ. |
Örneğin, tiroit ve onun ürettiği iki hormon olan triiyodotironin ve tiroksin. | TED | فلنأخذ على سبيل المثال الغدة الدرقية والهرمونين الذين تنتجهما، ثلاثي يود الثايرونين والثيروكسين. |
NCIS - 11x10 Devil's Triad | Open Subtitles | الحلقة العاشرة من الموسم الحادي عشر الحلقة بعنوان : ثلاثي الشر تاريخ بث الحلقة 10 ديسمبر 2013 |
Bu bir üçleme değil mi? | Open Subtitles | انتظري , هذا ثلاثي , أليس كذلك ؟ |
Yani Üç-X olduklarını başından beri biliyordun. | Open Subtitles | إذًا، كنتِ تعرفين أنّهم أكس - ثلاثي طوال الوقت. |
Konumlandırılmış bir tripod yerine... beni izleyen bir kamerayla... senaryoyu daha rahat anlatabilirim. | Open Subtitles | وبواسطة كاميرا متحركة بدلا من تثبيتها على حامل ثلاثي يصبح بمقدوري حكاية السيناريو بشكل أيسر |
Özür dilerim, senin Triple G olduğunu sanmıştım. | Open Subtitles | أَنا آسفُ، إعتقدتُ بأنّك كُنْتَ ثلاثي جي . |
Eğer bu doğru ise, bildiğimiz gerçekliğin o bilginin sadece holografik bir izdüşümü olması mümkün. | TED | لو أن هذا حقيقي، فمن المحتمل أنّ الواقع كما نعاينه هو مجرد إسقاط ثلاثي الأبعاد لتلك المعلومات. |