"جَعْل" - Translation from Arabic to Turkish

    • yapmak
        
    Ve şimdi işleri düzgün yapmak için birilerine ihtiyacımız var. Open Subtitles نعم، الآن هناك أكثر من اللازم إلى، جَعْل الأشياء صحيحة
    Böylesi şirin bir çocuk yapmak yaşamak için yeterli bir sebep olmalı. Open Subtitles جَعْل الطفل سعيد قَدْ يكُونُ سبباً للحياه.
    Ama bütün gün şekerleme yapmak gibisi yok. Open Subtitles لَكنَّه لا شيءُ مثل جَعْل الأشياء الجيدةِ طِوال النهار.
    Bak, Christian, ya işimizi bir numara yapmak konusunda ciddi olmalısın, ya da daha fazla tutunamayız. Open Subtitles النظرة، كريستين، أمّا أنت جدّي حول جَعْل الأوّلِ ممارستِنا، أَو نحن لَنْ نَبْقى.
    Beckett ile anlaşma yapmak istiyorsan, edeceğim teklife ihtiyacın olacak. Open Subtitles إذا تُريدُ جَعْل a يَتعاملُ مع Beckett، تَحتاجُ الذي أَعْرضُ.
    Merhaba Raymond, bebek yapmak ister misin? Open Subtitles مرحباً، رايموند. أردْ جَعْل a طفل رضيع؟ أوه، حقاً، راي؟
    Şöyle kusurlar ki hile yapmak, küfürlü konuşmak rakibin eline bakmak kızları ayartmak yasaklanmıştır En önemlisi: Open Subtitles مخالفة مثل غَشّ، يَتكلّمُ لغةً كريهةً جَعْل مشهد إغْراء gals ممنوع الأكثر أهميةً:
    Tamamen kendimi sizin gözlerinizde yeniden tutarlı yapmak içindi ve bunu evrimin bir yalan olduğunu söyleyerek yapacağım! Open Subtitles الآن، هذا كلّ شيء عن جَعْل نفسي موثوق في عيونِكَ ثانيةً، وسَأعْمَلُ ذلك مِن قِبل إعتِراف بذلك التطورِ...
    Porto şarabı yapmak. Open Subtitles جَعْل الميناءِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more