Koşmak için uzun bir mesafe onun için bile uzun. | Open Subtitles | ،إنّها مسافة كبيرة للركض حتّى بالنسبة لها |
Yol boyu tek kelime etmedin ve bu senin için bile fazlaydı. | Open Subtitles | لم تقل كلمة واحدة في طريقنا إلى هنا، حتّى بالنسبة لك ذلك هادئ |
Bu büyük bir hamle, bizim için bile. Ve piyasayı büyük hamleler konusunda tekelimize aldık. | Open Subtitles | هذه خطوة هائلة حتّى بالنسبة إلينا، علمًا بأنّنا محتكري الخطوات الهائلة. |
Bu büyük bir hamle, bizim için bile. Ve piyasayı büyük hamleler konusunda tekelimize aldık. | Open Subtitles | هذه خطوة هائلة حتّى بالنسبة إلينا، علمًا بأنّنا محتكري الخطوات الهائلة. |
Bir terapiste göre bile bana oldukça düşmanca geldi. | Open Subtitles | تبدو عدائيّة حتّى بالنسبة لطبيبة نفسيّة واثقة بأنّ ثمة أمور بماضيك لا ترغب بالحديث عنها |
Bu onun için bile çok aşağılık bir şey. Sana zarar vermek? | Open Subtitles | حسنٌ، هذا قانون جديد حتّى بالنسبة له، إيذاءك؟ |
Senin için bile biraz aşağılık değil mi? | Open Subtitles | ألا يبدو الأمر تافه قليلا حتّى بالنسبة لك ؟ |
- Bu yaptığın senin için bile saçmaydı. | Open Subtitles | ذلك كان سلوكًا سخيفًا حتّى بالنسبة إليك. |
Bu benim için bile fazlasıyla kötü. Ayrıca çok da gereksiz. | Open Subtitles | وبئس الفعل، حتّى بالنسبة إليّ، وغير ضروريّ بالمرّة. |
Bu durum siz ikiniz için bile çok klişe. | Open Subtitles | هذا أمرٌ مُبتذلٌ للغاية حتّى بالنسبة لكما أيُّها المُغفّلين. |
Bir cerrah için bile fazla yoğun bir program değil mi? | Open Subtitles | الآن ، حتّى بالنسبة للجرّاح ألا يمكنكِ القول أن جدول الأعمال ذلك مرهق ؟ |
Kaptan Mikropenis'i böylesine normal boyutlardaki bir ekipmanla ilgilenmesi için göndermek benim için bile fazla acımasızca olur. | Open Subtitles | هذا منتهى القسوة، حتّى بالنسبة لي |
İtiraf etmem gerek, bu benim için bile biraz fazla sapıkça kaçtı. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}،عليّ أن الأعترف، حتّى بالنسبة إليّ فإنّ ذلك يبدو غريباً بعض الشيء. |
Bu senin için bile saplantı. | Open Subtitles | إنّ هذا أمرٌ هَوَسيّ، حتّى بالنسبة لكَ. |
Senin için bile çok çaresizceydi. | Open Subtitles | هذا شعور اليأس، حتّى بالنسبة لك |
Bu senin için bile kötü anne. | Open Subtitles | انصت، هذا سيء يا أمي، حتّى بالنسبة لكِ. |
Bunu söylediğine inanamıyorum. Masuka için bile çok fazlaydı. | Open Subtitles | لذا لا أصدّق أنّه قالها، حتّى بالنسبة لـ(ماسوكا)، لقد كان كثيراً جدّاً |
Benim için bile. | Open Subtitles | حتّى بالنسبة لي |
Yani normal boyutta bir insana göre bile. | Open Subtitles | وأعني حتّى بالنسبة لإنسان طبيعي الحجم. |
Yeraltı Dünyası'na göre bile bayağı ölü bir yer burası. | Open Subtitles | {\pos(190,200)}عجباً، حتّى بالنسبة للعالَم السفليّ المكان ميت هنا |
Bu sana göre bile bayağı kaçtı, Tom. | Open Subtitles | -هذه دناءة حتّى بالنسبة إليكَ، (توم ) |