Senin bu işlere tekrar girmen akıllıca mı emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكدة اذا كان امرا حكيما هو لجعلك تعود للعمل |
Bence bölük komutanımız çok akıllıca bir karar aldı komutanım. | Open Subtitles | اعتقد ان قائد السرية اخذ قرار حكيما سيدي |
bilge bir adam zamanında demiş ki din olmadan bilim, eksiktir. | Open Subtitles | أنت تعرف رجل حكيما ذات مرة قال العلم دون الدين أعرج. |
bilge bir insandı doğru ama aynı zamanda harika bir espri anlayışı vardı. | TED | كان حكيما , لكنه كان يمتلك أيضا حس فكاهي رائع |
Hikâyelerde anlatıldığı kadar akıllı değilsiniz öyleyse. Tablo, hayal edebileceğinizden çok daha büyük. | Open Subtitles | إذا، فأنت لستَ حكيما كما تحكي القصص لأن الصورة أكبر مما تتخيل |
Burada kendinizi kasarak, parası ödenmiş avukatınızı beklerken, kendinizi çok akıllı zannediyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | ستبقى هنا مُلتزِمًا به تنتظر محاميك تظن نفسك حكيما ، أليس كذلك ؟ |
Seni küçük hödük! Benim yeterince Zen olmadığımı mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | ايها الصغير هل تعتقد انني لست حكيما بمايكفي |
Bunun değerini duymuştum, ama iyi giyinmeyi akıllıca buluyorum. | Open Subtitles | لا أفهم أعرف ذلك بشجاعة ولكن في مثل هذه الملابس لا أستطيع أن أكون حكيما. |
Max, olası tek potansiyel iş sözleşmemizi yok etmenin ne kadar akıllıca olduğunu bilemiyorum. | Open Subtitles | ماكس ، لا اعلم الى اي مدى كان تصرفا حكيما مفجّرة وسيلتنا الوحيدة لاكمال المشروع |
İyi kullanacağımdan emin olabilirsin. Sen de benim hediyemi akıllıca kullansan iyi olur. Şimdi çık git buradan. | Open Subtitles | وسوف أستخدمه جيدا، وستكون حكيما لو فعلت نفس الشئ بهديتي لك والآن أخرج من هنا. |
Rus kadınlarına aşık olmamanız akıllıca olur. | Open Subtitles | ستكون حكيما بعدم حبك لامرأة روسية , أتعلم؟ |
Onu böyle reddetmek akıllıca mıydı sence? | Open Subtitles | هل كان ذلك حكيما ؟ اقفاله موضوعه هكذا ؟ |
Eğer lordun bilge olduğunu düşünüyorsan, | Open Subtitles | إن كنتَ تعتقد أن تصرف الأمير كان حكيما ؛ |
Merlin, bana bilge olmayı, acele etmemeyi öğretecek misin? | Open Subtitles | مرلين, هل ستساعدني لأكون حكيما, و ليس لاكون طائشا |
Eğer bir ahmak, ahmaklığında ısrar etseydi, bilge olurdu. | Open Subtitles | الحمق الذي لا يزال قائما في حماقته سوف يصبح حكيما |
O zaman bu zaman Kralımın sözünü ettiği şu esrarlı zaferi düşünürüm de zaman onun ne denli bilge olduğunu kanıtladı. | Open Subtitles | فكرت طويلا فى كلمات ملكى عن النصر والزمن أثبت إنه كان حكيما |
Dünyaya dair metinler okumak ölünceye dek devam eder ama kimse bilge haline gelmez. | Open Subtitles | الجميع يقرأ الكلمات في جميع انحاء العالم التي تؤدي للموت لكن لا احد يصبح حكيما |
akıllı bir insan değilim ama Khali, bütün yaşanalardan sonra, onun için bir anlamın kalmadı. | Open Subtitles | أنا لست حكيما ولكن حالة واحدة درست إيقاف إراقة الدماء، هذه الحياة مرة واحدة فقط. |
Elbette, bir olay olduktan ve başımıza geldikten sonra ders alarak daha akıllı davranırız. | TED | بالطبع بعد الحادثة يكون الانسان حكيما |
Umarım dedikleri kadar, akıllı, mükemmel tanrısınızdır. | Open Subtitles | -اتمنى ان تكون حكيما و رائعا -مثلما قالت الالهة عنك |
Zen olsun! | Open Subtitles | كن حكيما |
Çok akılıca bir karar verdiniz. | Open Subtitles | لقد اتخذت قرارا حكيما |
Onları ya da beni yargılarken kişisel kan davanın gözünde bulut oluşturmasına izin vermezsen akıllılık edersin. | Open Subtitles | ويجب أن تكون حكيما بأن لا تدع حقدك الشخصي يشوّش حكمك لهم أو لي. |