| Onu bize akşam yemeğine davet etsem olur mu acaba? Aman et, et! al da doyur onu! | Open Subtitles | ـ أتسائل, هل يمكن أن أن أدعوه للعشاء عندنا ـ طبعا, أفعلى,أفعلى ,خذيه بعيدا وأطعميه |
| Tamam, bunu dişleri çok erken çıkan birinin tavsiyesi olarak al aşık olmak bir erkek ve kadını, fantastik bir gizeme doğru... | Open Subtitles | حسنا خذيه من شخص لديه من أوائل حياته الوقوع في الحب سر رائع |
| sadece al ve bekle, ve açabilirsin... yeni yıl arifesinde. | Open Subtitles | خذيه وتمسكي به جيداً وافتحية ليلة رأس السنة |
| Gelen bileyciyse onu arka tarafa götür. | Open Subtitles | اووو هل هذا الذى يشحذ السكاكين خذيه الى الباب الخلفى |
| Onu al ve yatak odasına gidin haydi. | Open Subtitles | خذيه لغرفة النوم وابقيا هناك , مفهوم ؟ افعليها |
| al bunu, böylece tanrınla biraz daha değerli zaman geçirmiş olursun. | Open Subtitles | خذيه لكي يعطيك المزيد من الوقت الثمين مع إلهك |
| Başı derde girmeden git onu al ve yukarı çıkar. Tamam mı? | Open Subtitles | فقط اذهبي واحضريه, خذيه للاعلى قبل ان يقع بمشاكل, مفهوم؟ |
| 70 e 30 demek istemiştim. Lütfen. Lütfen hepsini al. | Open Subtitles | أعني بنسبة 70 إلى 30، أنا سعيد بالـ 30 أرجوك، أرجوك خذيه كله |
| Dünyada sahip olduğum her şey bu kadar. al. Senin olmasını istiyorum. | Open Subtitles | هذا كل ما أملك في العالم، خذيه أريدك أن تحضي به |
| Sen al. Sadece... bir hayır kurumuna falan ver. | Open Subtitles | خذيه أنتِ ، أعطيه المؤسسات الخيرية فحسب أو ماشابه |
| Hostesle konuşmanı duydum al ve ailene haber ver. | Open Subtitles | . لقد سمعتك تتحدثين مع المضيفة . خذيه واتصلي بالمنزل |
| al şunu ve diğer yavruların yanına götür! | Open Subtitles | ''خذيه بعيداً، واحبسيه مع الصغار الآخرين'' |
| Kitabı al ve bulduğun moloz yığınına geri göm. | Open Subtitles | خذيه و ادفنيه في بقايا الحساء الذي وجدته فيه |
| Çok şiddetlidir. Eğer varsa biraz şekerle al. | Open Subtitles | إنها مريرة للغاية، خذيه بالسكر لو كان لديكِ |
| Telefonu al pencereye gel, ve dışarı bak. | Open Subtitles | احملي الهاتف، خذيه إلى النافذة، وأنظري للخارج. |
| Hayali gitardasın. al onu. | Open Subtitles | إلى مستودعاتهم أنتِ على الجيتار الهوائي، خذيه |
| al onu. Ve şu eldivenleri giymeni istiyorum. | Open Subtitles | خذيه, واريدك ان تلبسى هذه القفازات |
| - Evet, sen onu kampa götür. Ben o yabandomuzunu avlayacağım. | Open Subtitles | أجل، أنت خذيه إلى المخيم وأنا سأصطاد ذلك الحيوان |
| Onu aşağıya götür ve biberonu ısıt. | Open Subtitles | فقط خذيه إلى المطبخ وسخنيله زجاجةمنالحليب. |
| alın, mavi kurdeleyi buna bağlayın ve... odanızın anahtarının durduğu yere koyun. | Open Subtitles | مربوط بشريط أزرق. خذيه.. إصعديو اربطيالشريطالأزرقبه... |
| Onu eve götürün ve kendine zarar vermediğinden emin olun. | Open Subtitles | خذيه الى البيت و تأكدي بأنه لن يؤذي نفسه |
| Evet, alabilirsin. Ne yaparsan yap. Dama oynamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | بالتأكيد خذيه , مهما يكن أنا أحاول لعب الداما |