"خلفيات" - Translation from Arabic to Turkish

    • geçmişleri
        
    • arka
        
    • geçmişini
        
    • geçmişlerden
        
    • geçmiş
        
    • geçmişi
        
    • geçmişlere
        
    • geçmişlerini
        
    • geçmişlerine
        
    • geçmişe
        
    Güçlü ve farklı geçmişleri olan bağımsız kızlar da arkadaş olabilir. Open Subtitles إنهن فتيات قويات ومستقلات من خلفيات مختلفة يمكنهن البقاء صديقات
    Ne yani, sadece farklı geçmişleri var diye birbirlerine aşık olamayacaklarını mı söylüyorsun? Open Subtitles فقط لأن لديهما خلفيات مختلفة؟ أتظنين أنهما لا يمكنهما أن يكونا عاشقان؟
    Benzer resimler gerçekten de benzer arka planlara, benzer yüz açılarına sahip hatta bazılarında dilleri dışarıda. TED الصور المشابهة ذات خلفيات متماثلة بنفس إتجاهات الوجوه بل بعضهم كان بلسانه إلى الخارج
    Kişisel asistanlık insanların geçmişini araştırma konusunda hiçbir şüpheyi barındırmamayı gerektirir. Open Subtitles ، وظيفة المساعد الشخصي تتطلب عدم وجود شكوك حول خلفيات الناس
    Benim gibi düşünmeyen, başka fikirleri olan ve farklı geçmişlerden gelen kişilerle iletişim kurdum. TED تفاعلت مع العديد من الأشخاص الذين لم يكونوا مثلي. أشخاص يمتلكون أفكارًا مختلفة وجاءوا من خلفيات فكرية مختلفة
    Ailenin il dışına çıktığını bilen herkesle ilgili geçmiş araştırması yaptım. Open Subtitles أجريتُ فحص على خلفيات جميع من عرفوا أنّ العائلة ستكون خارج المدينة.
    Şüphelimizin, biyolojik ve kimyasal savaş geçmişi var. Open Subtitles المشتبه به الذي لدينا له خلفيات في الأمراض البيوكيميائية
    Farklı ailevi geçmişlere, farklı tecrübe ve psikolojilere sahibiz. TED نحن نملك خلفيات عائلية مختلفة، خبرات مختلفة، ونفسيات مختلفة.
    Evet, detaylı raporlarımız var ama evdeki ekibin geçmişlerini yeniden gözden geçirmeliyiz. Open Subtitles نعم .. لدينا تقارير مفصلة لكن يجب ان نعاود التأكد من خلفيات امن له علاقة المنزل
    Farklı bir geçmişleri, farklı idealleri ve arkadaşları var. Open Subtitles لديهما خلفيات مختلفة ومفاهيم مختلفة وأصدقاء مختلفون
    Kurbanların geçmişleri ve özellikleri benziyor. Open Subtitles و ضحاياه يتشاركون خواص متشابهه و خلفيات متشابهه
    Yüzeysel bakarsan farklı geçmişleri olan ve arkadaş olma ihtimalleri bulunmayan bir grup insanız. Open Subtitles أترى على السطح الخارجي نبدو كمجموعة من الناس من خلفيات متنوعة أصحوا أصدقاء غير متوقعين
    Mütevazı geçmişleri olan fakat potansiyelli ve zeki kadınlar için. Open Subtitles لنساء من خلفيات متواضعة لكن نساء ذكيات ذوات قدرات
    Bu yüzden bizleri yani farklı geçmişleri ve uzmanlıkları olan bir grup insanı işe aldılar. Open Subtitles ولذلك قُمنا بتعيين فريق من أشخاص ذوى خلفيات مختلفة بتخصصات مختلفة
    Bu yerler, tablolarının arka planlarına karşılık geliyor. Open Subtitles تتطابق هذه المواقع مع خلفيات في لوحاتها.
    Elit eğitim kurumlarında, pozitif ayrımcılık azınlıkların varlığını artırabilirken; daha zengin arka plana sahip, farklı ırklardan gelen çalışkan insanlar için de bir dezavantaj olacağını düşünüyordu. TED بينما يمكن للعمل الإيجابي تقوية حضور الأقليات في معاهد النخبة التعليمية، أحست أن ذلك قد يؤثر على المجتهدين من السلالات المختلفة من خلفيات أغنى.
    Nihayetinde geçmişinize bakarsak sivilce suratlı aşçıların geçmişini araştırmak biraz çocuk işi kalıyor. Open Subtitles لتاريخك لتقوم بفحص خلفيات لطهاة ذوي بثرة على وجوههم يبدو لي أمراً مبالغاً
    O kasetleri Washington'a gönderdik ve aranan suçluların geçmişini arayıp durdular. Open Subtitles وكانوا يبحثون فى خلفيات الرجال المطلوبين
    Yani, kadını seviyordu ama çok farklı geçmişlerden geliyorlardı. Open Subtitles أعني، لقد أحبها ولكنهما أتيا من خلفيات اجتماعية مختلفة
    Çok farklı geçmişlerden, inançlardan ve kuşaklardan insanlar Fransa Pireneleri'nden, İspanya'nın 800 kilometre kuzeybatı yakasındaki Santiago de Compostela'ya kadar olan bu yolu bin yıldan fazla zamandır yürüyor. Open Subtitles الناس من خلفيات مختلفة من الأديان والأجيال فقد قطعت الطريق من هنا في جبال البرانس الفرنسية إلى سانتياغو دي كومبوستيلا
    Kabul görüşmesi oldu, ancak neden ve koşulları dikkate alamazsınız, sadece basit geçmiş taraması yaparız. Open Subtitles لكنهم لم يدخلوا في تفاصيل المسببات والأوضاع إنها خلفيات أساسية فقط
    Çiftler genellikle zor bir geçmişi olan çocukları evlat edinmek istiyor. Open Subtitles يتطلع الأزواج إلى تبني أطفال يعلموا بشأنهم غالباً ما يكونوا مُنتمين إلى خلفيات صعبة
    Şüphelinin muhtemelen terk edilme sorunları var, o yüzden bunu yansıtan geçmişlere de bak. Open Subtitles و الجاني لديه مشاكل من الهجر لذا ابحثي عن خلفيات تعكس ذلك
    O, olası müşterilerinin geçmişlerini araştırmaz, Ve bende.. Open Subtitles لا تقوم بدراسة خلفيات خلفيات من اشتروا لوحاتها، ولا أنا
    Ayrıca tüm çalışanların geçmişlerine de bakalım. Open Subtitles ودعونا أيضاً نجري بحثاً حول خلفيات جميع الموظفين لديهم
    Ve boyanan binalar, bir arada duran, çok farklı geçmişe sahip insanları anlatan bir bölgedeki mimarı eserler olabilirdi. TED وستصبح المباني المطلية بمثابة منحوتات على أرض الطبيعة تتحدث عن اُناس ذوي خلفيات مختلفة جدًا وقفوا سويًا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more