Bazı seçimler yaptım Peder. İnsanların hayatlarını tehlikeye sokan kötü seçimler. | Open Subtitles | اتخذتُ خيارات يا أبتاه، خياراتٍ فظيعة مع أشخاصٍ حياتهم على المحك |
Ne? Akıllı finansal seçimler yapmalarına yardım etmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أحاول مساعدتهما باتّخاذ خياراتٍ ماليّةٍ ذكيّة. |
İnsanlar farkli seçimler yapmis ve... Ve dolayisiyla farkli durumlara gelmisler. | Open Subtitles | اتّخذ الناس خياراتٍ مختلفة فانتهى بهم المطاف في أماكن مختلفة |
Haklısınız. Harika isimler seçmişsiniz. | Open Subtitles | إنّكَ مُحقّ، هؤلاء خياراتٍ رائعة. |
Haklısınız. Harika isimler seçmişsiniz. | Open Subtitles | إنّكَ مُحقّ، هؤلاء خياراتٍ رائعة. |
Pek de seçeneğim yok ama, değil mi? | Open Subtitles | لا أملك خياراتٍ كثيرة أليس كذلك؟ |
İnsanlar farklı seçimler yapmış ve... Ve dolayısıyla farklı durumlara gelmişler. | Open Subtitles | اتّخذ الناس خياراتٍ مختلفة، فانتهى بهم المطاف في أماكن مختلفة. |
Ama o farklı bir şey. O kader. Başkalarının yaptığı seçimler değil. | Open Subtitles | لكن هذا مختلف، إنه القدر هذه ليست خياراتٍ اتخذها آخرون. |
"kötü, kötü seçimler, k-k-kötü, k-kötü seçimler" | Open Subtitles | خياراتٍ سيئه خـ.. خـ.. خــ خياراتٍ سيئه " |
Hâlâ yanlış seçimler yapan bir adamsın. | Open Subtitles | ما زلتَ الرجل الذي يتّخذ خياراتٍ خاطئة |
Ama sonra fark ettim ki artık buradayım ve şu anda tek yapabileceğim yeni seçimler yapmak. | Open Subtitles | لكنّي أدركت بعد ذلك أنّي هنا الآن... وكل ما يمكنني فعله الآن هو اتخاذ خياراتٍ جديدة. |
İnsanlara iç dünyamızı açıp açmama konusunda hepimiz seçimler yaparız. | Open Subtitles | -كلّنا يتخذ خياراتٍ حول مُشاركتنا للناس . |
Bak Remy, o bazı kötü seçimler yaptı. | Open Subtitles | انظري (ريمي).. لقد إتخذ خياراتٍ خاطئة |
Ben de baktım, ve üç seçeneğim vardı. | Open Subtitles | إذاً فقد نظرتُ إلى الأعلى ولم أرى أمامي سوى "٣" خياراتٍ |