Hayır, veremem. Burda olduğum sürece, gelişmeler benim kontrolüm dışında. Üzgünüm. | Open Subtitles | لا، لا استطيع، ما دمت هنا أنها خارج سيطرتي، أنا آسف |
İşin aslı, yakılmış olduğunuz sürece hiç bir yere gidemezsiniz. | Open Subtitles | خلاصة القوم ما دمت مطرودا فأنت لن تذهب لأي مكان |
Ona, KGB'nin Rusya'dan ayrılmana izin verdiğini ve benimle evli kaldığın sürece onlar adına ABD'de casusluğa devam ettiğini söyleyecek miyiz? | Open Subtitles | وهل نخبره أنّ الكي جي بي سمحت لك بمغادرة روسيا. وزواجك بي ما دمت مستمر في التجسس لصالحهم في الولايات المتحدة؟ |
Biliyorum bu kadar alçaldığım için beni suçlayacaksın, ama bu evliliği durdurduğum sürece ne düşündüğün hiç önemli değil. | Open Subtitles | أعرف أنك سوف تحتقرينني لأنني قد انحدرت إلى هذا المستوى لكن لا يهم ماذا ستظنين بي ما دمت سوف أمنع زواجك منه |
Madem giremeyeceğim, ne bağırıp çağırıyorsun? | Open Subtitles | ولماذا كل هذا الصراخ ما دمت لا أستطيع دخول الحمّام؟ |
Elçilik çalışanı olduğun sürece seni tutuklayamazlar. | Open Subtitles | لا يمكنهم اعتقالك ما دمت موظف في السفارة |
Topraklarımızdan geçmenizin hiçbir mahsuru yok, barış içinde geldiğiniz sürece. | Open Subtitles | يمكنك أن تعبر أراضينا ما دمت قطعة واحده. |
Bu dünyada yaşadığım sürece... | Open Subtitles | ما دمت حيَّاً على هذه الأرض لا شيء سَيَآْذيك أبداً |
Oraya vardığınız sürece, ne halt ederek vardığınızın önemi yoktur. | Open Subtitles | لا يهم كيف تصل إلى هدفك ما دمت تصل إلى هدفك |
Ben para kazandığım sürece bu ailenin endişelenmesi gereken bir şey yok. | Open Subtitles | ما دمت أتمتّع بالقدرة على العمل فلا خوف على أسرتنا. |
— Sadece ümit edebiliriz. Sanırım kafandaki çantayı çıkarmadığın sürece daha iyi olacağız. | Open Subtitles | آمل ذلك، أفترض أنّ علاقتنا جيّدة ما دمت تُبقي الكيس على رأسك |
Bebeği taşıdığım sürece... bana ihtiyacınız var. | Open Subtitles | أعرف بأن الأمر طويل، وما دمت أحمل هذا الطفل |
Ama ben olduğum sürece en iyi olamayacaksın. | Open Subtitles | لكن ما دمت انا حيا ستظل دوما بالمرتبة الثانية |
Yarın yarışmadığın sürece ona zarar vermeyi aklımdan bile geçirmem. | Open Subtitles | ما دمت لن تتسابق غدا لن احلم حتى بايذائها |
Hayatta olduğunuz sürece mahkemeye çağrılabilirsiniz. | Open Subtitles | تذكري أنه ما دمت حية ستحتاجين إلى المساعدة |
Hayatta kaldığın sürece insanlığın tek umudusun. | Open Subtitles | ما دمت على قيد الحياة سيحظى الجنس البشري بفرصة |
Olmadığım bir şey olmaya çalışmaktan kaçabildiğim sürece sorun değil. | Open Subtitles | ما دمت متهرباً من محاولة كوني شيئاً لست عليه |
- Cevap vermesini beklemediğin sürece olur. | Open Subtitles | مخبرتك هذه هل أستطيع التكلم معها ما دمت لا تتوقع أن ترد عليك |
Hoşça kal demediğin sürece sorun yok, daha beterlerinden kurtulan insanlar var. | Open Subtitles | ما دمت لن تودعيها بعض الأشخاص استيقظوا من حالات أسوأ |
Peki Madem başladın, neden gelip benden izin istiyorsun? | Open Subtitles | إذا لماذا تطلب مني التصريح ما دمت قد بدأت بالفعل؟ |
Yaşadığım müddetçe bir daha asla sarhoş olmayacağım. | Open Subtitles | لن أثمل بعد اليوم أبدا ما دمت حيا |
Sayın Başkan, umarım talebimi değerlendirirsiniz. Hâlâ vaktiniz varken. | Open Subtitles | سيدي، أتمنى أن تعيد التفكير في طلبي، ما دمت تملك وقتاً. |
Ama söz konusu olan ailen ya da çocuğunsa senin için hep kötü bir şeyler olacaktır, ta ki yoluna koyana dek. | Open Subtitles | ودائما سيكون على ما يرام، ما دمت في الطريق الصحيح |