"ذهبتي" - Translation from Arabic to Turkish

    • gittin
        
    • gittiğini
        
    • gidip
        
    • gittiniz
        
    • gidersen
        
    • gittiğin
        
    • gittikten
        
    • gitmiştin
        
    • gittiğinde
        
    • çıktın
        
    • bulundun
        
    • kayboldun
        
    • gitmişsin
        
    • gitmişsiniz
        
    İşler onlar için yanlış ilerledi, bir anda sen gittin ve, kimbilir neden ama yaşamları biraz kolaylaşmaya başladı. Open Subtitles الحياة كانت صعبه ولم يستطيعوا مواجهتها وفجأه أنتي ذهبتي ،لا أحد يعلم لماذا ولكن الحياة أصبحت حينها أكثر يسرًا
    Sırrımızı saklamaya karar verdiğimiz ilk gün ona gittin ve anlattın. Open Subtitles في نفس يوم إتفاقنا على الإحتفاظ به سرا, ذهبتي و أخبرتها
    Partiler, piknikler, barbeküler ve kilise pazarlarına gittin mi? Open Subtitles او هل يراك الاشخاص الشباب ؟ ذهبتي إلى أي حفلات،نزهات، حفلات شواء، او الاسواق الخيرية للكنيسة؟
    Senin çoktan Paris'e gittiğini sanıyorlar. Open Subtitles الجميع يظن أنك قد ذهبتي بالفعل إلى باريس
    Gerçekten etkilendim. Ciddi ciddi gidip onunla buluştun. Open Subtitles هذا شيء رائع منك انك ذهبتي فعلاً وقابلتيه
    Sen Barry ile ilk buluştuğunda, Vail'a gittiniz. Open Subtitles عندما قابلت باري للمرة الأولى ذهبتي إلى فيل
    Sen deli gibi çekip gidersen nasıl olsun? Open Subtitles كيف بحق الجحيم اعرف، وانتي ذهبتي مثل الإمرأةِ المجنونة؟
    Seni gördüğüme sevindim. Sınavdan sonra nereye gittin? Open Subtitles بالفعل انا سعيد لاني عثرت عليكي الى اين ذهبتي بعد الامتحان
    Ama beşinci gün, sen anneni görmeye gittin... o yüzden, o gün yine bir gün gibiydi. Open Subtitles اليوم الخامس الذي ذهبتي فيه لرؤية أمك ؟ بدا كأنه يوم كامل
    Dün akşam Raul'un ve Gusmaro'nun evine mi gittin? Open Subtitles ذهبتي إلى بيت راؤول بالأمس وإلى بيت غازمارو أيضاً، أليس كذلك؟
    Madem insanların seni görmesini istemiyordun, neden oraya gittin? Open Subtitles عزيزتي, إذا كنتي لا تريدين أحد أن يراك لماذا ذهبتي إلى التلفزيون؟
    Lionel'a gittin çünkü seni kendimden uzaklaştırdım Open Subtitles أنتي ذهبتي إلى ليونيل لأني دفعتك بعيداً عني
    İşe gittin, kimse kaybolmamış. Open Subtitles وعندما ذهبتي إلى العمل، لم تجدي أن هناك أحدا مفقودا
    Şimdi gidip eğlenmelisin. En son ne zaman sinemaya gittin? Open Subtitles ,والآن عليك أن تذهبي لتمرحي كما تعلمين متى كانت آخر مرة ذهبتي للسينما؟
    Bu adamla baloya gittin. Open Subtitles إذاً فقد ذهبتي لحفلة راقصة مع هذا الرجل.
    Zaten uykuya daldıysa gittiğini bile anlamayacaktır. Open Subtitles أعني، إن كان هو نائم، لن يعلم بأنكِ ذهبتي
    gidip kendin göz atabilirsin, eminim sorun olmayacak. Open Subtitles لو ذهبتي للتحقق بنفسكِ, انا متأكدة انه سيكون على ما يرام.
    Pek değil aslında. Doktora önce siz gittiniz. Open Subtitles .ليس كذلك، انتي ذهبتي الى الدوكتور اولا
    gidersen babam ve ben birbirimizi öldüreceğiz. Open Subtitles كما ترين لو أنك ذهبتي فأنا ووالدي سنقتل بعضنا
    Birlikte gittiğin hükümetten o adamların kafana bir şey koyduklarını söylemiştin. Open Subtitles هولأك الناس من الحكومه عندما ذهبتي معهم قلتي انهم وضعو شيء برأسك
    Sen yatmaya gittikten sonra, bir saat boyunca masum bir adamın kanının olay yerine nasıl geldiğini anlamaya çalıştım. Open Subtitles بعد أن ذهبتي إلي السرير قضيت بعض الوقت أحاول أن أتوصل لكيفية وصول دم رجل برئ إلي مسرح جريمة
    Sabah seninle konuşmak istedim ama çoktan gitmiştin. Open Subtitles لقد اردت ان اتحدث معك هذا الصباح لكنك ذهبتي
    Sen psikolojini düzeltmeye gittiğinde ben bu ikisiyle burada tıkılıp kaldım. Open Subtitles هل تعلمين لقد كنت عالقه هناك مع هؤلاء الاثنيـن عندما ذهبتي تبحثين عن حالتك النفسيه
    Dışarıya çıktın, salıncağa oturdun ve ben de sana battaniye getirmeye gittim çünkü sen o katatonik, tuhaf yerden ayrılmayı reddettin. Open Subtitles لقد ذهبتي للخارج و جلستي على الأرجوحة و ذهبت أنا للداخل لأحضر الغطاء لأنكِ رفضت الدخول و كنتِ في حالة غريبة
    - Tahiti'de bulundun mu? Open Subtitles هل سبق أَن ذهبتي إلي تاهيتي ؟ _ كلا _ أنا سآخذك هناك ..
    Nereye kayboldun? Open Subtitles إلى أين ذهبتي ؟
    Duyduğuma göre bu sabah okul psikologunu görmeye gitmişsin. Open Subtitles سمعت أنك ذهبتي إلى الطبيبة النفسية الخاصة بالمدرسة هذا الصباح
    Hastaneye gitmişsiniz. İyi misiniz? Open Subtitles لقد سمعت انك ذهبتي الى المستشفى ، هل انت بخير ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more