Tanrım, merhamet göster. İşte kadınlar böyle çaresizleşiyor. | Open Subtitles | الرّب عنده رحمه هذا السبب الذي يجعل النساء ملخبطات |
Bu tasarlanmış bir cinayetti ona merhamet gösterilmeyecek. | Open Subtitles | و كان هذا قتلاً مع سبق الإصرار و الترصد و لن تأخذنا بها أي رحمه |
Bazı insanlar öldürmek derken, bazıları merhamet derler. | Open Subtitles | حسنا,ما يسمونه بعض الناس جريمه قتل, اخرين يسمونه رحمه |
Ailelerin yanından küçük kızları kaçırıp içlerinde iyiliğin zerresi kalmayana kadar acımasızca cezalandırıyorlar. | Open Subtitles | يخطفونهم وهم بنات صغار من عوائلهم، يعاقبونهم بدون رحمه |
Bir çoğundan daha iyiyim. Sürekli bu kadar acımasız olmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | انا ابذل وسعي اكثر من المعتاد ليس عليكي ان تكوني بلا رحمه طوال الوقت |
Allah rahmet eylesin. | Open Subtitles | رجل ميّت، رحمه الله. |
Çocuğu ararken merhamet göstermeyin, | Open Subtitles | ولا تكونون ذو رحمه .أثناء بحثكم عن الطفل |
İşbirliği yapanlara merhamet gösterilmiyordu. | Open Subtitles | ...أما بالنسبه للأفراد من المتعاونين فلا رحمه... |
merhamet göstermememiz gerektigi asilaniyordu. | Open Subtitles | -كان علينا أن نفهم ،أن علينا التصرف بدون رحمه. |
O canavar bu kadınlara merhamet göstermedi | Open Subtitles | هذا الوحش لم يبدي رحمه لهؤلاء النساء |
Kurallarımı biliyorsun. Sıçanlara merhamet göstermem. | Open Subtitles | تعرف قاعدتي لا تظهر اي رحمه إلى الجرذان |
- merhamet yok. Seni de yakalayacağım! | Open Subtitles | لايوجد رحمه , اخذت الكاهن وسآخذكم ايضًا |
Bu merhamet gerektirirdi ama bunun yerine sen beni canavara dönüştürdün. | Open Subtitles | هذا يعد رحمه منك بدلاً من ذلك جعلتِ مني وحشاً- "كلانا وحوش "بارناباس- |
Bu merhamet gerektirirdi ama bunun yerine sen beni canavara dönüştürdün. | Open Subtitles | هذا يعد رحمه منك بدلاً من ذلك جعلتِ مني وحشاً- "كلانا وحوش "بارناباس- |
Kaybedenlere merhamet yok. | Open Subtitles | ولا رحمه للخاسرين |
Rehberler ondan nefret ediyor ve diğer çocuklar da onu acımasızca eziyorlarmış. | Open Subtitles | المستشارين كرهوه,والاطفال كان يتنمرون عليه بلا رحمه |
Ve hayat yalancıları kim olduğuna bakmaksızın acımasızca cezalandırır. | Open Subtitles | والحياه تعاقب الكاذبين بلا رحمه |
Tamam biliyorum ama mesela ben lisedeyken erkekler acımasız şekilde popomla dalga geçerlerdi. | Open Subtitles | حسنا, بالطبع و لكن عندما كنت في دراستي الثانويه اعتاد الشباب ان يضايقوني بلا رحمه بسبب مؤخرتي. |
Allah rahmet eylesin. - Öldü mü? | Open Subtitles | رحمه الله |
Aslında mücevher işindeydi. İlk kocam. Huzur içinde yatsın. | Open Subtitles | زوجى الأول رحمه الله كان يعمل فى مجال المجوهرات |
Bize bu silahları buldu. Ve acımadan öldürür. | Open Subtitles | لقد احضرت لنا هذه الاسلحه وتقتل بدون رحمه |