"سأرحل" - Translation from Arabic to Turkish

• gidiyorum
• gideceğim
• giderim
• ayrılıyorum
• çıkıyorum
• gideyim
• terk
• gideceğimi
• gitmem
• ayrılacağım
• gitmeliyim
• gitmiş olacağım
• çıkacağım

- ne yapmamı istiyorsan onu yaparım - ben başkasıyla gidiyorum
أخبرني ماذا تريدني أن أفعل وسأفعل ما تريد سأرحل مع اُخرى

Yeni okul çalışmaları için Etyopya'ya gidiyorum. Okulu Sana bırakıyorum.
سأرحل لاثيوبيا للعمل مدرسة جديدة من فنون الدفاع عن النفس.

Şimdi müsaadenizle buradan gidiyorum ve inşallah bir daha hiç dönmem.
والآن بعد إذنكما سأرحل من هذا المكان راجيًا عدم العودة مجددًا

Merak etmeyin, karaya ulaşınca çekip gideceğim, sizi rahatsız etmeyeceğim.
لا تقلقوا عندما نصل إلى وجهتنا سأرحل ولن أزعجكم أبداً

Katlanabildiğim sürece seninle kalırım ama yapamadığım zaman giderim.
سأبقى معك طالما أنّني أتحمّل هذا الأمر ولكن حينما أعجز عن ذلك، سأرحل حالاً

Buradan ayrılıyorum, seninle ya da sensiz, ama bir şeyi bilmeni istiyorum.
سأرحل عن هنا معك أو دونك ولكن أريد أن تعرف شيئاً

Nasıl oldu da girdiler? Ben de gidiyorum.
سأرحل أنا أيضاً أحزمي أمتعتي يا بريسي بسرعة

Hayır, eski dostum. gitmeliyim. Çok uzağa gidiyorum.
لا يا صديقى العجوز، يجب ان اذهب . انا سأرحل

Ben gidiyorum ve fikrimi değiştirmeye çalışma.
سأرحل ، يكفى ما جرى لي . لا تحاول إقناعي بالعدول عن رأيي

Telefonda söylediğim gibi bugün 9:30 treniyle Hokkaido'ya gidiyorum.
..كما ذكرتُ على الهاتف سأرحل إلى هوكايدو الليلة على قطار الساعة 09: 30

Vicdanımı rahatlattıktan sonra şimdi gidiyorum.
والآن بعد أن قلت ما في نفسي وإرتاح ضميري سأرحل

her şeye sıfırdan başlayabileceğim bir yere gidiyorum.
مارثا ، سأرحل بعيداً إلى مكان آخر لأبدأ من جديد

Hiç havamda değilim. Ben gidiyorum, ve senin de gitmeni arzu ediyorum.
أنا لست في حالة مزاجية سأرحل وأتمنى لك ان تغادر أيضا

- Hayır, gerek yok. Bir saat sonra Psikoloji dersim var. Şimdi gideceğim.
لا, لا بأس, لديَّ صف علم النفس بعد ساعة, لذا, انا فقط سأرحل.

Söz, birazdan gideceğim. Ama ilk önce sana bir çocuğum olduğunu söylemek istiyorum.
سأرحل على الفور، أعدك بذلك، ولكن أريد أن أخبرك أولاً أن لديّ طفلاً.

Benimle böyle konuşmaya devam edersen, şu kapıdan çıkıp gideceğim.
آبقى بالتحدث إلي هكذا، عندها سأرحل حالاً من ذلك الباب.

Eğer beş dakika içinde Duke'ü görmezsem giderim.
لو لم أرى الدوق خلال 5 ثوانى سأرحل من هنا

Güzel, benim de içime öyle doğuyor... ama 75.000 dolarımı denkleştirir denkleştirmez... giderim.
انا متفائل بشأن ذلك النادي أيضا لكن حالما أجمع 75,000دولار سأرحل

İngiltere'den ayrılıyorum. Brezilya'ya gitmeye karar verdim.
سأرحل من إنجلترا، عزمت أمري على الذهاب للبرازيل

Hafta sonunu dışarıda geçirmek için öğleden sonra çıkıyorum.
اجل سأرحل هذا العصر لقضاء عطلة نهاية الاسبوع

Pizzanız burada. En iyisi ben gideyim. O bölümü geçtik.
هاهي البيتزا خاصتك، سأرحل من الأفضل، لقد تجاوزنا تلك المرحلة!

Ama bunun, Berlin'i terk edeceğim anlamına geldiğini sanıyorsanız, yanılıyorsunuz!
لكن إذا اعتقدتم أن هذا يعنى أننى سأرحل عن برلين

Öldüğünden emin olmadan gideceğimi sanmıyordun, değil mi?
هل حقا كنت تظن أنني سأرحل دون أن أتأكد من أنك مت؟

Unutmuşum, bu sabah ilk ışıkla buradan ayrılıyorum, üzgünüm. Şimdi gitmem gerek.
ذهب عن بالي، سأرحل في أول صباح،للأسف، يجب أن أرتاح

Saat 6:00'da ayrılacağım için bu gece ön kayıt yapmayacağız.
لن نقوم بعمل التسجيل المبدئي الليلة لأنني سأرحل في السادسة

Çok fazla zamanımız yok. Ambrosia'yı almam gerekiyor, aksi takdirde gitmiş olacağım.
ليس لدينا الكثير من الوقت يجب أن أحصل على طعام الآلهة وإلا سأرحل إلى الأبد

Ben izne çıkacağım.
كلا , ربما سيستغرق وقت أطول سأرحل من هنا