"سأعلمك" - Translation from Arabic to Turkish

• öğreteceğim
• haber veririm
• öğreteyim
• sana söylerim
• sana bildiririm
• sana öğretirim
• haber vereceğim

Şimdi sana saban sürmeyi öğreteceğim ve sen de öğreneceksin.
الآن، سأعلمك كيف تحرث و لا بد أن تتعلم مفهوم؟

Evet, sana rendelenmiş limon kabuğuyla marine edilmiş lazanya yapmayı öğreteceğim.
الغداء ؟ نعم ، سأعلمك إعداد اللازانيا بنكهة الريحان و الليمون

Zamanım olunca ben kendim öğreteceğim, Joey.
سأعلمك بنفسي عندما يتسنى لي الوقت يا جوي

Her şeyi çift görmeye başladığımda, ilk sana haber veririm.
حسناً، سأعلمك أن كنت أرى الأشياء مضاعفة عندما أكتب مقالتي

Adli tıp, o el izlerini kocanızınkilerle eşleştirirse... haber veririm.
سأعلمك إن تطابق تقرير الطبيب الشرعي مع تلك بصمات زوجك.

Sana ilahiyat fakültesinde öğrendiğim bir numarayı öğreteyim. Helen'a bir bak.
سأعلمك خدعة صغيرة علمونا إياها في مدرسة اللاهوت

Peki. İlginç bir şey olursa sana söylerim.
حسنا , سأعلمك اذا حدث اي شيء مثير للاهتمام

Eğer ondan haber alırsam, sana bildiririm, Eğer sen bir şey duyarsan, evde olacağım.
إن عرفت شيئا عنه سأعلمك وإن عرفت شيئا سأكون فى المنزل

Sana balık tutmayı tuzak kurmayı öğreteceğim. Çok yakında iyi bir avcı olacaksın.
سأعلمك الصيد ونصب الشراك سوف تكون مثل أفضلهم

Bildiğim her şeyi sana öğreteceğim sen de bildiğin her şeyi bana öğreteceksin.
سأعلمك كل ماأعرفه وبالمقابل تعلمني كل ماتعرفه

Ne yapacağımı anlatayım sana ufaklık. Sana sipariş formu doldurmayı öğreteceğim.
تعال يا فتى سأعلمك كيف تملأ نماذج الشحن هذه

- Dikkatini ver, pelao. Sana Aztlán hakkında her şeyi öğreteceğim...
انتبه أيها الأحمق, سأعلمك كل شيئ بشأن أسلان

Ve başlangıç olarak sana ilk bisikletinle bisiklet sürmeyi öğreteceğim.
..وكبداية، سأعلمك كيفية ركوب دراجتك الأولى

Bay Hanner, şu anda burada size yemin ederim ki size bu "ihlal" sözcüğünün yeni bir anlamını öğreteceğim.
سيد هانر ، أعدك وأنت واقف هنا الآن بأنني سأعلمك معنى جديد إلى الكلمة إنتهاك

Peki, adli tıpdan yeni birşey öğrenirsem sana haber veririm.
حسناً، سأعلمك بأي جديد من الطب الشرعي بشأن مادة الاشتعال.

Güney Amerika'ya kaçmaya karar verirsem size haber veririm.
إذا ما قررت التخطيط لهروبي الكبير لأمريكا الجنوبية , سأعلمك بالأمر

Sana haber veririm. Bu arada karını becermeye devam edecek miyim?
سأعلمك هل يمكننى الأستمرار في مضاجعه زوجتك في هذه الأثناء، أو ماذا؟

Hayır, onu görmedim ama görürsem sana haber veririm.
حسناً، لا. لم أره، لكن إن رأيته، سأعلمك.

Sana öğreteyim. Böylece kendi kahveni yaparsın.
سأعلمك كيف تعدين القهوة بعدها ستتمكنين من اعداد القهوة بنفسك

Unutma, zamanı geldiğinde ne istediğimi sana söylerim.
إحتفظ به، حينما يحين الوقت، سأعلمك بمَ أريد!

Zamanı geldiğinde sonraki hamlemizi sana bildiririm.
سأعلمك عندما يحين الوقت لخطوتنا التالية.

- Teğmen! İyisi mi biraz saygı öğren yoksa ben sana öğretirim.
ملازم, يجب أن تتعلم الإحترام و إلا سأعلمك إياه

- Biliyorum, söz veriyorum bir şey öğrenir öğrenmez haber vereceğim.
اعرف و اعدك انى سأعلمك بالتفاصيل الجديده عندما احصل عليها