| Dostum, eğer 25 yaşında olsaydım kesinlikle burada yaşardım! | Open Subtitles | يارجل ,لو كان عمري 25 كنت سأعيش في هذا المكان بالتاكيد |
| Seni mutlu edeceğini bilsem seninle ayakkabı kutusunda bile yaşardım. | Open Subtitles | سأعيش في صندوق حذاء لأجلك .إن كنت ستكون سعيداً |
| Lüks içinde yaşayacağımı düşündüm. Milyonları olmasına rağmen, fakir bir şekilde yaşamamız için ısrar etti. | Open Subtitles | ظننتُ أنّي سأعيش في رفاهيّة، ولقد أصرّ على العيش في فقر، رغم إمتلاكه ملايين. |
| 'Bundan sonra barış içinde yaşayacağımı düşünmüştüm' | Open Subtitles | "ظننت أنّني سأعيش في سلام بعد ذلك" |
| Güney Dakota'da yaşamam konusunda hiç bir gerçeklik payı yok. | Open Subtitles | ليس هناك اي واقع الذي فيه سأعيش في جنوب داكوتا |
| Evde yaşayacağım da kesin değildi. Ben bunu 36 yaşıma kadar öğrenmemiş olsam da... | TED | ولم يكن من المؤكد أنني سأعيش في المنزل، على الرغم من أنني لم أعلم ذلك إلا حين بلغت 36 من العمر. |
| - Hiç "steroid" kullanmadım. - Biliyorum. Kullansaydın daha büyük bir evde yaşardım. | Open Subtitles | لم آخذ الستيرويد قط - أعرف، لو كنتَ تأخذها، لكنت سأعيش في منزلٍ أكبر - |
| Mümkün olsa arabamda yaşardım. | Open Subtitles | سأعيش في سيارتي لو استطعت. |
| Evet, Cenova'da yaşamam gerekecek ama yine de okula gideceğim ve... | Open Subtitles | صحيح أنني سأعيش في جنوفيا |
| Evet, Cenova'da yaşamam gerekecek ama yine de okula gideceğim ve... | Open Subtitles | صحيح أنني سأعيش في جنوفيا |
| * İleride bir gün büyük bir şehirde yaşayacağım * | Open Subtitles | * لكن يوما ما سأعيش في مدينة كبيرة وقديمة * |
| Bana göre ben bir hücrede değil burada yaşayacağım. | Open Subtitles | وبالنسبة لي، لن أعيش في زنزانة سجنٍ، بل سأعيش في ذاكرتي. |
| Bundan sonraki hayatını, benim yaşayacağım gibi acı içinde geçirmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تعيش في عذاب لبقية حياتك كما سأعيش في عذاب أنا الآخر لبقية حياتي |