Çocukluktan çoktan çıkmış olmanıza rağmen Hiç sümüğünüzü yediniz mi? | TED | هل سبق وأن أكلت مخاطاً في السابق أثناء طفولتك ؟ |
Hiç utanç verici bir şey hatırladığınızda ufak, tuhaf bir ses çıkardınız mı? | TED | هل سبق وأن أصدرت صوتاً منخفضاً ، وغريباً عند تذكرك أمراً محرجاً ؟ |
Hiç öncesinde bin kere yapmış olduğunuz gibi check-in'den geçtikten sonra kapıya varana kadar biletinizi kaybettiğinizi düşündünüz mü? | TED | هل سبق وأن بدا لك أنك ستفقد تذكرت سفرك ألف مرة وأنت تمشي من إنهاء إجراءاتك إلى البوابة ؟ |
zaten yüzlerce kez, bunu birdaha yapmayacağıma dair sana söz verdim. | Open Subtitles | لقد سبق وأن وعدتك مئات المرات أني لن أفعلها مرة أخرى |
Google ve birkaç diğer şirket zaten beni geri çevirmişti ve moralim bozulmaya başlamıştı. | TED | سبق وأن رفضتني جوجل وعدة شركات أخرى شعرت بالإحباط. |
Burada Hiç bir demirci veya metal işçisi çalıştırdınız mı? | Open Subtitles | هل سبق وأن استخدمت حداداً أو صانع أدوات معدنية هنا؟ |
Daha önce Hiç bu kadarı tarafından saldırıya uğramış mıydın? | Open Subtitles | هل سبق وأن هوجمت بمثل هذا القدر من قبل ؟ |
Belki de siz çok sıkıcısınız. Hiç bu yönden düşündünüz mü? | Open Subtitles | حسناً ، ربما لأنكما مملان هل سبق وأن فكرتما في ذلك؟ |
Hiç kaldırma özelliğini bir anda yitiren bir balon gördün mü? | Open Subtitles | هل سبق وأن رأيت نفاخة تفقد قابلية الطفو بهذه الطريقة المتقلبة؟ |
Aile içi istismardan şüphelenmek için bir nedenin oldu mu Hiç? | Open Subtitles | هل سبق وأن شعرت هُناك سبب لوجود إعتداء مريب داخل العائلة؟ |
Çok fazla çalıştığın için sana Hiç izin verdi mi? | Open Subtitles | هل سبق وأن أعطاك يوم راحة لأنك كنت تعمل بجد؟ |
Hiç mutsuz veya bozuk görünmek için bir yazının ilk harfini kasıtlı olarak küçük yazdığınız oldu mu? | TED | هل سبق وأن قمت عمداً بتصغير الحرف الاول من النص في سبيل تخطي حزن أو خذلان ؟ |
Hiç pantolonunuzu giydikten çok sonra bir bacağın içine tek bir çorabın sıkıştığını fark ettiğiniz oldu mu? | TED | هل سبق وأن ارتديت سروالين ثم لاحقاً تنبهت أن هنالك جورب فضفاض محشور على فخذك ؟ |
Hiç doğuştan müthiş becerikli olduğunuz fakat henüz keşfetmediğiniz bir yeteneğiniz olmasını umdunuz mu? | TED | هل سبق وأن أملت أن هنالك قدرة خفية لم تكتشفها بعد وأنك تتقنها بشكل طبيعي ؟ |
Ekranlar mucizevi; bunu söylemiştim zaten, doğru olduğunu biliyorum. | TED | الشاشات رائعة؛ سبق وأن قلت ذلك، وأشعر أنّه صحيح. |
Ben kendi kendime bir vaaz verdim zaten. | Open Subtitles | وفر أنفاسك، لقد سبق وأن أعطيت نفسي محاضرة |
zaten fıstık ezmesi yiyor. | Open Subtitles | حبيبي، لقد سبق وأن أكل زبدة الفول السوداني |
Bundan kaçmayı denedi, ne yazık ki striptiz ayakkabılarını çoktan giymişti. | Open Subtitles | ولذلك قررت الهرب ولسوء الحظ سبق وأن ارتدت حذاء الرقص الثقيل |
çoktan gitti ama size bunu vermemi istedi. | Open Subtitles | ،لقد سبق وأن خرجت لكنها أرادت مني أن أعطيك هذا |
Onlar çoktan ülkedeki sığınaklara yerleştirildiler. | Open Subtitles | سبق وأن نقلوا إلى المخابىء في كافة أنحاء البلاد |
Hayır diyebilirsin. Bunu Daha önce de duymuşluğum var. | Open Subtitles | بوسعك أن ترفض, لقد سبق وأن سمعت هذا من قبل |
Bu güne kadar inşa edilmiş en güzel golf sahasında... Bugüne kadar yapılmış en büyük gösteri maçını yaptıracağım. | Open Subtitles | سأحظى بأعظم عرض مباراة سبق وأن لعب .على أعظم ملعب غولف سبق وأن شُيد |