"ستكون رحلة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir yolculuk olacak
        
    • bir uçuş olacak
        
    • bir yol olacak
        
    • yolculuk olur
        
    • seyahat olacak
        
    Eğer elimiz boş dönersek bu tek yönlü bir yolculuk olacak. Open Subtitles ،اذا لم نعد بأي شيء ستكون رحلة ذهاب فقط من الأساس
    Yaşlı adamın haklı olduğunu umalım, yoksa bu oldukça kısa bir yolculuk olacak. Open Subtitles دعونا نأمل أن يكون الرجل على حق أو أنها ستكون رحلة قصيرة
    Kemerleri bağlayın çünkü çok çılgın bir yolculuk olacak. Open Subtitles لذا أربطوا الأحزمة, لأنها ستكون رحلة مجنونة.
    Sanırım bu çok enteresan bir uçuş olacak. Open Subtitles اشعر انها ستكون رحلة ممتعة
    Uzun bir yol olacak Jonathan, başaracağız. Open Subtitles ستكون رحلة طويلة يا جوناثان لابد لنا من النجاح
    Minimum seviyeye düşürmedikçe, bu, Aya tek yönlü yolculuk olur. Open Subtitles إلا إذا قمنا بخفضه إلى أدنى حد ممكن هاذه ستكون رحلة في اتجاه واحد إلى القمر
    Bu, daha önce yaşamadığınız bir yolculuk olacak. Open Subtitles هذه ستكون رحلة مختلفة عن غيرها من الرحلات.
    Evet. bir yolculuk olacak Olmadan yaşam boyunca Orta Avrupa'dan ayrılıyor. Open Subtitles ستكون رحلة ممتعة بدون مغادرة منتصف اوروبا
    Bu, Plüton'a insanlı uzay aracının gideceği özel anlamlı bir yolculuk olacak. Open Subtitles "ستكون رحلة برجل الى "بلوتو ذات إحساس خاصّ جدا هى لن يكون لديها شخص حيّ حقيقي
    Uzun bir yolculuk olacak gibiydi ve acele etmeyi gerektirecek bir neden de yoktu. Open Subtitles ستكون رحلة طويلة وليس هناك سبب للعجلة
    - Sarsıntılı bir yolculuk olacak. Open Subtitles ستكون رحلة مليئة بالمطبات حسناً
    Çok güzel bir yolculuk olacak Brian. Open Subtitles تعلم بأنها ستكون رحلة جيدة يا براين
    Yavaş ol denizci! Bu uzun bir yolculuk olacak. Open Subtitles تمهل أيها البحّار تلك ستكون رحلة طويلة
    Emniyet kemerini bağla, sarsıntılı bir yolculuk olacak. Open Subtitles اربطي حزام الأمان ستكون رحلة متعبة
    İlginç bir yolculuk olacak. Open Subtitles ستكون رحلة ممتعه
    Sarsıntılı bir yolculuk olacak! Open Subtitles ستكون رحلة مزعجة
    Çok uzun bir yolculuk olacak. Open Subtitles هذه ستكون رحلة لمدة طويلة
    Uzun bir yolculuk olacak. Open Subtitles ستكون رحلة طويلة
    Uzun bir uçuş olacak. Open Subtitles ستكون رحلة طويلة
    Bu acayip bir uçuş olacak. Open Subtitles فهذه ستكون رحلة مذهلة
    Uzun bir yol olacak... Open Subtitles ستكون رحلة طويلة
    Evet, bunu yapacak teknolojimiz var, ama uzun ve pahalı bir yolculuk olur ve Güneş'ten o kadar uzaklaşırız ki son yaklaşma gidişatı çok zor olur. TED نعم، بالفعل لدينا التكنولوجيا، لكنها ستكون رحلة طويلة ومكلفة، وسيكون علينا الابتعاد كثيرًا عن الشمس لذلك سيكون مسار الاقتراب النهائي صعبًا للغاية.
    Evet, bence güzel bir seyahat olacak. Open Subtitles نعم، أعتقد أنها ستكون رحلة لطيفة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more