"سيأخذون" - Translation from Arabic to Turkish

    • alacaklar
        
    • alırlar
        
    • alıyorlar
        
    • alıp
        
    • alacaklarını
        
    • götürecekler
        
    • alacak
        
    • alacaklardı
        
    • götürüyorlar
        
    • çekecekler
        
    • alabilirler
        
    Ve sözleşmeye göre 48 saat içinde ödemezsen, evi de alacaklar. Open Subtitles واذا لم تدفع لهم في خلال 48 ساعة سيأخذون المنزل ايضا
    Korkuyorum. Sanki şarkıları bittikten sonra bizi rehin alacaklar. Open Subtitles أنا خائف، أنهم بعد أن يغنون سيأخذون رهائن
    Parayı zamanında ödemezse malını mülkünü elinden alacaklar. Open Subtitles إن لم يدفع في الوقت المحدد سيأخذون أملاكه
    Onlara elinden geleni yaptığını söyleyebilmeliyim yoksa gelip oğlunu alırlar. Open Subtitles أريد أن أخبرهم أنك على قدر المسؤولية أو سيأخذون تومي
    Bilmiyorum ama herkesi alıyorlar, genç, yaşlı, zengin, fakir, Chingy. Open Subtitles لا أعرف ، ولكنهم سيأخذون الجميع الصغار ، الكبار ، الأغنياء ، الفقراء، والمطرب تشينجى
    Okullarımızı ve şehrimizi kirlettikten sonra da milyarlarını alıp evlerine dönecekler. Open Subtitles وعندما ينتهون من تلويث بلادنا ومدارسنا سيأخذون ملياراتهم ويعودون لمنازلهم فحسب
    Programını elinden alacaklarını biliyorduysa... Open Subtitles ماذا لو انه علم انهم سيأخذون منه برنامجه ؟
    Önce sahne geri çekilecek, sonra da altını bankaya götürecekler. Ben onlarla gideceğim. Open Subtitles عندما تصل الحافلة ، سيأخذون الذهب للبنك سأذهب معه
    Önsuç ulusal olduğu anda elimizden alacaklar. Open Subtitles أنت تفهم، يا جون، عندما قبل وقوع الجريمة يصبح قوميا ,انهم سيأخذون كل هذا منا
    Sadece seninkinin yarısını alacaklar. İki ay içinde eski şeklini alacak. Open Subtitles أعني أنهم سيأخذون نصفه منك وسيعود لحجمه الطبيعي خلال شهرين
    Hediye çekindeki tüm parayla muhtaç çocuklara kıyafet alacaklar. Open Subtitles هم سيأخذون كل مال بطاقة الهدية لشراء الملابسِ للأطفالِ المحتاجين
    Uğrunda bu kadar uğraştığım o tüpü alacaklar aylarca öylece ellerinde tutacaklar. Open Subtitles سيأخذون هذه العبوة التي أرقت دماءا من أجلها و يبقونها عندهم لستة أشهر
    Sadece ilerdeki merkeze kadar gideceğiz. Orada ifadeni alacaklar. Open Subtitles نحن ذاهبون إلى مركز الشرطه سيأخذون شهادتكِ
    Mikey her zamanki gibi dara düştü... 250 dolara ihtiyacım var yoksa Koca Kızıl'ı bizden alacaklar. Open Subtitles وأحتاج لان تعيريني مبلغ 250 دولار وإلا سيأخذون سيارتي الحمراء مني
    Yarın Rus elçiliği görevlisini öldüren silahtan parmak izlerini alırlar. Open Subtitles من اصابعك بصمات سيأخذون غدا الروسية القنصلية مسئول قتلت التى البندقية على
    Bilmiyorum ama herkesi alıyorlar, genç, yaşlı, zengin, fakir, Chingy. Open Subtitles لا أعرف، ولكنهم سيأخذون الجميع الصغار، الكبار، الأغنياء، الفقراء، والمطرب تشينجي
    Amerikalılar zenginlerin küllerini alıp bir uyduya yerleştirecekler ve uzaya göndereceklermiş. Open Subtitles في أمريكا انهم سيأخذون رماد الناس الأغنياء و يضعونه في قمر صناعي
    Bu aptal şeyleri dikkate alacaklarını mı düşünüyorsun? Open Subtitles لا تعتقد أنهم سيأخذون شيئاً بهذا الغباء على محمل الجد؟
    Lider ve üç kişi bu mesajı evlerine götürecekler. Open Subtitles القائد وثلاثة آخرين سيأخذون هذه الرسالة الى ديارهم
    Eğer kapı açık değilse, çocukları alacak. Open Subtitles إن لم يكن الباب مفتوحاً، سيأخذون منك أطفالك.
    Samanların altına saklamasam ekip arabamı bile alacaklardı be! Open Subtitles وكانوا سيأخذون سيارة الشرطة لو لم أخبئها بمكان آمن
    - Bu eşyaları yarın götürüyorlar. Open Subtitles سيأخذون كل هذه الأشياء بعيدا غداً صباحاً
    Ben gidince, birkaç röntgenini çekecekler, tamam mı? Open Subtitles بينما أنا غائب, سيأخذون لك صور بالأشعه,حسناً
    Hırsızlar ve yağmacılar sadece görebildikleri şeyleri alabilirler. Open Subtitles اللصوص و الناهبون سيأخذون فقط ما يستطيعون رؤيته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more