Ama onu köşeye sıkıştırırsanız, onun özgürlüğünü... tehdit ederseniz, sizi öldürür. | Open Subtitles | .. ولكن إن احتجزته في زاوية .. وإن هددت حريته سيقتلك |
Beşinci ders: Bir adamı yaraladıysan, öldürsen iyi edersin; ...yoksa er yada geç o seni öldürür. | Open Subtitles | الدرس الخامس يستحسن بك أن تقتل من يدين لك لأنه سيقتلك عاجلا أم آجلا |
Ve sonra, senin her şeyine varis olduğundan emin olunca, seni öldürecek. | Open Subtitles | و عندما يتأكد أنه سيرث كل ما لديك عندها سيد ثورن سيقتلك |
- Hayır, hayır, başka bir yolu olmalı. - Seni öldürecek! | Open Subtitles | لا , لا يجب ان تكون هنالك طريقة اخرى كان سيقتلك |
Arkanı temizlesen ölür müsün? | Open Subtitles | هل كان سيقتلك أن تنظف مكانك قبل أن ترحل؟ |
Lütfen, Kaptan Bones ! Doktor bunun sizi öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | أرجوك يا كابتين قال الطبيب إن الشراب سيقتلك |
Diyorsun ki Mr. Blonde önce seni öldürecekti sonra da geldiğimizde bizi öldürüp elmasları alıp kaçacaktı. | Open Subtitles | أنت تقول أن السيد بلوند كان سيقتلك وعندما نعود كان سيقتلنا |
Bunlar seni kalbindeki kanserden önce öldürür. Bunu biliyor muydun? | Open Subtitles | ذلك سيقتلك قبل السرطان في القلب أتعرف ذلك؟ |
Gidersen veya dövüşmezsen adamlarım seni öldürür. | Open Subtitles | إذا كنتِ تحاولين ترك البلدة أو رفض القتال ، سيقتلك رجالي |
Bence bir günlüğüne iyi olmamak seni öldürür | Open Subtitles | لا أظن أنه سيقتلك إذا كنتي جيدة لمدة يوم واحد |
Sizi öldürür, sonra işkence yapar. | Open Subtitles | لانه سيقتلك ، ومن ثم سيتلذذ ببعض الافعال الاخرى |
- Birazdan onunla tanışacağım. - Seni görmeden telefonu kapat. Seni elinde telefonla görürse, öldürür. | Open Subtitles | .أغلق الهاتف قبل أن يراك سيقتلك, أتفهم ؟ |
Eğer kaybedersen, seni bedavaya öldürecek bir adama 120 borçlanacaksın. | Open Subtitles | تخسر. سيتوجب عليك دفع 120 ألف إلى داغو حقير سيقتلك مقابل لاشيء. |
Aşkı nefrete dönüştüreceğim ve bu nefret yavaşça ve çok acı vererek seni öldürecek. | Open Subtitles | إنني سأحوّل الحب إلى حقد وهذا الحقد سيقتلك ببطيء شديد، و بألم أشد |
Eğer bunu öğrenirse, onu korumadığın için seni öldürecek olması. | Open Subtitles | وعندما يكتشف هذا، فهو سيقتلك لعدم حمايتك له |
Yani bu zehir aynı Natalie öldürdüğü gibi senide öldürecek. | Open Subtitles | لذلك فإنَّ السم في هذا السهم سيقتلك كما قتلت "ناتالي" |
Dilimizi konuşsan ölür müydün? | Open Subtitles | هل كان سيقتلك الأمر لو أنك تحدثتي ياللغة الإنكليزية؟ |
Polisi aramaktan bahsettiğin zaman seni öldüreceğini sandım. | Open Subtitles | عندما تحدثي عن استدعاء الشرطة اعتقدت انه سيقتلك |
Sence Mr. Blonde önce seni... öldürecekti, sonra da... geldiğimizde bizi öldürüp... elmasları alıp kaçacaktı. | Open Subtitles | أنت تقول أن السيد بلوند كان سيقتلك وعندما نعود كان سيقتلنا |
Evet, herhalde ölürsün. Ver gitsin oğlum ya. | Open Subtitles | نعم، أعتقد أنه سيقتلك حسناً، فقط أعطيه له يا رجل |
Hipoksiden ölmezsen, kalbindeki rahatsızlıktan öleceksin. | Open Subtitles | إذا لم يقتلك الإختناق الإجهاد في قلبك سيقتلك |
Sırf neler yapabildiğini göstermek için seni vurur. | Open Subtitles | لماذا لم تخبره؟ سيقتلك لكي يُبين لك إنه يعرف ما يفعله وحسب. |
Tam seni öldürmek üzereyken birden bilinmeyen tetikçi tarafından mı vuruluyor? | Open Subtitles | كان سيقتلك ذلك عندما تلقى رصاصة من مُطلق نار غير معروف؟ |
Şeker hastalığını umursamamaktan kaynaklanan bir kalp rahatsızlığın varsa seni öldürürler. | Open Subtitles | إن كنت مريضاً بالقلب لتجنب السكر سيقتلك |
Eğer planladığım şeyi hayata geçirebilirsem işte o zaman tedavi, hayatını kurtarmak yerine, seni öldürecektir. | Open Subtitles | و إن فعلت ما أخطط له فإن العلاج سيقتلك لا سينقذك |
Bu beni öldürmez. Hayır, çok kötü acı verecek. | Open Subtitles | لا , ذلك سيؤلمك كالجحيم هذا هو ما سيقتلك |
Ve o herif kardeşini öldürmeye niyetlendiyse sonra da seni öldürmeye gelecekti ve tam olarak bir buçuk dakika kadar sonra. | Open Subtitles | و مادام رغب بتقل أخاك فكان سيقتلك بعده خلال دقيقه و نصف لو شئت الدقه لذا أنا أنقذتك مرتان |