"سيقتلني" - Translation from Arabic to Turkish

• öldürecek
• öldürür
• öldüreceğini
• öldürecekti
• öldürürdü
• öldürecekmiş
• öldürmek

Hasta hasta gidip yine de dövüştüğünü öğrenince Darry beni öldürecek.
داري سيقتلني لو اكتشف انك مريض وتقاتل على اي حال

Komşu evde bir vampir oturuyor ve eğer kendimi korumazsam beni öldürecek.
هناك مصاص للدماء يسكن بجواري سيقتلني اذا لم احمي نفسي

Ama bu şimdi duyulursa beni öldürür.
.. لكن إذا خرج هذا الخبر الآن يا فيرونيكا، سيقتلني

Bartok'takiler ve meslektaşlarım beni öldürür.
سيقتلني العاملين في بارتوك سيقتلني زملائي في العمل

Bu kadar sevdiğim adamın izin verirsem beni öldüreceğini fark ettim.
أدركت أن الرجل الذي أحببته كثيراً كان سيقتلني لو سمحت له.

Korkmuyorum. Ama onu bu kadar çok severken beni öldüreceğini bilmeliydim.
أنا لستُ خائفة , ولكن سيقتلني حين لا أزال أحبه كثيراً

Ya o beni öldürecekti ya da ondan önce ben canıma kıyacaktım.
علمت أنّه سيقتلني أو أنني سأقتل نفسي قبل أن يتمكن المرض مني.

Harika. Haydi, gel seni eve bırakayım. Ailen beni öldürecek.
رائع، هيا سأصطحبك إلى المنزل سيقتلني والداك

Arabayı öğrendiğinde beni gerçekten öldürecek.
هو صارم للغاية سيقتلني فعلاً عندما يعرف ما الذي حدث للسيارة

Nedenini ve nasıl olacağını bilmiyorum. Ama bir şey beni öldürecek. Nasıl gidiyor?
لا أعلم لماذا , ولا أعلم كيف ولكن شيئاً هناك بالخارج سيقتلني مرحباً , كيف حالك ؟

Üzerinde bir sürü baskı vardır şey gibi şöyle hissedersin sanki birisi beni öldürecek ve ben de gülümsemeliyim ve zevk alır gibi yapmalıyım.
و نوعا ما إنه يشعرك قليلا ، مثل نوعآ ما مثل شخص سيقتلني

Onunla anlaşma yaptım, ama biliyorum ki... ilk fırsatını bulduğunda bu herif beni öldürecek.
لقد عقدت معه اتفاقاً ولكني اعرف أنه سيقتلني عند أول فرصة

Sonra da onu öldüreceğim ve bir zorbaya dönüşmeden önce Alkalis Taşı da beni öldürecek.
وبعدها اقتله. وقبل ان اتحول الي مستبد حجر الفلز سيقتلني.

Dostum, tek korktuğum şey... eğer o çocukla takışırsak ya o beni öldürür, ya da ben onu.
الشيءالوحيدالذيأخافه.. هوأنيإذاتشاجرتمعذلكالفتى, إما أنه سيقتلني أو أني سأقتله

Başka birine sadece bakmam bile yeterli, beni öldürür.
إنه غيور جداً لدرجة أني إذا نظرت لأحد آخر سيقتلني

Çok kıskanç. Başka birine sadece bakmam bile yeterli, beni öldürür.
إنه غيور جداً لدرجة أني إذا نظرت لأحد آخر سيقتلني

Önce ailemi öldüreceğini söyledi ve sonra hâlâ ödemezsem, beni öldürecekmiş.
أخبرني أنه سيقتل والداي أولاً وبعد ذلك إذا لم أدفع سيقتلني

Eğer ona 10,000 $ vermezsem polise gideceğini ya da beni öldüreceğini söyledi.
لقد قال أنه سيبلغ الشرطة أو سيقتلني إذا لم أدفع له 10000 دولار

Bilmiyorsun. Korkunçtu. Beni öldüreceğini söyledi.
. لا تدري كم كان مروعاً قال بأنه سيقتلني

Ne yapacağımı bilmiyordum, çünkü reçine beni öldürecekti.
لم أعرف ما يجب علي فعله لأن الراتنج كان سيقتلني

Sen ölünce, sadakat azalacacak, Macro da beni öldürecekti.
وانخفض الإيمان أنه عندما يموت ، ماكرو سيقتلني

Bunu yaptım çünkü babam bunu öğrense, beni öldürürdü.
وفعلت هذا لاني علمت إن إكتشف ذلك, كان سيقتلني.

Beni öldürmek istedi. Beni öldürmek istedi.
لقد كان سيقتلني لقد كان سيقتلني