"شرابا" - Translation from Arabic to Turkish

• içki
• içecek
• bira
• içkiye
• şeyler
• iç
• Bir şey içmek
• tane
• viski
• Bir şey içer
• Birşey içmek
• içeriz
• içeceğim

"Müfettiş" mi? Yahu bunu Burt'un yerinde içki otlanırken gördüm.
ايها المفتش, أسأله,لماذا وجدته انا يحتسى شرابا فى حانة بيرت.

Size içki mi ikram edeyim yoksa odalarınızı mı göstereyim.
أيمكننى أن أقدم لكم شرابا أو أدلكم على غرفكم ؟

Sen ilk buluşmamıza gelmediğin gün tesadüfen o geldi ve bir içki içtik.
وعندما لم تأتِ في تلك المرة الأولى فقد كانت مارّة، جلستْ واحتسينا شرابا

Bu insanları içeri al ve onlara yiyecek içecek ver.
خذ هؤلاء الناس الطيبين للداخل و إعطهم طعاما و شرابا

Arkadaşımın yatı marinada, biz de okul sonrası biraz içki alırız..
لقد أرسى صديقي يخته في الميناء لذلك سنتناول شرابا بعد المدرسة

Ona bir içki yollayacağım. - Bunu zihninle mi yaptın?
سأرسل اليه شرابا هل فعلت هذا للتو بقدراتك الذهنية ؟

Sizi bugün mahkemede gördüm. Size bir içki ısmarlayabilir miyim?
رأيتك في المحكمة اليوم أيمكنني أن أبتاع لك شرابا ؟

Bir içki ikram ederdim, ama inançlarına aykırı olduğunu biliyorum.
كنت سوف اعرض عليك شرابا لكنني اعلم انه مخالف لاعتقاداتك

Ona içki verdim.
وقد اعطيتها شرابا, لأنها من أجل الحصول على شراب

Barmen şimdi geldi. Randolph sarışının üstüne içki sıçratmış.
ان الجرسون قد حضر,وهو يقول, ان الرجل سكب شرابا على الشقراء,

Dur bakalım. Demek beni Burt'un yerinde içki otlanırken gördün?
انتظر لحظة انت,أذن فقد رأيتنى انا ايضا احتسى شرابا فى حانة بيرت ؟

Kapıyı kapatıp içeridekilere içki ver.
لماذا لاتُغلقى الباب, و ترين ان كان هناك من يريد شرابا

İçki içelim mi çocuklar? Bu beyefendilere benden iki viski getir.
تناولا شرابا أيها الصبية اثنان من الويسكى لصديقاى

Canın o kadar çok içki çekiyorsa, ben sana ısmarlarım.
لحظة ، لحظة ، ان كنت تريد شرابا سأشتريه لك على حسابي

Ama karşılığında ısmarlayamayacaksan başkasından içki kabul etmezsin.
شكرا ، لااسمح لرجل يشتري لي شرابا مالم استطع انا ذلك

Michael, bence Profesör Lindt içki istiyor.
مايكل, اعتقد ان بروفيسير ليندت يحتاج شرابا

Evet. Sana yiyecek ya da içecek bişeyler getirelim mi?
هل يمكننا ان نحضر لك شرابا او بعض الطعام ؟

Birincisi: Her evin sahibi farklı bir milliyete mensup, farklı türde bir içecek ve farklı türde bir sigara tüketiyor.
أولاً: كل مالك منزل من جنسية مختلفة، يشرب شرابا مختلف عن الآخر، ويدخن نوعا مختلف من السجائر.

Hayır, bekle. Sanırım dolapta siyah bira olacaktı.
كلا، انتظري، أعتقد أن هناك شرابا قويا بالخزانة

RAHATLAMAK İÇİN BİR İÇKİYE İHTİYACI VAR.
هل أنت دواء موصوف ؟ هو يحتاج شرابا ليجعله يهدأ.

Sameer bebeğim, bana içecek bir şeyler getirir misin? Çok susadım.
سمير,من فضلك احضر لي شرابا أنا عطشانة جدا

Omzumda bir delik var ve de ağrıyor bu yüzden birşeyler iç ve kapa çeneni.
إن هناك ثقبا فى كتفى وهو يؤلم لذا فلتتناول شرابا وتصمت

Pekala, ben Shakira'yım ve Bir şey içmek istiyorum.
حسنا انا شكيرا واريد شرابا

Ama yeni arkadaşım bir içki içmek istediğini söyledi ve bende bir tane istedim
ولكن صديقي الجديد قال انه يريد شرابا ، وكذلك فعلت أنا

Bir şey içer misiniz, yoksa hemen masaya mı geçelim?
هل سنتناول شرابا أم نأكل أولا ؟

Birşey içmek istediğini sanmıyorum Jack!
(لا أعتقد أنه يريد شرابا يا (جاك

Tamam, bir şeyler içeriz. Onu çantana geri koy.
حسناً، سنتناول شرابا فقط ارجعيه إلى محفظتك

Bıktım artık şu politikacılarından. O kadar sıkıldım ki içkiyi ben içeceğim.
انا لا اعرف عن سياساتك ولكنى اشعر بالملل, واحتاج شرابا